Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Somut olayda, davacılar murislerine ait 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazlardaki kimlik bilgilerinin nüfus bilgileri ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Davalılar ... Belediyesi ve ... hakkındaki davanın husumetten; tapu sicil müdürlüğü hakkındaki davanın ise, davacı tarafından kesin süre içerisinde kanıt sunulmadığından, kanıtlanamadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Tapu kaydında isim düzeltme davaları tapu sicil müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gerektiğinden, ... ve ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim ve soyisim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu kaydında isim düzeltilmesi isteminin kabulüne, soyisim düzeltme talebinin reddine dair verilen 17.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 435 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “...” olarak yazılan kaydın “...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece isim düzeltilmesi isteminin kabulüne, soyisim düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

      Bu çekişmenin giderilmesi tapu kaydında isim düzeltilmesi yoluyla değil, ancak açılacak tapu iptali ve tescil davasıyla mümkündür. Mahkemece tüm bu yönler gözardı edilerek davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 16.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Tapuda isim düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Davacı, 112 Ada 12 parsel sayılı taşınmazın, murisi “... oğlu ... ”ya ait olduğunu ancak tapu kaydında “... oğlu ...” olarak yazıldığını, kaydın düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan Nüfus Müdürlüğü araştırmasında tapu maliki ile aynı ismi taşıyan bir kişi bulunup bulunmadığı sorulmamış, aksine davacı murisi ile aynı ismi taşıyan kayıt olup olmadığı araştırılmıştır. Tapuda malik olan “... oğlu ...” isimli kayıt bulunup bulunmadığının sorulması gerekir. Burada amaçlanan taşınmaz tapu kaydında malik görünen isimde bir kimsenin mevcut olup olmadığının belirlenmesidir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması doğru görülmediğinden hüküm bozulmalıdır....

          nin hissedar olduğu, eğer bu iki şahıs aynı kişi ise hisse oranında farklılık meydana geleceği, bu durumun tapuda isim tashihi yoluyla değil, tapu iptali ve tescil davası ile mümkün olabileceği gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Tapuda isim tashihi davaları tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların kadastro tespitleri ya da tapuya tescilleri sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soyisim, baba adı bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi kayıt düzeltilmesi davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi şartı ile tapu kayıtları nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmelidir. Tapuda hak sahibi olduğu belirlenen kişilerin mülkiyet haklarını kullanabilmeleri için tapu kaydının nüfus kaydına uyumla hale getirilmesi zorunludur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Dava, tapu ve nüfus kaydında düzeltim isteğine ilişkindir. Davacı, annesi olan muris "... kızı ...'ın" 3, 5, 17, 33, 28, 57, 16, 60, 66 ve 75 parsel sayılı taşınmazların paydaşı olduğunu, nüfus kaydında murisinin adının "...", tapu kaydında ise soyadının "..." olarak hatalı yazıldığını ileri sürerek, tapu kaydında yazılı "..." soyadının "...", nüfus kaydında yazılı "..." isminin "..." olarak düzeltilmesini ve ... ile ...'ın aynı kişi olduğunun tespitini istemiş, 26/04/2013 havale tarihli dilekçe ile ...Müdürlüğü aleyhine açtığı davadan feragat etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, nüfus kaydındaki isim değişikliği istemi yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, diğer talepler yönünden iddianın ispat edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 13.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 246 ada 74 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “...” olarak yazılan baba adının “...” olarak düzeltilmesini istemiştir . Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir....

                Nüfus kaydında ise davacının murisi malik ...'ın soyadı "..."tır. ... ... 1976 yılında ölmüş, ölümünden sonra 1987 yılında mirasçıları soyadlarını hükmen ... olarak düzelttirmişlerdir. Mahkeme mirasçıların soyadlarında yaptırdıkları bu düzeltmeyi nazara alarak malik ...'ın soyadının da tapuda "..." olarak düzeltilmesine karar vermiştir. Ne var ki, ...'ın soyadı ... olup nüfus kaydında bu kişi ile ilgili hükmen soyadı tashihi yapılmamıştır. Onun ölümünden sonra mirasçıları tarafından soyadlarının değiştirilmesi murisin hukuki durumunu etkilemez. Diğer bir anlatımla, nüfus kaydının aksine tapu kaydında soyadı düzeltilmesi olanağı yoktur. Tapu kaydında isim düzeltme davalarında amaç, malik isminin nüfus kayıtlarına uyumlu hale getirilmesidir. Mahkemece bu yön gözetilmemiştir. Karar bozulmalıdır. Kabule göre de; dava konusu 740 parsel sayılı taşınmaz kaydında da düzeltim istendiği halde bu parsele ilişkin istem hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi ayrıca doğru değildir....

                  Dava Türk Medeni Kanununun 1027.maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Kayıt düzeltme davalarında mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması amaçlandığından kayıt malikinin adındaki yanlışlığın düzeltilmesi yerine malikin tamamen değişmesi ve dolayısıyla mülkiyet nakli sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması ve nihayet sorunun tapu kaydında isim düzeltilmesi davası ile değil ancak tapu iptal tescil davası ile çözülebileceği gözetilmeksizin kayıt maliki "..." yönünden istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.02.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü taraflar temyiz etmişlerdir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalının temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacının temyiz itirazlarına gelince; Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet ... sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Tapu kaydında isim düzeltim davalarında hatalı ya da eksik yazılan kayıtların düzeltilmesi istendiği için belirli bir dava değerinin gösterilmesi de gerekmemektedir. Harçlar Kanununun 16. maddesi uyarınca nispi harç alınmasını zorunlu kılacak bir değer ölçüsü bulunmadığından da maktu karar harcına hükmetmek gerekir.Somut olayda; mahkemece dava konusu taşınmazın değeri belirlenerek bu değer üzerinden nispi harca hükmedilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu