Satışa arza ilişkin müzekkere 09/07/2020 tarihli vadenin bitiminden sonra 09/09/2020 tarihinde yazılmış, ancak davacı tarafından tapu müdürlüğüne terkin için başvurulduğuna dair bir delil sunulmamış olup bu hususlara dayalı takibin iptali istemi mahkememizin 2021/245 esas sayılı dosyasında reddedildiği, ihalenin feshi nedeni olmalarının da mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır....
Bu hükme göre “İhalenin feshini, Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler”. Anılan hükme göre "tapu sicilindeki ilgililer" de; hukuki yararları olmak kaydı ile ihalenin feshi şikâyetinde bulunabilirler. Tapu sicilindeki ilgililerden tapu sicil kaydında yazılı olan ve tapu sicil kaydının incelenmesi ile görülebilen kişiler anlaşılmalıdır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....
Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişinin, ihaleye konu taşınmazlar hakkında açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasında, şikayetçi lehine karar verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayetçinin, mahcuz taşınmazların kendisine ait olduğunu iddia ederek icra mahkemesine başvurmasında hukuki yararı vardır. Ancak şikayet tarihi olan 31.07.2014 itibariyle taşınmaz, henüz şikayetçi üçüncü kişi lehine tapuya tescil edilmediğinden TMK'nun 705/2. maddesi uyarınca şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, şikayetçinin mülkiyet hakkı, henüz tapu kütüğüne tescil edilmemiş olduğundan, icra mahkemesine başvurarak tasarruf işlemi niteliğindeki ihalenin feshi davasını açamaz....
Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişinin, ihaleye konu taşınmaz hakkında açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasında, şikayetçi lehine karar verildiği görülmektedir. Dolayısıyla, şikayetçinin, mahcuz taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia ederek icra mahkemesine başvurmasında hukuki yararı vardır. Ancak şikayet tarihi olan 23.12.2014 itibariyle taşınmaz, henüz şikayetçi üçüncü kişi lehine tapuya tescil edilmediğinden TMK'nun 705/2. maddesi uyarınca üçüncü kişinin şikayet hakkı bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, şikayetçinin mülkiyet hakkı, henüz tapu kütüğüne tescil edilmemiş olduğundan, icra mahkemesine başvurarak tasarruf işlemi niteliğindeki ihalenin feshi davasını açamaz....
Davalı vekili ise; davanın hata ve hile nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak açıldığını, ihalenin feshi olarak sürdürülmesi talebinin iddianın genişletilmesi mahiyetinde olduğunu, bunu kabul etmediklerini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava dilekçesindeki isteğin açıkça tapu iptali ve tescile yönelik olduğu, davacının talebini ihalenin feshi olarak değiştirmesinin iddianın genişletilmesi mahiyetinde olduğu, davalı tarafın buna ilişkin itirazı yerinde görülmekle birlikte iki ayrı isteğin var olduğu kabul edilerek; tapu iptali ve tescil yönünden davanın değeri itibariyle mahkemenin görevsizliğine, ihalenin feshi isteğinin ise süre yönünden reddine karar verilmiştir. Bir davada olayları anlatılarak taraflara, hukuki tavsif (nitelendirme) mahkemeye aittir....
İcra Müdürlüğünün 2017/7222 Esas) Kayseri Genel İcra Dairesinin 2018/29802 Esas sayılı dosyası ile davalı alacaklı T6 tarafından diğer davalı borçlu T3 aleyhine 22/06/2017 tarihinde 15.000 Euro bedelli bonoya dayalı olarak başlatılan örnek 10 takibin kesinleşmesi üzerine yazılan talimatla Kozaklı İcra Müdürlüğünün 2017/65 Talimat sayılı dosyasından yapılan 17/11/2022 tarihli ihalenin feshinin, tapu iptali ve tesciline ilişkin Kayseri 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedel istekli dava sonunda, yerel mahkemece davacı ... yönünden davanın aktif husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden davanın reddine, dahili davalılar yönünden bedel isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ile dahili davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil; olmadığı taktirde bedel isteğine ilişkindir....
Bu hükme göre “İhalenin feshini, Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler”. Anılan hükme göre "tapu sicilindeki ilgililer" de hukuki yararları olmak kaydı ile ihalenin feshi şikâyetinde bulunabilirler. Ancak tapu sicilindeki ilgililerden tapu sicil kaydında yazılı olan ve tapu sicil kaydının incelenmesi ile görülebilen kişiler anlaşılmalıdır....
İcra ve İflas Kanunu’nda ihalenin feshi nedenleri tek tek belirtilmemiş; yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş (İİK m. 134/2), sözü edilen hükümde ise “hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması” ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür (TBK m. 281). Yargıtay’a göre, satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen yasa, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86). Öğreti ve uygulamaya göre, ihalenin feshi nedenleri; a) ihaleye fesat karıştırılmış olması, b) artırmaya hazırlık aşamasındaki hata yapılması, c) ihalenin yapılması sırasındaki hata yapılması ve d) alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanabilir (HGK, 6.7.2011, E. 2011/12- 108, K. 2011/505)....