Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi hükmüne göre davalı vekilinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, taşınmazın tapu kaydına konulan 31/b kamulaştırma şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi belgeler ve tapu kaydı içeriğinden, T3 talep yazıları üzerine Araban Tapu Sicil Müdürlüğünce taşınmazın tapu kaydı üzerine TEDAŞ Genel Müdürlüğü lehine 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 31/b maddesi gereğince şerh konulduğu anlaşılmaktadır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7.maddesinde kamulaştırmadan önce idarenin yapacağı işlemler ve idari şerh düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre, idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 31/b maddesi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın 10/03/2020 tarih 6335 yevmiye numaralı şerh yönünden karar verilmesine yer olmadığına, 17/03/2020 tarih 6930 yevmiye numaralı şerh yönünden ise davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/523 E. - 2020/1165 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 31/b maddesi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkindir....

    Tapu Kanunu ile Türk Medeni Kanunu’nun yukarıda açıklanan hükümleri uyarınca; kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak, tapu kaydına işlenmekle kuvvetlendirilmiş nisbi hak niteliğini kazanır. Bu nedenledir ki, aynı yasa hükümlerine göre, sicile şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, beş yıl süre ile üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilme imkanı bulur. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaat edilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Yukarıda da belirtildiği gibi, Tapu Kanunu'nun 26.maddesi uyarınca; tapu siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, beş yıl süreyle üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. Ancak bunun için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve üçüncü kişi adına tescil işleminin tamamlanması zorunludur. Bu hak, yukarıda belirtildiği gibi tescil kararı alınıp, tapuya işlenmediği sürece aynî nitelik kazanmaz....

    CEVAP Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı kanun) 31/b hükmü gereğince dava konusu taşınmaza ait tapu kaydına şerh işlenmesinin müvekkil idarenin haklı-meşru-hukuken korunmaya değer-üstün yararına dayandığını, davaya konu taşınmazla ilgili davacı tarafça açılan ve müvekkili idare aleyhine karar verilen Serik 2....

      İcra ve İflas Kanunun 28. maddesi "taşınmaz davalarında davacının lehine hüküm verildiği takdirde mahkeme davacının talebine hacet kalmaksızın hükmün tefhimi ile beraber hulasasını tapu sicili dairesine bildirir. İlgili daire bu ciheti hükmolunan taşınmazın kaydına şerh verir. Bu şerh, Türk Medeni Kanununun 1010 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmüne tâbidir. Taşınmaz davası üzerine verilen karar ileride davacının aleyhine kesinleşirse mahkeme, derhal bu hükmün hulasasını da tapu sicili dairesine bildirir" hükmünü içermektedir....

        Bu nedenle; dava konusu taşınmazın tapu kaydına şerh verilen .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/722 sayılı ihtiyati tedbir kararının sebebinin ve halen devam edip etmediğinin tespiti ile ilgili evrakın ve tedbir kararına konu dosyanın ilgili mahkemesinden sorulması istenmiş olduğu halde bu hususun yerine getirilmediği anlaşılmış olup, bu nedenle dava konusu taşınmazın tapu kaydına şerh verilen .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/722 sayılı ihtiyati tedbir kararının sebebinin ve halen devam edip etmediğinin tespiti ile ilgili evrakın ve tedbir kararına konu dosyanın ilgili mahkemesinden getirtilerek dosyaya konulmasından istenilen hususların yerine getirildiğinin bizzat hakimlikçe denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.....2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Tapu kütüğüne esas itibarıyla mülkiyetin veya sınırlı ayni hakların iktisabına veya bunların kaybedilmelerine ilişkin tesciller yazılır. Geniş anlamda tescil ise kütüğe yazılan her husustur. Nitekim kütük sahifesinde mülkiyet, rehin ve irtifak hakları sütunları dışında bir de “şerh” ve “beyanlar” adı altında iki sütun daha vardır. Ancak bir hususun şerh veya beyanlar sütununa yazılması taşınmazın ayni hakka ilişkin statüsünde bir değişiklik meydana getirmez. 3. Şerhten amaç; ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir. Dolayısıyla kanunun belirlemediği bir hak tapu kütüğüne şerh edilemez. 4....

            TMK’nin 1009. maddesinde arsa payı karşılığı inşaat, taşınmaz satış vaadi, kira, alım, önalım, gerialım sözleşmelerinden doğan haklar ile şerh edilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer hakların tapu kütüğüne şerh edilebileceği hükme bağlanmıştır. Bu olanaktan yararlanarak tapu siciline şerh edilen kişisel hak, ayni hak niteliğini almamakla beraber, aynilik güç ve etkisi kazanmaktadır. Bu durumda dahi kişisel hak, yine herkese karşı ileri sürülememekte ancak konusu olan taşınmazla ilgili kişilere karşı ileri sürülebilme olanağına kavuşmaktadır. Bu nedenle kira sözleşmesinden doğan hak, esasında kişisel bir hak olmakla beraber ilgili olduğu taşınmazın tapu siciline şerh edildikten sonra ayni hak tesiri de yapabilecek bir kişisel hak türü olarak kabul etmek gerekecektir....

              den devralınmak sureti ile kendi fiili kullanımında bulunduğuna dair tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 28152 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışarısına çıkartılan yer olduğuna, davacı ...'in zilyet olduğuna ilişkin tapu kaydının beyan hanesine şerh verilmesine, taşınmaz üzerinde ... lehine olan şerhin terkinine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Antalya Kadastro Mahkemesi'nin kesinleşen 1991/936 Esas ve 1996/106 Karar sayılı ilamı gözetildiğinde, taşınmazın tapu kaydına 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışarısına çıkartıldığına ilişkin şerh verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                Şerhin terkinine ilişkin davaların şerh lehtarına husumet yöneltilerek açılması gerekmekte olup şerh lehtarının yapılan tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi halinde tapu sicilinin doğru tutulmasından sorumlu tapu müdürlüğüne husumet yöneltilmelidir. Tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Kayıttaki hatalardan bireylerin hak ve işlem güvenliğini sağlamakla yükümlü olan devlet sorumludur. Hukuki dayanağı saptanamayan ve artık yolsuz kayıt niteliğini kazanan şerhlerin terkininde hak lehtarı aramak çözüm yeri olan mahkemelerde iş ve işlemleri çıkmaza sokma anlamına gelir. Tüm bu olgular gözetildiğinde kaydın terkini istenirken bu kayıtları tutmakla yükümlü tapu sicil müdürlüğünün davada hasım olacağı kuşkusuzdur....

                  UYAP Entegrasyonu