Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Davalı banka vekili; dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığını, arsa vasfında olduğunu, tarafların ipotek tarihinde bu taşınmazda oturmadığını, davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın ipoteğin kaldırılması davasının kabulü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı ipotek tarihinde taşınmanın aile konutu niteliğinde olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194 üncü maddesi. 3....

    DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından, ipoteğin kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan ipoteğin kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, Dairemizin 25.5.2017 tarihli ilamı ile dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve ipotek tesis edilirken davacı eşten açık rıza alınmadığı için davanın kabul edilmesi gerektiğine dair hükmün bozulmasına karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Bozmaya uyulmakla bozmaya uygun karar vermek gereklidir....

      Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince ipoteğin kaldırılması davasının reddine, aile konut şerhi konulması davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinin düzeltilmesine, sair istinaf istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        HD'nin 2017/2977 Esas sayılı kararınıntapu kaydının iptali ile imar durumu öncesi haline getirilmesine ilişkin olup ipoteğin kaldırılması davası ile bir ilgisi bulunmadığını, ipotekler de tapu kayıtları ile sabit olup gözardı edilmiş bir husus bulunmadığı ve ipotek belgelerinden de görüleceği üzere iş bu ipoteklerin müvekkili bankanın doğmuş doğacak tüm alacaklarının teminatını teşkil ettiğini, eşlerin ve çocukların birlikte yaşadığı adresin ... Mah. ... Sok. No: ... İç Kapı No: ... ... / AYDIN olduğunu, taşınmazın aile konutu olmadığını belirterek cevap dilekçesindeki diğer hususları ve taleplerini tekrar etmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.06.2021 tarihli .../... Esas – .../... Karar sayılı görevsizlik kararıyla dosya mahkememize gönderilmiştir. Dava; aile konutu olduğu iddia edilen taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi verilmesine ilişkindir....

          İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nisbi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan bu bedel üzerinden nisbi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu m.30-32). Açıklanan nedenlerle nisbi peşin harç noksanlığının tamamlattırılması, tamamlanmaması halinde Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre ise; davacı kadının tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına ilişkin herhangi bir talebi bulunmadığı halde talep aşılarak davalı erkek adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına yazılı şekilde aile konutu şerhi konulması usul ve yasaya aykırıdır (HMK.m.26). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 2.037 TL vekalet ücretinin Sıddıka'dan alınıp ......

            HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, TMK m. 194. gereğince aile konutu hukuksal nedenine dayalı ipoteğin kaldırılması ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Davacı kadın, davalılardan koca adına kayıtlı olup aile konutu niteliğinde bulunan taşınmaz kaydına kendisinin bilgi ve rızası dışında ipotek şerhi konulduğunu belirterek, ipoteğin terkinine karar verilmesi istemiştir. Mahkemece, davacı ve davalının dava konusu taşınmazda ikamet ettikleri, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu, ipotek için düzenlenen resmi senette, davalı ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından davanın kısmen reddi yönünden; davalı ... tarafından ise kısmen kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı tarafından açılan ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması davasının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, aile konutu olarak kullanılan bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ve aile konutu şerhi konulmasına...

                KARŞI OY YAZISI Aile konutu şerhi konulmasına ilişkin hükmün onanması konusunda değerli çoğunlukla aramızda bir uyumsuzluk yoktur. Ancak ipoteğin kaldırılması talebinin reddine gelince; malik olmayan eşin açık rızası alınmadan yapılan işlemin kesin hükümsüz olduğu görüşündeyim. Bu nedenle ipoteğin kaldırılması talebinin de kabulü gerektiğini düşündüğümden değerli çoğunluğun ipoteğin kaldırılması talebinin reddine ilişkin onama görüşüne katılmıyorum....

                  403 ada, 30 parsel üzerinde bulunan 1 nolu mesken niteliğindeki bağımsız bölüm, T3 adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına davalı Türkiye T5 lehine 1.500,000,00 TL borca karşılık 29/04/2013 tarih ve 1716 yevmiye nosu ile tescil edilen (konulan) ipoteğin kaldırılmasına, gayrimenkul kaydına aile konutu şerhi konulmasına, 2, 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlere ilişkin aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılması taleplerinin ayrı ayrı reddine, davalı T4 Müdürlüğü yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

                  GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek anılan kanunun 354 ve 356 maddeleri uyarınca duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebin ıslah yolu ile tapu iptal ve tescille, aile konutu şerhi konulmasına, olmadığı takdirde taşınmazın değeri üzerinden tazminat istemine ilişkindir. Bozma sonrasında yapılan yargılama sırasında usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu