Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Yolsuz Tescile Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda "illilik", diğer bir anlatımla "sebebe bağlılık" prensibi esas alınmıştır. Ayni haklar tescil ile doğmakla beraber (TMK. m.705/1, 1021), tescilin ayni bir hüküm ve sonuç doğurabilmesi için geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerekir. Bu bakımdan tescil illi bir hukuki muameledir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 1015. maddesinin birinci fıkrasına göre tapu sicilinde tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. Tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu, TMK'nın 1024. maddesinin ikinci fıkrasında "Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur" şeklinde açıklanmıştır....

Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” ve aynı Kanun'un 1025/1 inci maddesi ''Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir.'' denilmektedir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava ihalenin feshi olarak nitelendirilmiş ve davanın İcra Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İhaledeki usulsüzlük veya yasal eksiklikler nedeniyle ihalenin feshine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında davacı, dilerse doğrudan doğruya ihalenin feshini görevli mahkemeden isteyebileceği gibi, ihalenin usulsüzlüğü nedeniyle yolsuz tescile dayalı olarak genel mahkemede tapu iptal ve tescili isteminde bulunmasına da yasal açıdan herhangi bir engel bulunmamaktadır. Davacı eldeki davada ikinci yolu seçmiş ve yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Öte yandan davanın, sicil kaydına yönelik yolsuz tescilin iptali isteğine ilişkin olduğu da açıktır. Bu sebeple görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir....

    Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.”, 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde; "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Fulya ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil isteğine ilişkindir. Davacı, Kızılot Köyü 328 parselin, öncesinde 273 parsel olarak 28.4.1993 tarih 483 yevmiye numarasıyla hükmen paylı mülkiyet olarak adlarına tescilli iken 01.02.1994 tarihinde yapılan ifraz ve taksim işlemleri sonrasında 328 parsel numarasını aldığını, tapuda yapılan hatalı işlem sonucunda 348/21742 payının yeni oluşan sicil kaydına aktarılmadığını ve paydaşlardan ... 'e fazladan pay verildiğini, Ahmet'in payını ...'...

        Dosya kapsamı ve dava dilekçesinde iddiaların ortaya konuluş biçimine göre davanın; davacının kaz kardeşi ile kendisine ortak murislerinden intikal eden taşınmazda davalı kız kardeşi ile kendisinin hisse payları eşit olması gerekirken kız kardeşinin payının fazla olması sebebi ile fazlalık kısmın iptali ile kendi adına tescili istemine ilişkindir. Açılan davanın tapu iptali ve tescil davası olduğu, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp görüldüğü, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dairemiz, Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılan mülkiyet nakline yol açabilecek "yolsuz tescile dayalı" tapu iptali ve tescil davalarının istinaf incelemesini yapmakla görevlendirilmemiştir. Davanın, kız kardeş T1 ile birlikte tapu müdürlüğüne yöneltilmiş olması uyuşmazlığın TMK'nın 1027....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK); 705. maddesinde, ″Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur.″; 1022/1. maddesinde, ″Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.″; 1023. maddesinde, ″Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur."; 1024. maddesinde, ″Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz. Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur....

          Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, yargılama sırasında devredilen taşınmaz yönünden tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, davalı ...’nun dava konusu ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlardaki elbirliği halindeki payını diğer paydaş olan mirasbırakanı ...’na temlik ettiğini, yapılan temlikin alacaklılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu, bu nedenle alacaklılar tarafından davalı ve mirasbırakanı ...’e karşı açılan davada mahkemece iptal ve tescile karar verildiğini, anılan kararın temyizi üzerine Yargıtay 15....

            Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.″, 1022/1. maddesinde; ″Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.″, 1023. maddesinde; ″ Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; ″Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.″ düzenlemelerine yer verilmiştir. Değinilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni hakların tapu siciline tescil ile doğacağı ve tescilin hukuki sonuç doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebin bulunmasının zorunlu olduğu; bu hususun tapunun illîlik prensibinden kaynaklandığı ve oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebinin bulunmaması halinde tescilin yolsuz nitelik taşıyacağı kuşkusuzdur. 3.3....

              Tapu sicili oluşturulan taşınmazların intikallerinde huzur ve güveni koruma, toplum düzenini sağlama uğruna tapu kaydında ismi geçmeyen ama asıl malik olanın hakkı feda edildiğinden iktisapta bulunan kişinin iyiniyetli olup olmadığının tam olarak tespiti büyük önem taşımaktadır. Gerçekten, kayıt malikinin mülkiyeti kötüniyetle kazandığı ileri sürülmüş ise, üçüncü kişinin ayni hakkın yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken şahıs olup olmadığına bakılması gerekir. Çünkü, TMK'nın 1024. maddesi uyarınca bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmişse bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişilerin yolsuz olan bu tescile dayanma olanakları yoktur ve kanun ve uygulamadaki deyimiyle bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan ve hukuki sebepten yoksun bulunan tesciller yolsuz tescil sayılacağından, hakkı zedelenen üçüncü kişinin iyiniyetli olmayan malike karşı doğrudan doğruya şahsi hakkına dayanması mümkündür....

                UYAP Entegrasyonu