d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Ancak Türk Medeni Kanunu'nun 725.maddesindeki taşkın inşaat nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında Türk Medeni Kanunu'nun 724.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından farklı bir hususa temas etmek gerekir. Türk Medeni Kanunu'nun 725.maddesine göre; komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka bir ayni hak sahibi olup da zarar gören kimselerin taşınmaza el atıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gün içerisinde itiraz etmeleri yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir....
Davalılar da açtıkları karşı dava ile taşınmazın imar uygulaması nedeni ile taşkın hale geldiğini, iyi niyetli olduklarından TMK.725. maddesi uyarınca muhik bedel karşılığı taşan kısmın adlarına tescilini istemişler, Mahkemece, el atmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmü davalılar-karşı davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, çaplı taşınmaza taşkın yapı nedeniyle el atmanın önlenmesi ve kal; karşı dava taşkın yapı nedeniyle temliken tescil istemlerine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK.684/1 ve 718/2 maddelerine göre arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşulu ile yapılan şeyleri de kapsar. Bunun ayrıcalıklarından birisi de 3194 sayılı imar yasasının 18/9 maddesinde düzenlenmiştir. Anılan madde “....Tamamı veya bir kısmının plan veya mevzuat hükümlerine göre muhafazası mümkün görülmeyen yapılar ise, birden fazla parsele rastlayabilir....
Davacılar- birleştirilen dosya davalılar vekili, davalıların 1835 ve 9712 parsel sayılı taşınmazlarına yaptırdığı yapıların müvekkillerine ait 11820, 11821 ve 11822 parsel sayılı taşınmazları taşkın şekilde inşa edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve taşan inşaat kısmının kal'ini talep etmiştir. Davalılar- birleştirilen dosya davacılar vekili, müvekkillerinin iyiniyetli olup, dava konusu yapıların davalıların murisi tarafından yapıldığını, adı geçen yapıların tapulama öncesi yapıldığını, değerinin arsa değerinden fazla olduğunu, yıkılma imkanının bulunmadığını belirterek binanın oturduğu alana tekabül eden kısmına yönelik tapu iptali ile müvekkilleri adına tescil istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.10.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen 14.03.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 24.09.1992 tarihinde düzenlenen tapu tahsis belgesi kapsamındaki 155 m2'lik yerinin bir kısmının imar uygulaması sonucu davalı adına tescil edilen parsel içerisinde kaldığını, binasının bu nedenle taşkın hale geldiğini belirterek, imar uygulamasının iptali ile yeniden düzenleme yapılarak bu kısmın adına tescilini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşkın inşaat nedeniyle TMK.nun 725. Maddesine göre açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna, davada zilyetliğe dayanılmadığına mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili, çaplı taşınmazlarda temliken tescil isteminin mümkün olmadığını, taşkın yapının yıkımına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğunu, ayrıca davaya konu yapı ahır niteliğinde olduğundan, temliken tescil istemine konu edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tarafların dava konusu taşınmazın paydaşları olup aralarındaki fiili taksime göre taşınmazı kullandıkları, tapu iptali ve tescil talep edilen kısımla ilgili elatmanın önlenmesi ve taşkın kısmın yıkımına dair kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğu ve taşkın yapının ahır niteliğinde olup temliken tescil istemine konu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18.09.2017 tarihli ve 2015/4440 Esas, 2017/6499 Karar sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 09.11.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, karşı davada TMK 725. maddesi gereğince taşan kısmın bedel karşılığı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 07.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve bir kısım karşı davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Davacılar, 2 parsel sayılı taşınmaz maliki davalı .... Şti’nin yaptığı binanın 3 parsel sayılı taşınmazlarına taşkın olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve binanın taşkın bölümünün yıkılmasını istemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.06.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi kal birleşen davada tapu iptal ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne dair verilen 22.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Birleşen davada davacı, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Mahkemece, asıl dava reddedilmiş, birleşen dava kabul edilmiştir. Hükmü, asıl davanın davacısı temyiz etmiştir. Asıl davanın dayanağı, Türk Medeni Kanununun 683.maddesidir....
Mahkemece; "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, ana dosyada meni müdahale kal, birleşen dosyada ise temliken tescile dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkememizce ortadan kaldırma kararı öncesi el atmanın önlenmesine, kal isteminin reddine ve ecrimisil isteminin kısmen kabul kısmen reddi ile birleşen dosyada temliken tescile dayalı tapu iptal ve tesciline karar verilmiş ve birleşen dosya davalısı esas dosya davacısı, mahkememiz kararını yalnızca birleşen dosya yönünden (temliken tescile dayalı tapu iptal ve tescil kararı) istinaf etmiş olup, istinaf mahkemesince mahkememiz ortadan kaldırılan kararının yalnızca birleşen dosyadaki temliken tescile dayalı tapu iptal ve tescil kararı yönünden kaldırıldığı değerlendirilmiş ve yargılama buna göre neticelendirilmiş, önceki hüküm aynen korunmuştur. Kadastro Kanunu 12/3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.12.2014 gününde verilen dilekçe ile şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili; uzun yıllar Almanya'da yaşayan davacının biriktirdiği tüm parasını, menkul ve gayrimenkullerini satarak kendisine ve diğer tüm çocuklarına birer daire bırakmak düşüncesiyle ...'nın ... ilçesinde 5 katlı bir bina yapmak istediğini, bu amaçla da davalı olan oğlu ...'tan manevi destek ve yardım istediğini, ancak davalı olan oğlu ...'...