Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(ve davalı karşı davacılar) aleyhine 6.5.2005 gününde verilen dilekçe ile gayrumenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, karşı dava olarak da k.davacılar tarafından sözleşmenin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 6.7.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi k.davacı davalılar ile bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava ise gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Açılan davada dayanılan sözleşmenin konusu olan ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... sokakta bulunan ... ada 11 parselde (Eski .. ada 102 parsel) tarafların murisi ...'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.04.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesi ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi sözleşmesi ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda, davacının dayanağı ......

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.10.2002 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.04.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve hacizlerin kaldırılması, birleştirilen dava muvazaa nedeniyle satış vaadi sözleşmesinin iptali mümkün olmazsa İİK'nın 278 vd. Maddeleri gereğince tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, mahkemece satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil davasının reddine, birleştirilen davada ise tasarrufun iptali konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, satış vaadi sözleşmesinin ise iptaline ve şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından satış vaadi sözleşmesinin iptalinin doğru olmadığı ileri sürülerek temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

          Kadastro Mahkemesinin 1996/ 356 esas (2004/13 esas) sayılı dava dosyası kesinleşmeden önce 04.12.1996 tarihinde, asliye hukuk mahkemesinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı paya yönelik tapu iptali ve tescil davası açıldığı, 11.09.1980 tarihinde dava konusu taşınmazların tespitlerinin yapıldığı, eldeki davanında tespit tarihten sonra düzenlenen 30.06.1987 gün ve 13871 sayılı ... Noterliğince düzenlenmiş, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25/son maddesi uyarınca tespit gününden sonra doğan haklara ilişkin davalara bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olmayıp, genel mahkemelere ait bulunduğundan, uyuşmazlığın ... Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılıp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 1.10.2001 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 15.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından duruşmalı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin pul bedeli bulunmadığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle 1.10.2001 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalılardan ... ... temyiz etmiştir. Davada 30.1.1978 günlü biçimine uygun düzenlenen taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.10.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, birleştirilen davada ise satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 26.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı-davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 02.12.2008 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, biçimine uygun düzenlenen 02.06.2000 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.09.2009 verilen dilekçe ile gayrımenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, yargılamaya katıldığı 01.07.2010 tarihli celsede davayı kabul etmiştir. Mahkemece, kabul nedeniyle dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Duruşma günü 18.06.2010 tarihinde davalıya tebliğ edilmiş, davalı yargılamanın bırakıldığı 01.07.2010 tarihinde katıldığı oturumda davayı kabul etmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 29.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile açılmıştır. Davalı, satış vaadi sözleşmesinde yazılı bedelin kendisine ödenmediğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinde esaslı unsur olarak tarafların adları veya temsilci ya da vekillerinin kimlikleri, satışa konu taşınmaz ve nitelikleri semen ve hukuki sebebin gösterilmesi gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu