Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni ise, tam aksine, kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olması gerekir. 2. 02.02.1991 tarihli ve 1990/1 E., 1991/1 K. sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında da vurgulandığı üzere, iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir....

    -2- Mahkemece; koşulları oluşmadığından tapu iptali-tescil isteminin reddine, terditli istemi olan tazminat talebine gelince; 20.01.2013 tarihli bilirkişi raporunda davacının yaptığı kalıcı, faydalı, değer arttırıcı işlerin tutarı 30.000,00 TL. olarak belirtilmiş ise de, davacı talebinin 10.000,00 TL. olduğu, ıslahın da yapılmadığı görülmekle davanın kabulü ile 10.000,00 TL.nın 17.12.2010 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen davalılardan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, ortak taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların BK. 61. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili talebine ilişkindir....

      Davacı vekili tarafından ... tarihli ıslah dilekçesi sunulduğu, itirazın iptali davasına sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davası olarak devam edilmesini talep ettiği, davacının ıslah istemini bilirkişi raporuna yönelik beyan ve itiraz dilekçesi ile birlikte ileri sürmüş olması yanında .... tarihinde ayrı bir dava dilekçesi sunduğu ve bu dilekçenin ıslah dilekçesi olarak duruşmada davalı vekiline tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından ıslaha karşı beyan dilekçesi sunularak, davacının sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemi yönünden zamanaşımı def'inde bulunduğu anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, TMK'nın 725.maddesi uyarınca temliken tescil, tescil mümkün olmadığı takdirde alacak istemlerine ilişkin olup, mahkemece de sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemi yönünden hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          açmış olduğu sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davasının reddine, Davacılar T1 ve Murat Baydar vekilinin davalı Servet Çipil aleyhine açmış olduğu sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davasını kabulü ile 100.000,00 TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı Servet Çipil den alınarak davacılar verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine yönelik karar verildiği, yerel mahkemece Mersin 2....

          Mahkemece kaldırma kararımızdan sonra hiç bir araştırma yapılmaksızın hak düşürücü süre nedeniyle davacının hem tapu iptali tescil ve hem de bedel iadesi davasının reddine karar verilmişse de; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünün yalnızca tapu iptal tescil talebi yönünden uygulanabilecektir. Bedel İadesi talebinin TBK'nun 77 ve ardından gelen maddeler uyarınca Sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmekte olup Hak düşürücü sürenin bedel iadesi talebi yönünden uygulanma olanağı bulunmadığı halde mahkemece bedel iadesi talebinin de hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2021/16 2021/90 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi başvurucu davacı vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların, muris İbrahim ve Ayşe Can mirasçıları olduğunu, davacı Osman'ın murisleri anne ve babasından Burdur-Merkez , Kayış Köyü, 214 da, 1 parsel no da kayıtlı avlulu iki katlı kerpiç ev ve ahır olan taşınmazı satış senedi ile 15.000.000 eski Türk Lirası ile 02.12.1990 tarihinde satın alındığını, dava konusu taşınmazın satıldığı tarih itibariyle tapuda kayıtlı olmadığını, bu nedenle davacı anılan taşınmazı satış senedi ile satılmış ve zilyetliği devredildiğini, yapılan sözleşmenin bu nedenle geçerli olduğunu, davacı sözleşmede taraf olanların anılan taşınmazı kullanmalarına...

          kötü niyetli olarak hareket ettiği, kendisine haksız bir menfaat sağlayarak sebepsiz zenginleşmeye yol açtığının açık olduğunu, bu nedenle fazlaya dair talep ve haklan saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          Başka anlatımla mülkiyetin kazanılabilmesi için diğer kazanma koşullarının yanında dava konusu taşınmazda davacı tarafın aralıksız, çekişmesiz, malik sıfatıyla ve 20 yıl süreyle zilyet ve tasarrufta bulunması gerekir. Açıklanan ilke ve esaslar ışığında somut uyuşmazlık incelendiğinde; dava, TMK'nin 713/2. maddesinde yazılı “ölüm” sebebine dayanılarak açılan iptal ve tescil ile taşınmazda gerçekleştirilen kısmi kamulaştırma sonucu ödenen bedellere istinaden sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak isteklerine ilişkindir. Mahkemece, somut olayda yukarıda açıklanan Yasa'da öngörülen koşulların sağlanıp sağlanmadığı hususunda iddia ve savunma gözetilip tarafların delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre iptal-tescil ve alacak isteği hakkında bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde yasal olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu