Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    Noterliğinin 06.06.1997 tarihli ve 37685 yevmiye numaralı taşınmaz satış vaadi sözleşmelerine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Davada dayanılan satış vaadi sözleşmeleri yasanın öngördüğü biçim koşuluna uyularak düzenlenmiştir. Burada belirtilmelidir ki, satış vaadi sözleşmesinin Borçlar Kanunu’nun 162. vd maddelerinden yararlanılarak alacağın temliki suretiyle satış vaadi alacaklısı tarafından üçüncü bir kişiye temliki olanaklıdır. Bu şekilde bir temlik varsa yeni satış vaadi alacaklısı, alacağı gerçek alacaklıdan temlik alan kişidir. Dolayısıyla, davacının satış vaadi sözleşmesine dayanarak istemde bulunması mümkündür. Somut olayda; ... 32. Noterliğinin 24.02.1997 tarihli 5892 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesinde, ... satış vaadi borçlusu, diğer davalı ... ise satış vaadi alacaklısıdır....

      Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut uyuşmazlıkta, davacılar ... 2.Noterliği’nde düzenlenen 25.06.1986 günlü satış vaadi sözleşmesine dayanarak mülkiyet aktarımı isteminde bulunmuşlardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.07.2006 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 25.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada Büyükçekmece Asliye Hukuk ile Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ile tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, tarafların mirasbırakanları arasında Bakırköy 2. Noterliğince düzenlenen 09.12.1977 tarih 057216 sayılı satış vaadi sözleşmesi uyarınca davaya konu taşınmazların 2.000.000 TL. bedel karşılığında satışının vaad edildiği anlaşılmaktadır....

            K A R A R Davacı vekili, 1689 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 75/20364'er hissesi davalı ... ve ... adına kayıtlı iken....Noterliğinde düzenlenen 12.07.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 7000 TL bedelle taşınmazı satın aldığını, taşınmazın üzerinde bina bulunduğunu, binaya önemli ölçüde tadilat yaptırdığını belirterek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, satış vaadi sözleşmesi yapılırken davacının taşınmazın tapusuz olduğunu bildiğini, taşınmaz üzerindeki binanın zilyetliğinin devrini istediğini, satış vaadi sözleşmesi yapıldığı tarihte tapu kaydının bulunmaması sebebiyle 3194 sayılı yasanın 18 son maddesi uyarınca satış vaadi sözleşmesi yapılamayacağını, yapılan sözleşmenin geçersiz olduğunu, bu sözleşmenin ancak zilyetliğin devri olarak yorumlanabileceğini, başından beri imkansız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29/03/2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08/06/2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının satış vaadinden kaynaklanan hakkını akidine karşı ileri sürebileceği, davalı ile davacı arasında satış vaadi sözleşmesi bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Somut uyuşmazlıkta, 09.03.1995 tarihli 1134 yevmiye numaralı ......

                Tefrik edilen asli müdahale talepleri ise mahkemenin yukarıda belirtilen esas numarasına kaydedilmiş; mahkemece, 01.03.2016 tarihli duruşmada asli müdahillere tapu kayıt maliki ... aleyhinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası açmak üzere süre verilmesi üzerine asli müdahiller tarafından Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/100 Esas sayılı dosyası ile 15.03.2016 tarihinde son tapu kayıt maliki ... aleyhinde tapu iptali ve tescil davası açılmış; bu kez mahkemece, 17.03.2016 tarihli ve 2016/89 Karar sayılı karar ile aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle anılan dosyanın eldeki dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir....

                  Davalı satış vaadi sözleşmesinin davacıdan aldığı borcun teminatı olarak tanzim edildiğini, gerçek amacın taşınmaz satışı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile önceki Medeni Kanunun 634. ve yürürlükteki Medeni Kanunun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir....

                    Mahkemece, satış vaadi sözleşmesinde belirlenen değer dikkate alınarak sulh hukuk mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 06.02.2008 tarihinde 10.000YTL değer esas alınarak asliye hukuk mahkemesinde açılmıştır. Davada 28.03.1997 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Bu sözleşmede satımı vaat edilen dava konusu taşınmazların 300.000.000TL değerinde olduğu yazılıdır. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi gereğince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

                      UYAP Entegrasyonu