Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3'in İstanbul 9....

Davacı dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davasının; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğunu belirtmiş, terditli olarak TBK 19. maddesine dayalı iptal talep ettiğini belirtmemiş ve bununla alakalı dosya kapsamında yapılan bir tam ıslah da bulunmamış olmakla, mahkemece tensip tutanağının da İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü olan basit yargılama usulüne göre hazırlanıp, bu usulün yargılama boyunca uygulandığı, gerekçe içeriğinde de davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davası olduğu belirtilmesine rağmen, ön koşulların incelenmesinde TBK 19. Maddeye dayalı iptal davalarına özgü koşulların incelendiği, neticeden davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

Lütfiye Kara tarafından mahkemeye bildirilmiş olmasına rağmen, konuya ilişkin herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmadığını, bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması gerektiğine yöneliktir. Dava; İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlunun aciz halinin varlığı da ön koşuldur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/30 Esas KARAR NO: 2022/172 DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN ... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ: 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/... E SAYILI DAVA DOSYASINDA DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 24/01/2012 BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/......

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2019 NUMARASI : 2016/427 ESAS- 2019/186 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Gaziantep 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/03/2019 tarih ve 2016/427 esas ve 2019/186 karar sayılı kararı aleyhine davalı T5 vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davalılardan T5'den Gaziantep 13.icra müdürlüğünün 2015/34591 E. 2015/26007 E. 2015/27582 E....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Çorum 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/96 esas, 2021/222 karar sayılı dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davacının Davasının REDDİNE;" karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357....

      Davacı İİK 277 ve devamı maddelerinin bu davada kıyasen uygulanmasını istemiştir. 29.1.2007 tarih 1 sayılı Başkanlar Kurulu kararı ile İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarının temyiz incelenmesini yapma görevi dairemize verilmiştir. Yukarıda açıklandığı gibi muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davalarının temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 10.7.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz. Zira, herkes alacak ve tazminat talepleri, ile ilgili açtığı davalarda alacak veya tazminatın kesinleşmesini, borçlu (davalının)acze düşmesi nedeniyle aciz vesikası alınması gibi alacağın takibini zorlaştıran koşulları gerçekleştirmeden bu yolla amacına ulaşabilir. Bunun sonucu olarakta İİK nun 277 ve devamı maddelerinde ki düzenlemenin, yasa koyucu tarafından uygulanmamak üzere düzenlendiğini kabul etmemiz gerekir ki bu durum, yargının görevinin yasaları uygulamak olduğuna ilişkin prensibe uygun düşmez. 2-Diğer yandan (alacak veya tazminatın kesinleşmediği, aciz belgesinin alınmadığı, diğer bir deyişle İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulların oluşmadığı haller nazara alındığında davacının dava açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır. Halbuki hukuki yarar davanın açıldığı anda var olmalıdır....

          Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz. Zira, herkes alacak ve tazminat talepleri, ile ilgili açtığı davalarda alacak veya tazminatın kesinleşmesini, borçlu (davalının)acze düşmesi nedeniyle aciz vesikası alınması gibi alacağın takibini zorlaştıran koşulları gerçekleştirmeden bu yolla amacına ulaşabilir. Bunun sonucu olarakta İİK nun 277 ve devamı maddelerinde ki düzenlemenin, yasa koyucu tarafından uygulanmamak üzere düzenlendiğini kabul etmemiz gerekir ki bu durum, yargının görevinin yasaları uygulamak olduğuna ilişkin prensibe uygun düşmez. 2- Diğer yandan (alacak veya tazminatın kesinleşmediği, aciz belgesinin alınmadığı, diğer bir deyişle İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulların oluşmadığı haller nazara alındığında davacının dava açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır. Halbuki hukuki yarar davanın açıldığı anda var olmalıdır....

            UYAP Entegrasyonu