Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 494 parsel sayılı taşınmazın 17,64 m2'lik kısmının davalı adına olan tapusunun iptaliyle bu kısmın kıyı olarak terkinine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ile Türk Medeni Kanunu'nun 715 ve 999. maddelerine dayalı olarak açılmış tapu kaydının iptali ile sicilden terkini isteğine ilişkindir. Somut olayda; her ne kadar Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2020/82 ESAS, 2021/196 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kıyı Kanunu Gereğince Açılan) KARAR : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar adına kayıtlı Van İli, Edremit İlçesi, Eminpaşa Mahallesi, 622 ada, 15 parsel sayılı taşınmazın 21.809,66 metre karesinin kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını, deniz, göl ve akarsu kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetildiğini, kıyıların devletin hüküm ve tasarrufunda olduğunu, kıyıların herkesin kullanımına açık olan yerler olduğunu, dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmının tespit edilmesi gerektiğini belirterek kıyı kenar içerisinde kalan kısmın tapusunun iptalini ve kıyı kenar çizgisi sınırlarında kaldığından bahisle tapudan terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu uyarınca açılan tapu iptali - terkin, el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk T.C. Anayasası'nın ''Kıyılardan Yararlanma'' başlıklı 43 ncü maddesi, 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5 nci ve 6 ncı maddeleri, 28.11.1997 tarihli ve 1996/5 E., 1997/3 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. 2....

      Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce yaptırıldığı ve askı süresi içerisinde itiraz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine Kadastro Müdürlüğünce Kıyı kenar çizgine göre kıyıda kalan taşınmazlar ve bu taşınmazların tapu iptali gereken miktarları tespit düzenlemesi şerhinin yazdırıldığını, bu doğrultuda Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü kıyı kenar çizgisinin göl tarafında kalan mülkiyetler için tapu iptal davalarının açılmasının istenildiğini, T.C. Anayasası'nın 43.maddesi ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5.ve devamı maddeleri ile Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca kıyıların; Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olduğunu, özel mülkiyete konu olmayacağını, özel mülkiyette bulunanların tapu kayıtlarının iptal edilmesi gerektiğini öne sürerek çekişmeli Selçuk Mahallesi 270 ada 43 sayılı taşınmazın 169,04 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali istemiyle dava açmıştır....

      Ancak, tapu kaydına şerh edilen ve bilirkişi raporunda belirtilen taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan alanın tapu kaydının iptaline, kalan alanın davacı üzerinde aynen bırakılmasına karar verilmesi gerekirken tapu kaydının tamamen iptaline karar verildikten sonra kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan alanın tapu sicilinden terkin edilmesine ve kalan alan hakkında başkaca bir karar verilmemiş olması doğru değil ise de bu husus yargılamayı gerektirmediğinden yeniden karar verilmesi yoluna gidilmiştir. Açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.2. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında; dosya kapsamından Gölçayır köyünde 1977 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 1930 parsel sayılı 3558 m2 yüzölçümündeki taşınmazın senetsizden tarla niteliği ile Yakup Uslu adına tespit ve tescil edildiği, beyanlar hanesine “iş bu parsel kıyı kenar çizgisinin göl tarafında kalmaktadır” şerhinin 27.01.1999 tarihinde konulduğu, Hazine tarafından 1930 ve dava dışı parseller hakkında açılan dava üzerine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/95 E. - 2009/61 K. sayılı ilamıyla 1930 parsel sayılı taşınmazın 1.958 m2 yüzölçümlü kesiminin kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptaline, kıyı olarak kamuya terkinine karar verildiği anlaşılmakta ise de kararda kesinleşme şerhi bulunmadığından ve tapu iptale ilişkin dava dosyası da dosya arasında olmadığından kararın kesinleşip kesinleşmediği anlaşılamamaktadır. Eldeki dava 20.10.2015 tarihinde açılmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 1980/887- 1999/292 sayılı dosyasının incelenmesinde; T3 tarafından, tapu maliklerine karşı açılan tapu iptali ve tescil istemli dava olduğu, 24/06/1999 tarihli karar ile, davanın kısmen kabulüne; 1 ada 24 parsel sayılı taşınmazın krokide (C) harfi ile işaretli 143.340 m²'lik kısmının tapu kaydının iptaline, davacı T3 adına tesciline, aynı tarihli krokide (A) ve (B) harfi ile işaretli kısımlarla ilgili davanın reddine, kal konusunda davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, kararın Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığının 24/04/2017 tarih 2015/14817 Esas 2017/6110 Karar sayılı ilamı ile; hükmün tescil yönünden düzeltilerek onanmasına karar verildiği ve kararın 24/04/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır....

        DAVA: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle TMK'nın 1007.maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dosya kapsamından, dava konusu Sakarya ili, Karasu ilçesi, Aşağı İncilli Mah, 78 ada 1 parsel sayılı taşınmaz davacı ile müş. adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın kısmen kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeniyle hazine tarafından açılan tapu iptal davası sonucu Karasu Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/02/2016 tarih 2014/1 esas ve 2016/36 karar sayılı ilamıyla taşınmazın bilirkişi krokisinde B harfi gösterilen 399,09 m2 lik kısmının tapu kaydının iptali ile kamuya terkini ve tescil dışı bırakılmasına karar verildiği, hükmün henüz kesinleşmediği, davacının tapunun bedelsiz olarak iptali nedeniyle eldeki tazminat davasını açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece tapu iptal kararının kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür....

        Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve TMK.nun 715 ve 999. maddelerine dayalı tapu kaydının iptali ve sicilden terkinine ilişkindir. Her ne kadar Dairemizin 27/02/2020 tarih, 2019/491 Esas 2020/293 Karar sayılı ilamı sonrası yerel mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiş ise de yerel mahkemece yeterli araştırmanın yapıldığı söylemek mümkün değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, Hazine tarafından taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 09.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu