Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a sattığını, 14 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin terkini işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek, ipotek alacaklısı bankanın bu işlemden kaynaklı muhtemel zararının önlenmesi, Hazine zararına sebebiyet verilmemesi ve telafisi imkansız sonuçların ortaya çıkmaması için ipotek borçlusu davalı şirketin adına kayıtlı taşınmazların kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, 30.11.2017 tarihli satışın ve 14 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılması işleminin iptaline, aksi takdirde mahkemece taşınmazların belirlenecek bedelinin alacak ve ferilerine yetecek kadar miktarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; ipoteğin hatalı olarak fekki işleminin müvekkilinden kaynaklı bir hata olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/399 Esas 2018/412 Karar sayılı kararı ile davacı adına tescil edilen hisseler üzerinde bulunan; Edirne İli, Merkez İlçesi, İskender Köyü, 304 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin tapu sicilinden terkinine, Edirne İli, Demirhanlı Köyü, 119 ada, 6 parsel, Köşen Köyü 17 parsel, 829, 1512 parsel sayılı taşınmazla üzerinde bulunan ipoteğin tapu sicilinden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 1496 parsel sayılı taşınmazdaki 18/377 payını, davalı kızına 24.06.2008 tarihinde satış suretiyle temlik ettiğini, ancak davalı kızının kendisini kandırarak anılan işlemi gerçekleştirdiğini ve temlikin hile nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının hile teşkil eden eylemler nedeniyle işlem yaptığına dair bir delilinin bulunmadığı, hile niteliğinde bir eylemin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği değerden reddedildi,gereği görüşülüp, düşünüldü....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil, ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafın, dava konusu Osmaniye ili, Hasanbeyli ilçesi, Hasanbeyli köyü, 182 ada, 2 parselde kain taşınmazın maliki olduğunu, T6nde görevli bir takım tapu memurları tarafından gerçekleştirilen yolsuz işlemler sonucunda taşınmazın davalılardan T3 adına tescil edildiğini ve tescil işleminden sonra T3 tarafından Ziraat Bankası lehine 16/12/2015 tarih ve 945 yevmiye ile ipotek tesis edildiğini iddia ederek dava konusu taşınmazın yolsuz işlemlerden önceki haliyle adına tescilini talep ettiği, davalı T3 tarafında beyan dilekçesi sunulmadığı, davalı Ziraat Bankası lehine 16/12/2015 tarih ve 945 yevmiye ile ipotek tesis edildiğini, usule uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı Ziraat Bankası vekili istinaf yoluna başvurmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Yolsuz Tescile Dayalı Tapu İptali ve Tescil, İpoteğin Fekki istemine ilişkindir. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda "illilik", diğer bir anlatımla "sebebe bağlılık" prensibi esas alınmıştır. Ayni haklar tescil ile doğmakla beraber (TMK. m.705/1, 1021), tescilin ayni bir hüküm ve sonuç doğurabilmesi için geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerekir. Bu bakımdan tescil illi bir hukuki muameledir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 1015. maddesinin birinci fıkrasına göre tapu sicilinde tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve ihalenin feshi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali tescil davası yönünden görevsizlik, ihalenin feshi davasının reddine dair verilen 16.05.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu taşınmazdaki 1/2 hissesinin hile yolu ile iptal ettirilerek davalı adına tescil ettirildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil talebi ile asliye hukuk mahkemesinde bu davayı açmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Türk Medeni Kanunu'nun 1020 nci maddesinin tapu sicilinin açıklığı ilkesi ile ilgili olduğunu, tapu sicilinin herkese açık olduğunu, hiç kimsenin tapu sicilindeki kaydı bilmediğini ileri süremeyeceğini, aynı Yasa'nın 1023 üncü maddesine göre tapu sicilindeki tescile iyiniyete dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin kazanımının korunacağını, 24.06.2013 tarihinde lehine ipotek tesis edilen davalı bankanın iyiniyetli olduğunun kabulünün zorunlu olduğunu, ipoteğin terkini isteminin reddi yerine kabulünün doğru olmadığını belirterek davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.05.2019 tarihli ve 2018/82 Esas, 2019/221 Karar sayılı kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353-(1)-b/2 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

            Şti'nin vekilinin talep ve uyarısı doğrultusunda ipoteğin şufa bedeline yansıtılmasını sağladığı, davacı tarafın ipotek alacaklısı olarak aleyhine kurulan hükme karşı öğrenme tarihinden itibaren temyiz süresi içinde temyiz hakkını kullanmayıp, olağanüstü kanun yolu olan yargılamanın yenilenmesini talep etmesi ve yargılamanın yenilenmesi koşulunun gerçekleşmediği, bozma kararımızın yanılgılı değerlendirmelere dayandığı ve mahkemenin direnme kararının yerinde olduğu anlaşılmıştır....

              Davalı ... vekili; dava değerinin 75.000,00TL olarak belirlendiğini ve bu değer üzerinden davanın ikame edildiğini, davanın reddi nedeniyle lehlerine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek hükmün bu kısmının düzeltilerek onanmasını istediklerini dile getirmiştir. 3.Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesi; "davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine; davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; dava konusu ipotek şerhinin kaldırıldığı ve davanın konusuz kaldığına ilişkin davacıya ait dilekçe ile Maltepe Tapu Müdürlüğünün cevabi yazısı ve eklerinden yargılama sona erdikten sonra istinaf kanun yolu incelemesi sırasında 16 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydındaki dava konusu ipoteğin kaldırıldığı ve davacı tarafından dava açılmadan önce dava konusu ipoteğin kaldırılması için davalı ipotek alacaklısı ve ipotek borçlusuna noter ihtarnamesi keşide edildiği ancak ipoteğin kaldırılmadığı, istinaf yargılaması sırasında dava konusu ipoteğin Tapu Müdürlüğünün işlemi üzerine...

                UYAP Entegrasyonu