Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, yapının bulunduğu arazi parçası davalıya ait taşınmazın bir kısmını kapsıyor ise tescile konu olacak yer, inşaat alanı ile zorunlu kullanım alanını kapsayacağından mahkemece iptal ve tescile karar verebilmek için bu kısmın ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Somut olaya gelince; Davacı, 184 ve 185 parsel sayılı taşınmazların maliki olduğunu, davalıya ait 149 parsel sayılı komşu taşınmaz üzerine yapmış olduğu duvarın bulunduğu 16,97 m2 yüzölçümündeki yerin tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil talebinde bulunabilmek için davacı tarafından başkasının tapulu taşınmazına öncelikle yukarıda belirtilen nitelikleri taşıyan bir yapının inşa edilmiş olması gereklidir. Böyle bir yapı mevcut olduğu takdirde daha sonra başkasının taşınmazına inşa edilen yapı nedeniyle temliken tescil koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususu gündeme gelecektir....
Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) niteliğinde yapı yapması halinde diğer koşullar da mevcutsa malzeme sahibi yapının bulunduğu alan ile yapının kullanılması için zorunlu arazi parçasının tescilini mülkiyet hakkı sahibinden isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin TMK’nun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi için, öncelikli koşul iyiniyettir....
Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde yapı sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak yapı sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiası ileri sürülebilir. Somut olayda, davacı TMK’nun 724. maddesine dayanarak tapu iptali ve tescil, bu istemin kabul edilmemesi halinde tazminat talep etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 21.07.2009 tarihli inşaat bilirkişi raporundan, bina değerinin zemin değerinden fazla olmadığı anlaşılmaktadır. Yapı değeri zemin değerinden daha düşük olduğundan tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ancak, davacı tapu iptali ve tescil isteminin kabul edilmemesi halinde tazminat isteminde bulunmuştur....
Mahkemece, tapu iptali ve tescil istemi hüküm altına alınmış davalının hükmü temyizi üzerine karar Dairemizin 18.10.2011 günlü ve 2011/7403-12254 sayılı kararı ile usulüne uygun biçimde taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek davanın karara bağlandığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat istemlerine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Ancak, yasa koyucu somut olaydaki taşınmazların durumunu genel hükümlere bırakmamış, bu konumdaki taşınmazların maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişkiyi Türk Medeni Kanununun 722, 723. ve 724. maddelerinde özel olarak düzenlemiştir. Uyuşmazlığın bu kapsamda değerlendirilmesi gerekecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.04.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.05.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ... idaresi, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 684. ve 718.maddeleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı- birleştirilen dosya davalısı vekili tarafından, davalı- birleştirilen dosya davacısı ... aleyhine 09.06.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, davalı- birleştirilen dosya davacısı vekili tarafından, davacı- birleştirilen dosya davalısı ... aleyhine 23.12.2010 gününde verilen dilekçe ile Türk Medeni Kanununun 724. maddesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; elatmanın önlenmesi davası ile tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen 21.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı- birleştirilen dosya davalısı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.12.2011 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, murisi ...'ın dava konusu 2057 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalının izni ile iyiniyetle bina yaptığını öne sürerek temliken tescil istemiyle dava açmıştır. Davalı, davanın reddine savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.09.2006 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.09.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına ... yapması halinde Türk Medeni Kanununun 684. ve 718.maddeleri gereğince ..., üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....
dava konusu taşınmazın içinde bulunduğu arsayı 1971 yılında köy tüzel kişiliğinden satın aldığını, 1974 yılında da içindeki binayı inşa ettirdiğini, taşınmazın tapusunun davalı adına yapıldığını, taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, olmadığı takdirde bina bedelinin tahsilini talep etmiş ise de; Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 15/03/2009 tarih, 2009/ 2139 E.- 2009/ 3408 K.sayılı ilamında da belirtildiği gibi taşınmazların bedelinin davacı tarafça verilmesi, davacıya tapu iptal ve tescil davası açma hakkını vermez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.05.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı ile evlilik birliğinin devamı sırasında 6 parsel sayılı taşınmazın 231/418 payının bedelinin kendisi tarafından ödenerek satın alınıp davalı adına tescil edildiğini, davalının daha önceden malik olduğu 187/418 pay ile birleştirilerek kendisi tarafından taşınmaza bina yapıldığını ve bina değerinin zemin değerinden fazla olduğunu ileri sürerek taşınmazın adına tescilini istemiştir....