Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinde 10.01.2011 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde ünvan değişikliği ile ...Ş. arsa maliki, .... de yüklenicidir. Arsa maliki olan davalı ...Ş., yüklenici ...'ye 02.04.2014 keşide tarihli noter bildirimi ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini tek taraflı feshetmiştir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri karma bir sözleşme olup, bina yapma edimi ve taşınmaz mülkiyetini nakletme edimi bir aradadır. Bu özelliği nedeniyle taraflar arasındaki borç ilişkisi tüm edimler yerine getirilmeden başka bir deyişle, yüklenici bina yapma, arsa maliki de arsa payı devretme edimini yerine getirmeden sona ermeyeceğinden sözleşme tek taraflı olarak feshedilemez. Bu nedenle, davalıların arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğine ilişkin savunmaları yerinde değildir. Küçükçekmece 3....

    Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.04.2015 gün ve 2012/495-2015/207 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa sahibi tarafından yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişi aleyhine açılmıştır. Arsa yapı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi nedeniyle, tapu iptâl ve tescil istemine ilişkindir. Karar 21.04.2015 tarihli olup, temyizen dosyanın Yargıtay'a geldiği 24.07.2015 tarihi itibariyle, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan ihtilâflarda verilen kararların temyizen incelenmesi görevi, Yargıtay Yüksek 23. Hukuk Dairesine aittir. Yargıtay Genel Kurulu'nun 09.02.2018 tarih, 2018/1 sayılı kararıyla arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan ihtilâflar sonucu verilen ve 01.07.2016 tarihinden sonra Yargıtay'a gelen dosyalarla ilgili temyiz incelemesi görevi, Yargıtay 15....

      Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, yüklenicinin finansı kendisi tarafından sağlanarak arsa malikinin arsası üzerine bina yapım işini üstlendiği, arsa malikinin ise bedel olarak binadaki bir kısım bağımsız bölüm mülkiyetini yükleniciye geçirmeyi vaat ettiği sözleşmelerdir. Burada iki sözleşme iç içedir. Biri, hiçbir şekle bağlı olmayan “inşaat sözleşmesi” diğeri ise, Türk Medeni Kanunu 634. 6098 sayılı TBK'nın 237 Tapu Kanunu’nun 26. ve Noterlik Kanunu’nun 60. maddeleri uyarınca, resmi biçimde yapılması gereken “mülkiyeti nakil borcu doğuran sözleşme’’dir. Bu nedenle, “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri”nin noterde ''düzenleme'' biçiminde yapılması gerekmektedir. Burada şekil geçerlik şartıdır. Emredici kural gereği, resmi şekle uyulmadan yapılan sözleşmeler ise geçersizdir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, arsa maliki ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Kat ... ve A Blok Zemin Kat ... no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen alacak, tapu iptali ve tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı karşı davada davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Asıl ve karşı dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı .../A no'lu dükkanın .../... hissesinin tapu iptal ve tescili, olmadığı takdirde eksik tescil nedeniyle zarar ve kira kaybının tahsili, karşı dava, sözleşme uyarınca karşı davacıya verilmesi kararlaştırılan ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,17.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1-k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle, arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                  a karşı açmış olduğu alacak davasının ayrılan bu dosya üzerinden yürütülmesine karar verilmiş, elde kalan talepler yönünden ise, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının tapu iptali ve tescil istemiyle açtığı ilk davadan sonra mevcut imar planlarında ve inşaat seviyesinde herhangi bir değişmenin bulunmadığı, bu sebeple davalı arsa sahipleri ile davalı yükleniciye karşı iş bu dava ile talep edilen tapu iptali ve tescil isteminin kesin hüküm dava şartı nedeni ile reddi gerektiği, ayrıca yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacının arsa sahibi veya mirasçılarından sözleşme hukuki ilişkisine dayalı olarak bir istekte bulunamayacağı, satış bedeli olarak dava konusu edilen alacak istemi yönünden arsa sahibi ve mirasçılarına husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden kesin hüküm nedeniyle, alacak istemi yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....

                    Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen vesanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....

                      UYAP Entegrasyonu