Düzenlemeye göre, geçerli bir hukuki sebebe dayanmayan tescil yapılmış veya başlangıçta geçerli sebebe dayalı bir tescil olmasına rağmen sonradan geçersiz hale gelmiş ve bu şekli ile gerçek hak durumuna uymayan bir durum oluşmuşsa "yolsuz tescil" söz konusudur. Öte yandan, 4721 s. TMK' nun 1015. maddesine göre ise; “Tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır.” Tapu kütüğündeki tescil veya terkin işlemleri geçerli bir hukuki nedene dayanmıyorsa veya 4721 s. TMK' nun 1015. maddesindeki düzenlemeye gereği istemde bulunan gerçek hak sahibi değilse veyahut tescil dışı kazanma halleri söz konusu olup da, tapu kütüğüne açıklayıcı tescil yapılmamışsa gerçek hak sahipliği ile tapu sicili birbirine uymaz ve tapu sicili yolsuzlaşır. Yolsuz tescil en yalın anlatımı ile gerçek hak durumunu yansıtmayan tescildir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay kararında ve ilgili kanun hükümlerinde de yer aldığı üzere davanın mülkiyet hakkından kaynaklı söz konusu taşınmazların iadesi ve tapu tesciline ilişkin olması nedeniyle zamanaşımı söz konusu olmadığını, tapu iptal ve tescil davasında zamanaşımı süresi için belirleyici olan; davanın ayni bir hakka dayandığı için bu yüzden zamanaşımına tabi olmadığını, kararın davacı müvekkil lehine istinafen bozulmasına karar verilmesi talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK 1007 maddeye dayalı devlet aleyhine açılmış tazminat davasıdır. Dava konusu yer davacının dava dışı Neycan Aktaş'ın 19.04.2000 yılında satın aldığı daha sonra Hazine tarafından aleyhine açılmış olan Gömeç Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/159 Eass 2004/96 Karar sayılı ilamı ile tapusu iptal edilmiştir. Karar 16.12.2004 tarihinde kesinleşmiştir....
Devlet ormanlarının mülkiyeti T3 olduğundan ve TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....
Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/197 Esas 2010/178 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu söz konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline karar verildiğini, davacıların 1095 sayılı parselde hissedar ve mirasçılar olup yapılan yargılama sonucu orman vasfı ile tapu kaydının iptakl edilerek Maliye Hazinesi adına kayıt ve tescil edilmesi sebebi ile müvekkillerinin mülkiyet hakkının ortadan kalktığını ve zarara uğradıklarını, davacıların mülkiyet haklarının ihlal edilmesi sebebiyle davacıların TMK 1007 md.si uyarınca zarar uğradıklarını, bu nedenlerle dava konusu parselin tapu kaydının iptali ile fazlaya ilişkin dava ve hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL 'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davacının tapu iptali-tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin ise davalı ... Şti. yönünden kabulüne ilişkin mahkeme kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince yerinde görülerek tapu iptali-tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı ... Ltd.Şti tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 08.03.2021 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı... Kağıt ve Ambalaj Sanayi Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davacı vekili Avukat ..., davalı ...A.Ş vekili Av. ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen davalı ... Grup İnş....
Bunun yanı sıra üzerindeki ağaçlarında mülkiyetinin karşılıksız olarak elde edilmesi, mülkiyet hakkına kamu yararı gereğince (tapu iptali tescil suretiyle) yapılan müdahalenin “orantılılık ilkesine” aykırı olduğu, hukuken haksız bir iktisap niteliğinde bulunduğu dolayısı ile davacıların muhik bir tazminat isteme hakları bulunduğu dikkate alınmadan davacıların ağaçlar üzerinde salt kullanım hakkı olmadığı gerekçesi ile tazminat isteminin tümüyle reddi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Fulya ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil isteğine ilişkindir. Davacı, Kızılot Köyü 328 parselin, öncesinde 273 parsel olarak 28.4.1993 tarih 483 yevmiye numarasıyla hükmen paylı mülkiyet olarak adlarına tescilli iken 01.02.1994 tarihinde yapılan ifraz ve taksim işlemleri sonrasında 328 parsel numarasını aldığını, tapuda yapılan hatalı işlem sonucunda 348/21742 payının yeni oluşan sicil kaydına aktarılmadığını ve paydaşlardan ... 'e fazladan pay verildiğini, Ahmet'in payını ...'...
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, çekişmeli 134 ada 4 parsel sayılı taşınmazın eski maliklerinin Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2007/886 Esas sayılı dosyası üzerinden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açtıklarını, yargılama sonucunda taşınmazın tapu kaydının iptali ile bir kısmının dere, bir kısmının ise yol olarak terkinine karar verildiğini, ne var ki tapu kaydına tedbir konulmamış olmasını fırsat bilen davalının taşınmazı satın aldığını, TMK 705/2 uyarınca taşınmazın mülkiyetini tescilden önce kazandıklarını, davalının kötü niyetli ve adına oluşan kaydın yolsuz olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı, süresinde cevap dilekçesi sunmamış yargılama sırasında iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....