WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, özellikle; miras bırakan ...'in davalıya yapmış olduğu temlikin gerçek bakım karşılığı olduğu ve muvazaa ile illetli bulunmadığı saptanmak, öte yandan; yapılan temlikin bağış gibi sağlararası kazandırma veya vasiyetname veyahut miras mukavelesi şeklinde ölüme bağlı tasarruf niteliğinde bulunmadığından T.M.K.'nın 560 ile 571. maddesi arasında öngörülen tenkis hükümlerine tabi olmayacağı da gözetilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacılar vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine....

    Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Dava vasiyetnamenin iptali, terditli olarak da tenkise ilişkindir. Vasiyetname tarihi itibariyle murisin fiil ehliyetine sahip bulunduğu mahkemece yöntemine uygun şekilde yapılan araştırma sonucu ATK raporu ile saptanmış olup şekil yönünden de vasiyetnamede yasaya aykırılık bulunmamakla vasiyetnamenin iptaline yönelik davanın reddi isabetlidir. Davacıların tenkis istemi yönünden davalılar lehine vasiyetname ile yapılan ölüme bağlı tasarrufun tasarruf nisabını aşmadığı kabul edilerek tenkis isteminin de reddine karar verilmiştir....

    Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedelenen kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tesciltenkis davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Duruşma isteği değerden reddedildi. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteklerine ilişkindir....

        Kaldı ki; tenkis/indirim davası, miras bırakan murisin yasanın koruduğu saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış gibi) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili yenilik doğurucu/inşai davalardandır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olması gerekir. Somut olayda; taşınmaz niteliğinin belirlenmesi ve mülkiyetin aidiyetine ilişkin kadastro tesbitine itiraz ve tescil istemli davalara bakma görevi, yasa gereğince Kadastro Mahkemesine ait olup, tenkis gibi yenilik doğurucu davalara bakma görevi Kadastro Mahkemesinin görevi dışındadır....

          Tenkis talebine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tenkis davası, TMK'nın 560-562. maddelerinde düzenlenen, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen gerek ölüme bağlı ve gerekse sağlararası kazandırmalarının kural olarak saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar tarafından mirasbırakanın tasarruf edebileceği sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardandır. Bu yönüyle, tenkis davası Miras Hukukuna özgü bir iptal davası olarak kabul edilmelidir. Tenkis, saklı payın yaptırımıdır ve saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır. (TMK md. 570) Somut olayda; davacının dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanları kapsamında, vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebinde de bulunduğu anlaşılmaktadır....

            DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava kadastro önceki hukuki nedene dayalı tapu iptal tescil davası ve terditli olarak tenkis talebine ilişkindir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür....

            Tenkis davası, TMK'nun 560-562 maddelerinde düzenlenen, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen gerek ölüme bağlı ve gerekse sağlararası kazandırmalarının kural olarak saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar tarafından mirasbırakanın tasarruf edebileceği sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardandır. Bu yönüyle bakıldığında, tenkis davası, Miras Hukukuna özgü bir iptal davası olarak kabul edilmelidir. (G.Antalya, Miras Hukuku, İstanbul, 2003, s.305). Tenkis, açıkladığımız sebeplerle saklı payın yaptırımıdır (H.Hatemi, Miras Hukuku, İstanbul, 2004, s.23). Tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır (TMK.md.570). Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi için, kazandırma konusu tereke ile kazandırma dışı terekenin tümü ile bilinmesi gerekir....

              Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve subjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belilenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirascılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....

                Somut olayda, her ne kadar İlk Derece Mahkemesince tenkis isteği yönünden bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı vekilinin muris muvazaasına dayalı tapu iptali-tescil ve marka hakkından kaynaklı alacak isteğiyle dava açtığı, aşamada sunduğu 07.06.2018 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesini tamamen ıslah ettiğini bildirerek tapu iptali-tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis ve marka hakkından kaynaklı alacak talebinde bulunduğu anlaşılmakta olup, ilk dava tarihinin 06.06.2012 olduğu, mirasbırakanın ise 06.06.2011 tarihinde öldüğü gözetildiğinde TMK’nın 571. maddesi uyarınca tenkis isteği bakımından hak düşürücü sürenin geçmediği açıktır....

                  UYAP Entegrasyonu