Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davalıya ait taşınmazdan geçit hakkı tesisi halinde genel yola ulaşmanın mümkün olduğunu, bedelinin ödenmesi koşuluyla sahibi bulunduğu bağa geçilebilmesi için davalının taşınmazından mahkemece uygun görülecek bir parçanın yol olarak kullanmak üzere yararına geçit hakkı tesisini, tespit edilecek geçit hakkının tapuya tecsilini talep ve dava etmiştir....

Mahkemece, davanın kabulü ile davacıya ait 438 parsel sayılı taşınmaz lehine davalılara ait 449 ve 450 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde fen bilirkişisinin 16.05.2014 tarihli raporu ve ekli krokisinde 4. alternatif olarak gösterilen yerden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... Giriş ile davalı ... vasisi temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir....

    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

      Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “Mutlak geçit ihtiyacı” veya “Geçit yoksunluğu”, ikincisine de “Nispi geçit ihtiyacı” ya da “Geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

        Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir.  Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

          Bunun üzerine davacı tarafından Tarım ve Orman Bakanlığı'nın daimi geçit hakkı tesisi işleminin ve … Kaymakamlığı'nın 30/09/2021 tarihli tahliye işleminin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla "......

            nun geçit hakkı ile ilgili karardan bilgisi olduğu halde kötüniyetli olarak geçit hakkının tapuda görünmediğinden bahisle müvekkillerinin yolu kullanmalarına izin vermediğini, bu nedenle daha önce 217 parsel lehine verilen ve kesinleşen mahkeme kararının davalı için de uygulanarak aynı şekilde geçit hakkı tesisini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, geçit hakkı kurulması istemiyle açılan davanın tarafları değişmiş olsa da leh ve aleyhe geçit hakkı talep edilen taşınmazların Finike Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/9 Esas, 2005/150 Karar sayılı dosyasında hüküm verilen taşınmazlarla aynı taşınmazlar olduğu belirtilerek aynı konuya ilişkin verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir....

              Davacı kendisine ait 616 ve 621 parseller için geçit hakkı kurulmasını istemiş mahkemece 914 ve 969 parseller üzerinden geçit hakkı kurulması yönünde hüküm kurulmuştur. Geçitin kesintisiz olarak kurulması gerekir. Davacının talebinde bulunan 621 parselin genel yola çıkabilmesi için 616 parselden de geçit kurulması gerekmektedir. Bunun için davacıya uygun süre verilerek 616 parseli üzerinden akdi geçit hakkı kurulduktan sonra kesintisiz bir şekilde geçit hakkına karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bilirkişi tarafından 914 parselin doğusundan kırmızı renkle boyalı seçeneğin en uygun yol olduğu tesbit edilmiş, mahkemece bu seçenek üzerinden hüküm kurulmuştur. Geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla beraber özünü komşuluk hukukundan aldığından, yol saptaması yapılırken komşuluk hukukunun genel ilkeleri hiçbir zaman gözardı edilmemelidir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.9.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali, yol olarak terkin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.2.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastro paftasında işaretlenmeyen kadim yola ait davalılar tapu kaydının iptali ve yol bölümünün kadastro paftasının işaretlenmesi istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü 99 parsel maliki davalılardan ... temyiz etmiştir. Gerçekten, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B ve Türk Medeni Kanunun 715.maddesi uyarınca yollar ya kadim kullanım şekli nedeniyle veya tahsis suretiyle kamu yararına ayrılmış taşınmaz bölümleridir....

                  Mahkemece, aynı tapuda hissedar olan kişilerin birbirinden geçit istemesi mümkün olmadığından davacının 1479 parsel sayılı taşınmazın diğer hissedarları olan davalılara karşı açmış olduğu davanın reddine, davalı ... hakkındaki geçit davasının kabulüne, davacının 1479 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 126,02 m2'lik kısmı üzerinde bu taşınmazın müşterek maliklerinden olduğu için akdi geçit irtifakı kurulması konusunda muhtar olduğunun bildirilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır....

                    UYAP Entegrasyonu