Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı Hazine, imar çalışmaları sonucu 2052 ada 2 parsel numarasını alan taşınmazın öncesinin 295 ada 113 parsel olup bununda 43 numaralı parseli ile birlikte mera parseli olduğunu, belediye adına yapılan tescilin yolsuz tescil olması nedeniyle taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, imar çalışmaları sonucu 3455 ada 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11 parsel numaralarını alan olan taşınmazların öncesinin 295 ada 113 parsel olup bunun da 43 numaralı parsel ile birlikte mera parseli olduğunu, belediye adına yapılan tescilin yolsuz tescil olması nedeniyle taşınmazların tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, imar çalışmaları sonucu 3452 ada 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 parsel numaralarını alan taşınmazların öncesinin 295 ada 113 sayılı parsel olup bunun da 43 numaralı parsel ile birlikte mera parseli olduğunu, belediye adına yapılan tescilin yolsuz tescil olması nedeniyle taşınmazların tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10/09/2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve taşınmazın mera olarak sınırlandırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı ... vekili, 2008 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tescil edilen 125 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kadim mera olduğunu belirterek tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılmasını istemiştır. Davalı, dava konusu taşınmazın atalarından kaldığını ve 150 yıldır kullandıklarını,1309 tarih 5, 23, 1 No'lu tapu kaydını bulunduğunu, davanın reddini savunmuştur....

          Dava konusu taşınmazın çevresinde bulunan 1147 ve 1154 parseller 4753 sayılı Kanun uyarınca Toprak Tevzi Komisyonu tarafından oluşturulan ve dağıtıma tabi tutulan 02.05.1957 tarih 195 sayılı ve 14.03.1978 tarih 20 sayılı tapu kayıtlarına dayalı olarak tespit ve tescil edilmiş olup bu taşınmazlara ilişkin tapu kaydı, dayanak belgeleri, tevzi çalışmalarına esas belirtmelik tutanakları, varsa dayanağı belgeler ile komisyon haritalarının eksiksiz olarak getirtilmek suretiyle taşınmaz başında uygulanması, tespit nedenleri gözönünde tutularak taşınmazın bulunduğu yerde tahsisli mera bulunup bulunmadığının İl Özel İdaresi, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Tapu ile Kadastro Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak belirlenmesi ve taşınmazın niteliğinin duraksamaya yol açmayacak şekilde tespit edilmesi gerekmektedir....

            Mahkemece, davanın kabulüne, 125 ada 2, 4, 20 ve 156 parsel sayılı taşınmazların ... kayıtlarının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı ... temyiz etmiştir. Dava, mera iddasına dayalı ... iptali ve sınırlandırma isteğine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Bu nedenle de mülkiyeti devlete ait olan yerlere ilişkin davayı ... açabileceği gibi meraların sınırları içinde bulunduğu ve yararlanma hakkı olan köy tüzel kişilikleri ve belediyelerin de dava açma hakları vardır. Somut olayda, İl Gıda ... ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından ... iptali ve mera olarak sınırlandırma istemli bu dava açılmıştır. Bilindiği gibi davada sıfat tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Sıfat davanın tarafı ile dava konusu hak arasında "hak ilişkisine dayalı bağ"dır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit ve tescil edilen 124 ada 33 parsel numaralı taşınmazın 124 ada 28 sayılı mera parselinden sürülerek kazanıldığını belirterek, evveliyatı mera olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir. Davalı vekili, dava konusu yerin tarım arazisi niteliğinde olduğunu, davanın reddini savunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit ve tescil edilen 124 ada 32 parsel numaralı taşınmazın 124 ada 28 sayılı mera parselinden sürülerek kazanıldığını belirterek, evveliyatı mera olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir. Davalı vekili, dava konusu yerin tarım arazisi niteliğinde olduğunu, davanın reddini savunmuştur....

                  Meralar üzerinde, aidiyet iddiasıyla, elatmanın önlenmesi, tapu iptali mera olarak sınırlandırma veya tespitin iptali ve mera olarak sınırlandırma davaları açılabilir. Davayı, yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da Hazine açabilir. Davayı açan köy muhtarının veya Belediye Başkanının davayı kabule, vazgeçmeye ya da sulha yetkisi yoktur. Mera yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanabilir. Tahsise dayanıldığında, dayanak belgelerin, ayrıca karşı tarafın savunmada ileri sürdükleri verileri tüm geldileri ile birlikte merciinden getirtilmesi, kadimlik iddiası varsa bu hususun yeterince araştırılması gerektiğinde, köyün kuruluş tarihinin İçişleri Bakanlığı aracılığıyla araştırılması ve köyün kadim ya da muhdes olup olmadığının saptanması gerekir....

                    Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmesinin ve sonrasında yapılan imar, ifraz ve ferdileştirme işlemlerinin hatalı olup taşınmazların mera olduğu ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan mera alanlarının zilyetlikle iktisap edilemeyeceği iddiasına dayanarak tapu iptali ve mera özel siciline tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından esasa, davalı vekili tarafından ise vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın, "hükmün kapsamı" başlığını taşıyan 297. maddesinin (b) bendinde tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile TC kimlik numaraları, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad soyadları ile adreslerinin karar başlığında gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu