Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde idarece oluşturulmuş kıyı kenar çizgisinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi, idarece oluşturulmuş ve kesinleşmiş kıyı kenar çizgisi var ise, buna ilişkin karar ve dayanağı olan belgeleri ile kroki ve haritasının birlikte getirtilip dosya arasına konulması, mahallinde yerel ve teknik bilirkişi ile harita mühendisi aracılığıyla yapılacak keşifte araziye uygulanması, çekişme konusu taşınmazın yeri belirlenip harita üzerine işaretletilmesi gerekir....

    Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, istinaf kanun yoluna başvuran tarafın sıfatı, ileri sürülen istinaf sebepleri ve istinaf sebepleriyle bağlılık ilkesi dikkate alındığında; 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 15. maddesindeki usul ve esaslara göre yapılan keşif sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda, arazi niteliğindeki taşınmaza, olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesinde, bu değer üzerinden davanın kabulüne ve kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmaz kısmının kıyı olarak tapu sicilinden terkin edilmesine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Ancak tapu kaydında hacizler bulunduğu görülmekle , tapu kaydında yer alan hacizlerin bedele yansıtılması gerekirken bu yönde hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. (Yargıtay 5....

    de bulunan 514 parsel sayılı taşınmazın 12800 m2 yüzölçümü ve tarla vasfı ile davacıların murisi ... adına 1989 yılında yapılan satış sonucu tescil edildiği, daha sonra Hazine tarafından açılan dava sonucu... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/254-859 K. (birleşen dosya 2001/246 E.) sayılı ilamı ile taşınmazın tamamının kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeni ile tapu kaydının iptali ile kıyı olarak kamuya terkinine karar verildiği, hükmün 02/04/2007 tarihinde kesinleştiği, 18/01/2016 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Arazi niteliğindeki Konya İli,... İlçesi, ... Köyü 514 parsel sayılı taşınmaza, net geliri esas alınarak değerinin tespit edilmesinde ve kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması nedeniyle tapusu iptal edilen bölümün bedelinin davalı ...'den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

      Köyünde bulunan 435 parsel sayılı taşınmazın yörede 1974 yılında yapılan kadastro sonucu 21900 m2 yüzölçümü ve tarla vasfı ile ...adına tapuya tescil edildiği, 06.09.1995 tarihinde yapılan satış ile davacılara geçtiği, Hazine tarafından açılan dava sonucu ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/152-251 K. sayılı ilamı ile taşınmazın 3100 m2'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeni ile 3100 m2'lik bölümün tapu kaydının iptali ile kıyı olarak kamuya terkinine karar verildiği, hükmün 27/12/2007 tarihinde kesinleştiği, 04/11/2015 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Arazi niteliğindeki... İli, ...İlçesi, ... Köyü 435 parsel sayılı taşınmaza, net geliri esas alınarak değerinin tespit edilmesinde ve kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması nedeniyle tapusu iptal edilen bölümün bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

        Yapılan incelemede;... köyünde bulunan 52 parsel sayılı taşınmazın yörede 1974 yılında yapılan kadastro sonucu 20.250 m² yüzölçümü ve tarla vasfıyla ... adına tapuya tescil edildiği, 30.07.1993 tarihinde yapılan satış ile 1/2 payla davacılara geçtiği, Hazine tarafından açılan dava sonucu ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/320 E. - 99 K. sayılı kararı ile taşınmazın 1100 m² kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeni ile 1100 m²' lik bölümün tapu kaydının iptali ile kıyı olarak kamuya terkinine karar verildiği, hükmün 13/11/2006 tarihinde kesinleştiği, 09/11/2015 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Arazi niteliğindeki... İli ...İlçesi... Köyü 52 parsel sayılı taşınmaza, net geliri esas alınarak değerinin tespit edilmesinde ve kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması nedeniyle tapusu iptal edilen bölümün bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve terkin ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve terkin davasının reddine dair ... (Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 29.03.2012 gün ve 217/83 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, mülkiyeti davalılara ait olan 18 ada 6 parselin 3621 sayılı Kıyı Kanunu uyarınca kıyı kenar çizgisi kapsamında kaldığını açıklayarak tapu kaydının iptali ile kıyı olarak terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, taşınmazın kıyı kenar çizgisi kapsamında kalmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

            Temyiz Nedenleri Davalı temyiz dilekçesinde özetle, idarece oluşturulan kıyı kenar çizgisinin kesinleşmiş olduğu için onun uygulanması gerektiğini, ayrıca bozma ilamında idarece oluşturulan kıyı kenar çizgisi ile bilirkişiler tarafından tespit edilen kıyı kenar çizgisi arasında fark olması halinde çelişkinin nedeninin açıklanması gerektiğinin belirtildiğini, bunun yerine getirilmediğini, eksik ve hatalı bilirkişi raporu ile hüküm kurulduğunu, bilirkişi heyetinin de kanuna uygun olarak oluşturulmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. 9. Gerekçe 9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 3621 sayılı Kıyı Kanunu uyarınca tapu iptali ile terkini istemine ilişkindir. 9.2. İlgili Hukuk 9.2.1. Anayasa'nın 43 ve 3621 sayılı Kıyı Yasası'nın 5 inci maddesine göre kıyılar; Devlet'in hüküm ve tasarrufu altındadır, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır....

              Belediye Başkanlığı vekili, Kıyı Kanunu'nun 1990 tarihli olduğunu ve bu tarihten önce tesis edilmiş mülkiyet hakkını bertaraf etmeyeceğini, kaldı ki Kıyı Kanunu'na göre tespit edilmiş kıyı çizgisinin bulunmadığını, dava konusu parsellerin tamamen değil kısmen kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını, bu nedenle parsellerin tamamı hakkında talepte bulunulamayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüyle, dava konusu ...ada ... ve ... ada ... parselin kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması nedeniyle tescil harici bırakılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ile Türk Medeni Kanunu'nun 715 ve 999. maddelerine dayalı olarak açılmış tapu kaydının iptali ile sicilden terkini isteğine ilişkindir....

                Taşınmaz kıyı çizgisinde kaldığından ve taşınmazın tapu kaydına bu konuda şerh konulduğundan tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı bir zararın meydana geldiği ve TMK 1007. maddesi kapsamında Devletin sorumluluğunun bulunduğu açıktır. Tazminat hesap yöntemi itibariyle Kamulaştırma Kanununun 11 vd. maddelerine göre hesaplama yapıldığından Mahkemece hükmedilen tazminat tutarı ve terkin hükmü isabetli ise de hatalı gerekçe ile hüküm tesis edildiğinden gerekçe düzeltilmek suretiyle yeniden hüküm tesisi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.2. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, gerekçe düzeltilerek Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Taşınmaz kıyı çizgisinde kaldığından ve taşınmazın tapu kaydına bu konuda şerh konulduğundan tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı bir zararın meydana geldiği ve TMK 1007. maddesi kapsamında Devletin sorumluluğunun bulunduğu açıktır. Tazminat hesap yöntemi itibariyle Kamulaştırma Kanununun 11 vd. maddelerine göre hesaplama yapıldığından Mahkemece hükmedilen tazminat tutarı ve terkin hükmü isabetli ise de hatalı gerekçe ile hüküm tesis edildiğinden gerekçe düzeltilmek suretiyle yeniden hüküm tesisi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.2. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, gerekçe düzeltilerek Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                UYAP Entegrasyonu