Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kesin hüküm nedeni ile reddine ilişkin olarak verilen karar,Dairece, “Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada yolsuz tescil hukuksal nedenine dayanıldığı açıktır. Hemen belirtmek gerekir ki; Borçlu taraf İcra İflas Kanunu'nun 72. maddesi hükmü çerçevesinde; icra takibi öncesinde ve icra takibi sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Ancak borçlunun menfi tespit davası açması, ihale sonucu edinilen mülkiyete dayalı tescilin yolsuz olduğu iddiasıyla tapu iptal ve tescil davası açmasına engel olacağı söylenemez. Hâl böyle olunca, işin esasına girilerek tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerin toplanması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulması üzerine mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir....

    Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

      Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir....

        Mahkemece, imar şuyulandırma işlemlerinin idari yargı yerinde iptal edilmedikçe imarla alınan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde olduğundan sözedilemeyeceğini, bu konuda açılan iptal tescil davaları ile tazminat isteklerinin dinlenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 19.10.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden Hazine vekili Avukat ........ ile temyiz edilen ... vekili Avukat.....dahili davalı ... vekili Av. ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz edilen Seyhan Belediye Başkanlığı vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı....

          İdare Mahkemesinin 2009/1410 E., 2010/942 K. sayılı kararı ile iptal edildiğini, kararın kesinleştiğini ve tescilin yolsuz tescil haline geldiğini, dava konusu taşınmazın iptal kararının sonuçlarını bertaraf etmek amacıyla taşınmazın kötüniyetli olarak diğer davalılara ve en son da davalı ...'e devredildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile takyidatlarından ari olarak Silivri Belediyesi adına tesciline karar verilmesini istemiş, aşamada taşınmazı devralan ... ... HMK’nın 125. maddesi uyarınca davaya dahil edilmiştir. II. CEVAP 1. Davalı ..., taşınmazı satın aldığı sırada tapu kaydında her hangi bir şerh, tedbir veya kaydın bulunmadığını, taşınmazı davacı Belediyenin açmış olduğu ihale ile satın aldığını, ihaleye, tapu sicilindeki kayıtlara güvenerek taşınmazı satın aldığını, belediye kararının iptal edilmesinin adına oluşan tescili yolsuz kılamayacağını, İstanbul 5....

            Süresinde dava açılmadığı takdirde, ikinci defa yapılan kadastro, Tapu Sicil Müdürlüğünce re'sen iptal edilir." hüküm gereğince 1957 yılında yapılan işlemin ikinci kadastro olması nedeniyle Türk Medeni Yasasının 1026 (İsviçre Medeni Yasasının 976. md.) maddesi gereğince, hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda; 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının malikine davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıçtan itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai), mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihden itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda Türk Medeni Yasasının 1023 (T.M.Y. 931, İsviçre...

              Süresinde dava açılmadığı takdirde, ikinci defa yapılan kadastro, Tapu Sicil Müdürlüğünce re'sen iptal edilir." hüküm gereğince 1957 yılında yapılan işlemin ikinci kadastro olması nedeniyle Türk Medeni Yasasının 1026 (İsviçre Medeni Yasasının 976. md.) maddesi gereğince, hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda; 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının malikine davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıçtan itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai), mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihden itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda Türk Medeni Yasasının 1023 (T.M.Y. 931, İsviçre...

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır....

                  halinde kurucu unsurlar eksik veya geçersiz olduğundan tescil, yolsuz bir tescil olduğu ve aynı hakı kazandırmadığı, TMK m.1025'e göre yolsuz tescil sahibi hiçbir zaman aynı hak sahibi olamaz....

                  İddianın içeriğinden ve ileri sürülüş biçiminden davanın, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olduğu açıktır. 1- Uyuşmazlık, HMK'nun 33. maddesi gereğince yapılan hukuki nitelendirme sonucunda İİK'nun 94. maddesi uyarınca açılan yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde borçlu T11 adına tescilini talep ettiğini beyan etmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde " taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır." Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebin bulunması zorunludur....

                  UYAP Entegrasyonu