Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince; borçluya ödeme emrinin 21/05/2013 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlu vekilinin itiraz dilekçesini 28/05/2013 tarihinde sunmuş olmasına rağmen icra müdürlüğünce itiraz dilekçesinin takip dosyası arasına alınmaması nedeniyle itiraz vaki olmamış gibi işlem yapılarak borçluya bakiye borç muhtırası tebliğ edildiği karar tarihinden sonra 30/09/2013 tarihinde icra müdürlüğünce de takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, yukarıda anılan yasa hükümleri göz önünde bulundurularak borçlunun yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin niteliğine göre takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin reddine ilişkin hüküm tesisi isabetsizdir....

    Adıma açılan aynı alacaklı bankadaki tüm hesaplarımın incelenmesi ve ödenen meblağların (birçok ödeme yapıldığından) düşümü sonucu adıma başlatılan takibin toplam borcunun bu kadar fahiş olması imkansız olacağından yani bu kadar çok çıkmayacağından borca itiraz ediyorum.” şeklindeki beyanının borca kısmi itiraz niteliği taşıdığı, İİK'nın 62/4. maddesi gereğince itiraz edilen kısmın miktarı açıkça gösterilmediğinden borca yönelik bu kısmi itirazın geçersiz olduğu, bu durumda borçlu itiraz etmemiş sayılacağından takibin kesinleştiği, duran bir takibin varlığı söz konusu olmadığından itiraz üzerine duran takibin devamını sağlama amacına yönelik olan işbu itirazın iptali davasını açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla davanın hukuki yarar yokluğundan reddine...." karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur....

    Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, öncelikle yetki, görev ve zamanaaşımına itiraz ettiklerini, davacının icra dosyasına süresinde ve açıkça imzaya itiraz etmediğini, çekin sahteliğine ilişkin zamanaşımının 6 ay olduğunu ve çek sahteliğine ilişkin görevli mahkemenin Asliye Hukuk veya Ceza Mahkemeleri olduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, davanın takibin taliki veya iptali şeklinde açılmış ise de takibin taliki sebeplerinin İİK'da gösterildiğini, davacının bu sebeplerin herhangi birisine dayanmadığını ve takibin iptalini gerektiren bir sebebi ileri sürmediğini, davada her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmediğini, müvekkilinin davacı borçlu hakkında takip başlattığını ve icra memuru tarafından kambiyo senedi vasfı taşımadığından taleplerinin reddedildiğini, Sivas 1....

    Mahkemece; Davanın kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/12525 Esas sayılı dosyasındaki takibin davacı yönünden iptaline, takibin iptaline karar verildiğinden borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına, İİK'nın 170/A maddesi uyarınca tazminata hükmedilemeyeceğinden davacının tazminat talebinin reddine, yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

    Mahkemece; davacı taraf, alacaklı davalı tarafından aleyhine başlatılan 21/05/2010 tarihli kambiyo takibinde senedin vade ve miktar kısımları boş olarak teslim edildiğini, gerçek borçtan çok fazla miktar üzerinden takip başlatıldığını ileri sürmüş ve borca itiraz etmiş takibin iptalini talep etmiştir. Kambiyo senedinde borcun esası sebepten mücerret olup senedin yalnızca imzalanıp teslimi sonrasında senedi devralan tarafça üzerinin doldurulması ile senedin hukuken geçerli hale gelmesi mümkündür. Davacı tarafça süresinde ileri sürülmüş imzaya itiraz da bulunmamaktadır. Borcun esasının icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi mümkün değildir. İcra mahkemesi nezdinde senetten anlaşılabilen itiraz sebepleri ileri sürülebilir. Öte yandan icra mahkemesince kambiyo takibine karşı borca itiraz üzerine takibin durdurulması ya da ödeme nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilebilmesi için resmi bir senet veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge sunmuş olmalıdır....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/90 ESAS 2022/5 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ilgili borca 05/11/2021 tarihinde itiraz edildiğini, takip talebinin borcun sebebi kısmında bir yabancı paradan bahsedildiğini, bahsedilen yabancı paranın tam olarak miktarı, hangi tarihteki kur üzerinden TL'ye çevrildiğinin açık ve anlaşılır olmadığını, ödeme emrinin de usule uygun olmadığını, bu nedenlerle şikayetlerinin kabulü ile takibin iptali ve talikini, talebin kabul görmemesi halinde ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2018/671 ESAS, 2020/271 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine İstanbul 25....

    İİK'nın 62. maddesi uyarınca "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur." Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K.; 2018/5873 E.-2019/3912 K.sayılı ilamı)....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/1232 ESAS - 2022/1230 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, takibe konu senetlerin kambiyo senedi vasfında olmadığını, senetlerde lehtarın şahıs veya tüzel kişi olarak gösterilmediğini, alacaklı olarak görülen kişinin lehtar sıfatının bulunmadığını, zaman aşımının oluştuğunu, ayrıca senet tutarı 10.000,00- TL yazmasına rağmen ödeme emrinde 9.064,82- TL yazdığını, borca ve faize itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2018/23610 Esas sayılı dosyasında davacılar aleyhine kira alacağından bahisle ilamsız icra takibine gidildiği, davacılar vekilinin takip talebinde istenilen 01/02/2017 ve 01/03/2017 dönemine ilişkin kira alacağının mükerrer olarak istendiğinden bahisle takibin iptalini talep ettiği görülmüş olup, davacı tarafın iddia ettiği hususlar borca itiraz niteliğinde olup, takibin konusu itibarı ile ilamsız takipte her türlü itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, icra hukuk mahkemesine yapılan itirazın herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağı, bu nedenle şikayetin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu