Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Esas sayılı icra takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, anılan takipteki ödeme emrinin davalı borçluya tebliği üzerine davalı vekili marifeti ile 04/12/2019 günlü borca itiraz dilekçesiyle icra takibine itiraz ettiğini, anılan takibin bu itiraz üzerine 09/12/2019 tarihinde icra müdürlüğü kararı ile durduğunu, bu kararın davacı tarafa tebliğ edilmediğini, 10/01/2020 günü arabuluculuk süreci ile takibin durmasından haberdar olunduğunu, itiraza konu icra takibinde davalı borçludan ödenmeyen 81.500,00 TL asıl alacak, 12.104,42 TL işlemiş faiz olmak üzere takibe giren toplam miktar olarak 93.604,42 TL ve takip sonrası işlemiş faiz, icra ve vekalet ücreti, asıl alacağa bağlı diğer ferilerin talep edildiğini, borcun sebebi olarak 28/02/2019 vade tarihli asıl alacağın gösterildiğini, davalının icra takibine davacıya borcunun olmadığı iddiasıyla haksız yere itirazda bulunduğunu, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu bu nedenlerle itirazın iptali ile...
Takibin dayanağı olan bono incelendiğinde, bononun davacı borçlu tarafından düzenlendiği, alacaklının lehtar olduğu, unsurlarının tam olduğu görülmüştür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Borca itiraz, ödeme, borçlunun borcu olmadığı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004- İstanbul). Borca itirazı düzenleyen İİK'nun 169/a-1 maddesinde "Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder." hükmü yer almaktadır....
Borçluların icra mahkemesine başvurusu İİK'nın 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nın 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir. HGK'nın 14/03/2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20/06/2001 tarih ve 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarının belirtilmesi gereklidir. Somut olayda, davacı borçlular, borcun olmadığına, senedin teminat senedi olduğuna yönelik itirazlarına ilişkin olarak İİK'nın 169/a-1. fıkrasında sayılan yasal yazılı bir kanıt sunmamışlardır....
Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....
(HMK 115/2) Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; Uyuşmazlığın, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen araçların otoyoldan cezalı geçtiği, geçişler sonrası otoyol geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı cezai şart alacağının ödenmemesine dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali talebinden kaynaklandığı, davaya konu icra takibinde ödeme emrinin davalıya 12/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve anılan tarafça 7 günlük itiraz süresinden sonra 19/10/2020 tarihinde ödeme emrine itiraz edildiği ödeme emrine süresinde itiraz edilmediğinin anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için İİK'nın 61/1, 62/1 ve 66/1 maddeleri uyarınca, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmuş olması şarttır....
İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK. nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur.Şu hale göre, borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK. nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, kararın hukuka aykırı olduğunu, borçlunun icra takibine itiraz dilekçesinde belirttiği gibi, tebellüğ olduğunu, tebellüğ olan borçluya ilişkin Tebligat Kanunu kapsamında mernis adresi veya ikamet adresi ayrımına gidilmesinin kanunu kötüye kullanmak olduğunu ve TMK'nın 2. maddesine aykırılık teşkil ettiğini, davalı tarafından borca itiraz dilekçesinde mernis adresine yapılan tebligata itiraz edilmediğini, takibin iptalinin talep edilmediğini, mahkemece bunun re'sen gözetilmesinin mümkün olmadığını, yapılan işlemin memur hatası olduğunu, davanın tahliye yönünden reddedilmesinin doğru olmadığını, taraflarınca mernis adresi seçilmeden takip açılmasına rağmen, icra memurunun yaptığı işlem nedeni ile takibin mernis adresine gönderildiğini, her halükarda borçlunun takipten usulüne uygun haberdar olduğunu belirterek, davanın tahliye yönünden devamına karar verilmesini istemiştir....
borca karşı öncelikle ipoteğin/rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe girişmesi, şayet rehin açığı veya ipotek bedelinin borcu karşılamaya yetmemesi hali ortaya çıkar ise bu durumda aynı alacağa istinaden fakat kalan bakiye üzerinden ilamsız takip yoluna başvurabildiğini, davalı tarafından beyaza imzanın kötüye kullanılmasına sebep olacak şekilde ve ayrıca resmi belgede sahtecilik olacak şekilde doldurulup icraya konulduğunu, kefalete dayalı olarak imza edildiği iddia olunan bononun da geçersiz olduğunu, icraya konulan senet metnine de itiraz ettiklerini, icra takibinde yasaya aykırı fazlaca oranda faiz işletildiğini, bono komisyonuna da itiraz ettiklerini belirterek, mükerrer takip nedeniyle takibin iptaline, borca, faize ve faiz oranına itirazın kabulü ile takibin tamamen iptaline, davalının, % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/30093 esas sayılı dosyasında aleyhlerine başlatılan takip ile ilgili borca ve ferilerine itiraz ederek takibin ve icra işlemlerinin durdurulmasını istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin ilamsız icra takibi usulü ile başlatıldığını, 7 günlük itiraz süresinin geçtiğini, icra takibine itirazların icra dairesine yöneltilmesi gerekirken icra mahkemesinde dava açıldığını, açılan davanın usule ve yasaya aykırı olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: "İstanbul 33. İcra Dairesi'nin 2019/30093 esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmesinde alacaklı tarafından borçlular aleyhine ilamsız takip yapıldığı, her iki borçluya ödeme emrinin 09/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğü'nün 20/11/2019 tarih ve 2019/3008 muhabere numaralı evrakı ile borçlunun bir kısım belgeler sunduğu anlaşılmıştır....