WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava İİK'nun 71/son maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 33/a maddesi uyarınca açılmış takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına yöneliktir. İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nun 33/a-1. maddesinde de; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nun 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nun 04/11/1998 tarih ve 1998/12- 763 E., 1998/797 K. sayılı kararı.)....

Alacaklı tarafından iki adet senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımı oluştuğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 29.6.2017 tarih ve 2017/1722 E. - 2017/1665 K. sayılı kararı ile alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddedildiği, karara karşı alacaklının temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Takip dayanağı senetlerin tanzim tarihleri itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nun 688/6. maddesine göre bononun, kambiyo senedi vasfı taşıyabilmesi için, tanzim yeri unsurunu ihtiva etmesi gereklidir....

    Somut olayda, takibin 17/09/2015 tarihinde başlatıldığı, ödeme emrinin 22/09/2015 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklının sırasıyla 12/10/2015, 14/10/2015, 10/12/2015, 11/12/2015, 01/03/2016, 04/10/2017, 04/02/2020, 27/07/2020, 20/08/2020 tarihlerinde davacı borçluyla ilgili haciz taleplerinde bulunduğu, icra müdürlüğünce taleplerin kabul edildiği, 23/09/2016 tarihinde hacizli taşınmazın satışını istediği, bu şekilde takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde 3 yıllık zaman aşımının gerçekleşmediği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetli değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının istinaf nedenlerinin yerinde olduğu, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir....

    İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nun 33/a-1. maddesinde de; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiştir. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nun 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nun 04/11/1998 tarih ve 1998/12- 763 E., 1998/797 K. sayılı kararı.). Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, davalı alacaklı vekilince davacı borçlu ve dava dışı borçlular aleyhine İzmir 4....

    Sanığın, icra takibinin kesinleşmesinden sonra üzerine kayıtlı Burhaniye Şarköy 135 ada 8 nolu parseli 13.04.2009 tarihinde 3.000,00 TL bedelle 1/2'şer hisseli olarak nüfus kayıt örneklerine göre kardeşlerine satış göstermek suretiyle tapuda devrettiği anlaşılmakla, İİK'nun 44/3. fıkrasındaki "Taşınmazın karı koca ile usul-füru, neseben ve sıhren 2.dereceye kadar (bu derece dahil) hısımlara tapuda devri halinde iyiniyet iddiasında bulunulmayacağına ilişkin amir hükmü çerçevesinde, satışın takibin kesinleşmesinden sonraki bir dönemde yapıldığı dikkate alındığında, anılan satışın alacaklıyı zarara sokmak maksadıyla muvazaalı bir şekilde mülkünden çıkararak mevcudunu eksilttiğinin kabulünün gerekmesi nedeniyle, tebliğnamedeki araştırmaya yönelik isteme iştirak edilmemiştir....

      Dairemizce yapılan değerlendirmede; İcra aşamasında zamanaşımına ilişkin def’i iki şekilde ileri sürülmektedir; birincisi takibin kesinleşmesinden önceki devrede gerçekleşen zamanaşımı defi, diğeri ise, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede gerçekleşen zamanaşımı defidir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte; takibin kesinleşmesinden önceki devrede zamanaşımı definin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca yasal 5 günlük şikâyet süresinde ileri sürülmesi gerekir. Takipten sonraki devrede ise İİK'nun 170/b maddesi yollaması ile aynı Kanunun 71. ve 33/a maddesi uyarınca süresiz olarak ileri sürebilir. (HGK 2014/12- 194 E. 2016/65 K.) İcra takip dosyasının incelenmesinde borçlu adına çıkartılan örnek 10 numaralı ödeme emrinin bila tebliğ iade edildiği ve borçlu vekiline yenileme emri tebliğine kadar herhangi bir ödeme emri tebliğ edilmediği görülmüştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2020/336 ESAS 2020/264 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz - Takibin Kesinleşmesinden Sonraki KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

      Takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetinin kabulü halinde İİK'nun 71. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince, "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken, "takibin iptaline" hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        İcra Dairesinin 2008/1574 Esas sayılı dosyası ile 11/04/2008 tarihinde takibe geçildiğini, takip dosyası işlemsiz bırakıldığından 26/12/2009 tarihinde kapatıldığını, bu tarihten sonra alacaklı veya vekilince dosyada başkaca hiçbir işlem yapılmadığını, alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda 09/02/2021 tarihinde dosyanın yenilendiğini, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, icra takibinin usulüne uygun olarak takibin kesinleştiğini, davacının borçlu sıfatı ile takibe konu senede imza attığını, senet üzerinde usulüne uygun imzası bulunan kişinin senet bedelinden sorumlu olduğunu, takip dosyası 26/12/2009 tarihinde düşmüş ise de, icra dosyasının düşmesinin borcu ortadan kaldırmadığını ve zamanaşımı süresinin kesilmesi sebebiyle BK'nın 125. maddesine göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanamayacağını belirterek, davanın reddini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından tedbir nafakasına ilişkin aile mahkemesi ara kararına dayalı olarak borçlu hakkında genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu nafaka bedellerini, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, takip alacaklısının banka hesabına ödendiğini ileri sürerek İİK'nun 71. maddesi kapsamında itfa itirazında bulunduğu, mahkemece; ödenmesi gereken nafaka tutarının 293.981,00 TL olarak tesbitine, toplam ödemenin ise 392.910,91 TL olarak belirlenmesine karar verildiği görülmektedir....

          UYAP Entegrasyonu