"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 8 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne komşu parseldeki binanın taşkın olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davacının taşınmazına bir müdahalelerinin bulunmadığını belirtip davanın reddine karar verilmesini istemişler, savunma yoluyla temliken tescil isteğinde bulunmuşlardır. Mahkemece, kayden davacıya ait çaplı taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın taşkın yapı nedeniyle davalıların müdahale ettikleri, TMK nun 725. maddesinin koşullarınında oluşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Üçüncü olarak ise; taşkın yapı kısmının taşılan arsadan ifraz olanağı olup olmadığının araştırılıp tespit edilmediği görülmüştür. Buna göre, TMK.'nın 725. Maddesindeki yasal koşulların oluşup oluşmadığı tam olarak açıklığa kavuşturulmadan, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş: 1- TMK.'nın 725....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; arsa vasıflı davaya konu 879 ada 40 nolu parselin davacı adına, kat mülkiyeti kurulu komşu 34 nolu parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümlerin ise davalı ve birleşen davanın davalıları adına kayıtlı olduğu, mahallinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişilerin; her iki taşınmaz üzerindeki yapıların bitişik nizam olduğunu, taşkın kısmın yıkımı halinde davacıların binasının taşıyıcı sisteminin zarar göreceğini bildirdikleri anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki; haksız inşaattan (TMK 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal, uygulamada gerekse öğretide benimsenen kuraldır. Öte yandan bilindiği üzere; taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu 4721 s....
(Sübjektif koşul) b) İkinci koşul, yapı kıymetinin taşılan arazi parçasının değerinden açıkça fazla olmasıdır. (Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; dava konusu taşkın yapı ve duvarın temelli yapı niteliğinde olmadığı gibi çap kaydı oluşan taşınmazlar üzerine taşkın inşaat yapılması halinde iyiniyetin varlığı kabul edilemeyeceğinden TMK'nın 725. maddesindeki temliken tescil koşulları gerçekleşmemiştir. Bu nedenle mahkemece davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
K A R A R Davacı vekili, vekil edeninin ........ köyünde bulunan taşınmazına, komşu 16 ve 18 parsel malikine ait davalı yapıların tecavüz ettiğini, tecavüzlü kısım için davalı ile anlaşma olmadığını, şimdiye kadar bir bedel ödemediğinden anılan taşkın tecavüzlü kısmın kal-i ile 500,00-TL ecrimisil değerinin tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili haksız bir tecüvüz olmadığını, tecavüz var ise taşınmazların bulunduğu sahada ........ kaymasından kaynaklanan bir durum söz kosunu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş ve TMK'nin 725. maddesine göre, temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, bozmadan önce taşkın yapı nedeniyle tescil talebinin savunma yolu ile ileri sürülemeyeceği gerekçesi ile taşkın yapı ve tecavüzlerin men ve kal'ine, ecrimisil isteminin reddine karar verilmiş, davalı vekili temliken tescil talepleri olduğu halde değerlendirilmeden karar verildiği gerekçesi ile kararı temyiz etmiş, Yargıtay 1....
Türk Medeni Kanununun 725.maddesinde düzenlenen taşkın inşaat halinde savunma yoluyla temliken tescil istenebileceği kuşkusuzdur. Taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu 4721 s. Türk Medeni Kanunun (TMK) 722, 723, 724 ncü maddelerinde öngörülenlerden daha değişik ilkelere ihtiyaç duymuş bu nedenle 725. madde hükmünü getirmek zorunda kalmıştır. Söz konusu maddeye göre “ Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmazın bütünleyici parçası olur.”...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.09.2012 gününde verilen dilekçe ile asıl davada müdahalenin önlenmesi ve ..., karşı davada temliken tescil (TMK 725. m) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 26.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava elatmanın önlenmesi ve yıkım, birleştirilen dava TMK 725. maddesi uyarınca temliken tescil isteğine ilişkindir....
Ne var ki, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazın fiilen birleşerek iktisadi bir bütün oluşturması itibariyle, taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteğinin taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğinde bulunduğu uygulamada ve bilimsel alanda ortaklaşa kabul edildiğinden; hakkın taşınmaza bağlı olmasından ötürü taşınmazı miras yoluyla veya temliken edinen yeni malikler de bu haktan yararlanabilirse de; hakkın kişisel olmasından ötürü ancak yapı yapıldığı sıradaki taşınmaz malikine ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebileceği de açıktır. Somut olayda, her ne kadar davalıların taşkın yapıyı iyiniyetle inşa ettikleri sonucuna varılmakta ise de, taşkın yapının, davacının ... nolu parseli satın aldığı 21.11.2005 tarihinden önce, başka bir deyişle ... nolu parselin davacıdan önceki maliki sırasında yapılıp tamamlandığı dosyada mevcut yapı ruhsatı ve iskan belgesiyle sabittir....
Maddesi ) Başka bir ifadeyle davacı kendi malzemesiyle başkasının taşınmazında yapı meydana getiren kişi değil, temliken tescili istenilen 106 ada 50 parsele toplamda 11,83 m2 tecavüzlü taşkın bir yapıyı satın alan kişidir ve bu taşınmaz davacı tarafça satın alındığı tarihte çapa bağlanmış vaziyettedir. Yukarıda açıklandığı üzere taşkın yapı ile iki komşu taşınmaz fiilen birleşip iktisadi bir bütünlük oluşturacağından taşkın yapıya dayalı temliken tescil istemi taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğini haizdir ve bu durumda taşınmazın temliken intikali halinde Tmk madde; 725'de düzenlenen haklardan yeni malik de yararlanabilecektir ancak; yeni malik bu hakkı kullanırken TMK madde; 3 uyarınca iyiniyetli olmak zorundadır. Somut olayda davacı davaya konu taşkın yapılı taşınmazı kesinleşmiş çap sınırına göre edinmiştir ve mülkiyet hakkı çap ile sınırlıdır....