Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taşınmaza el atılmadığını, Baraj yapımının taşınmazdan yararlanma konusunda bir zorluk yaratmadığını, baraj öncesinde ne şekilde yararlanılabiliyor ise bugün de aynı şekilde taşınmazdan yararlanılabildiğini, Kamulaştırma Kanununun 12.maddesindeki şartların oluşmadığını, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin davacının taşınmazından yararlanma imkanını etkilemediğini, su kirliliğinin muhatabının davalı idare olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda "Davanın Kamulaştırma Kanunun 12. maddesi 6. fıkrasına eklenen ve aynı kanunun geçici 13. maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine.." karar verilmiştir....

- K A R A R - Dava ve birleştirilen dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal ve ekonomik yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, ecrimisil yönünden davaların reddine, tazminat yönünden asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Davacı, 2238 ve 1043 parsel numaralı taşınmazları için, davalıya ait 2192 parsel numaralı taşınmazdan geçit hakkı kurulması istemiyle dava açmış, davalı davanın reddini savunmuş, yerel mahkeme 17.11.2005 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisi ile 13.10.2006 tarihli fen bilirkişi ek raporunda B harfi ile gösterilen 586,50 m2’lik alandan 2238 ve 1043 parseller lehine, davalıya ait 2192 parsel aleyhine geçit hakkı kurulmasına karar vermiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar vermek gerekmiştir 2- Davacı, birbirine bitişik iki ayrı taşınmazı için geçit ihtiyacı içinde olduğunu bildirerek dava açmıştır....

      Mahkemece davacının intifa hakkı sahibi bulunduğu taşınmaz üzerinde dava dışı şirkete ait LPG ürünlerinin satışının yapıldığı, davalının sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle sözleşmeden yararlanma hakkını da kaybettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, müdahalenin men’ine ve tesisin kal’ine karar verilmiş; hüküm davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 16.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal, ekonomik ve yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle, taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına dayanan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin açılan ilk davada, saklı tutulan bölümün tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal, ekonomik ve yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle, taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına...

          bedelinin tahsiline ilişkin ilk davada saklı tutulan kısmın tahsili istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.03.2005 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 2039 parsel sayılı taşınmazı yararına davalı ...’a ait 1080 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Yargılamalar sırasında alternatif geçit güzergahı olarak belirlenen 2040 parsel sayılı taşınmaz malikleri harçsız dilekçe ile davaya dahil edilmişlerdir. Mahkemece, 2039 parsel sayılı taşınmaz yararına 2040 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, 2040 parsel sayılı taşınmaz paydaşlarından ... temyiz etmiştir....

              in payının 30/07/1990 tarihinde şirket tarafından satın alındığını, yine şirketin 1991 tarihinde diğer pay sahiplerinden de pay satın alarak 1990 yılından beri taşınmazın %13,58 oranında pay sahibi olduğunu ve TMK’nın 693. maddesi gereğince pay sahibi olarak taşınmazdan yararlanma hakkı bulunduğunu, taşınmazda kullandığı alanın payının son derece altında bir bölümü olduğunu, 2 nolu bloğun yıllar önce boşaltıldığını, davalıların taşınmazın boş olan diğer alanlarından yararlanma imkanı olduğunu ve bir kısım alanları da 3. kişilere kiraya verdiklerini ve kira bedellerini tahsil ettiklerini, buna rağmen davalıların ... 4.İcra Müdürlüğünün 2011/9030 Esas sayılı dosyası ile 90 aylık kira alacağı adı altında takip yaptığını, takibin kesinleşmesi üzerine istirdat hakkı saklı kalmak üzere 120.000,00 TL ödemek zorunda kaldıklarını belirterek taşınmazdan pay sahibi sıfatı ile yararlandığının tespiti ile ödenen 120.100,00 TL'nin 06/07/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan...

                Davalının da mülkiyet hakkına dayalı olarak taşınmazdan yararlanma hakkı vardır. Davalı, açılan boşanma davası sürecinde ayrı yaşama hakkını aldığından ve taşınmazdan yararlanma hakkını seçtiğinden incelenen boşanma dava dosyasında mahkemece bu hususta bir tedbir kararı verilmediğinden davalı taşınmazı haksız olarak egemenliğinde bulundurmamaktadır. Bu nedenle boşanma davası devam ettiği sürece davalının taşınmazı kullanmasından dolayı davacının talebinin kanuni dayanağı yoktur. Tarafların boşanmalarına henüz karar verilmediğinden, unsurları oluşmayan davanın reddine karar vermek gerekmiş..." gerekçesi ile davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 12. maddesine dayanan baraj için yapılan kamulaştırma sonucu çevrenin sosyal, ekonomik ve yerleşme düzeninin bozulması nedeniyle, taşınmazdan ekonomik ve sosyal yönden yararlanma olanağı kalmadığı iddiasına ve Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin 17 ve 18. maddesine dayanan, taşınmazın kamulaştırılmasına ve bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın,2942 sayılı kanunun 12. maddesi koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu