Mahkemece ipoteğin fekki niteliğindeki davada ... ili ... ilçesinde bulunan taşınmazdaki ipotek nedeniyle dava açılmış olduğundan dava dilekçesinin HUMK'nun 13. maddesi gereğince yetki yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili Karşıyaka Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, Dairemizin 29.01.2009 tarih 2008/5113 E. 2009/481 K. sayılı kararı ile yetkisizlik kararı onanmış ve hüküm kesinleşmiştir. Davacı ... vekili 24.09.2010 tarihli dilekçesi ile yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece 05.10.2010 tarihinde yetkisizlik kararlarına karşı iade-i muhakeme talebinin mümkün bulunmadığı gerekçesi ile bu talep reddedilmiş, davacı vekili duruşmalı temyiz isteminde bulunmuştur. Davacı vekilinin talebi, HUMK 445 vd. (HMK 374 vd.) maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi istemine ilişkindir. Yargılamanın iadesi talebi hukuki niteliği itibariyle ayrı ve bağımsız bir davadır....
ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli incelemeyi yapmadıklarını, basiret ve özeni göstermediklerini, ipoteklerin fekki gerektiğini, açıklanan nedenlerle öncelikle ve ivedilikle müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlarının önlemesi açısından davalılar ...A.Ş.ve ... A.Ş.tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, haklı hukuki nedenlere dayanarak açılan işbu davanın kabulü ile, dava konusu olan davalı ...'den bedelini tamamen ödeyerek satın alınan ve müvekkili adına kayıtlı İstanbul ili, ... ilçesi, ... köyü, ... ada, ... parsel ... E Blok ....Kat ..., .... Kat ... ve ....kat ... nolu bağımsız bölüm üzerindeki davalı ... .A.Ş.ve ......
Davada istem, davacı ile davalı Garanti Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan konut satım sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki ipoteklerin (takyidatların) fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının ve tapu senedinin incelenmesinde; dava konusu konut niteliğindeki taşınmazın 06/05/2019 tarihinde satış edinme sebebine istinaden davacı adına tapuya tescil edildiği taşınmazın tapu kaydında davalı banka ve finans kurumunun alacaklı, diğer davalı Garanti Koza AŞ'nin borçlu olduğu ipotek şerhleri ile dava dışı kişilerin alacaklı olduğu çok sayıda haciz şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır....
ANONİM ŞİRKETİ ile diğer davalılar arasındaki finansal sözleşmelerin ve bunun sonucu olarak oluşturulan ipoteklerin T.T.K 4. Maddesi kapsamında ticari iş sayıldığı, görevli ve yetkili mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğu, tarafların tüketici sıfatının bulunmadığı, davanın ipoteğin terkinine ilişkin olup, mutlak ticari dava olduğu, 6502 sayılı yasanın 1-3/k.l maddelerine göre tüketici mahkemelerinin görevli olmadığı görevli mahkemenin Asliye Ticaret mahkemeleri olduğu ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, "... davacı satın almaya konu konutun ayıplı olduğunu iddia etmekte olup, her ne kadar bankacılık işleminden kaynaklı ipoteğin fekki talep edilmişse de davacı tacir olmayıp tüketici konumundadır. Zira davacı tarafından satın alınan konutta hukuk ayıp olduğu iddia edilmekte olup, mutlak ticari dava konusuna giren uyuşmazlıklarda daha özel bir durum olmadığı müddetçe ticaret mahkemeleri görevlidir....
Bu hukuki ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Bu durumda davalı yüklenicinin hukuki ayıpsız bağımsız bölüm devri yükümlülüğünü yerine getirdiğinden bahsedilemeyeceğinden uyuşmazlığın ticari davalardan olduğu ve davacının tacir olması sebebiyle uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesinden kaynaklandığı ihtilafın Tüketici mahkemeleri eliyle görülemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yönündeki İDM değerlendirmesi ve kabulü usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir. Taşınmazdaki yolsuz ve hukuki ayıp niteliğindeki ipoteklerin terkinine yönelik açılan davada taşınmazın davacı adına tapuya tescil edilmiş olması davacının tüketici sıfatını kaldırmayacağı gibi yükleniciye karşı davanın yöneltilmiş olması nedeni ile tüketici işleminin sona erdiği sonucuna varılamaz....
Ltd.Şti. ne sattığını ve daha sonra da taşınmazlar üzerine diğer davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, vesayet davasının neticelenmesi üzerine Kocaeli 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/419 -2008/326 dosyasında tapu iptal ve tescil davası açıldığını ve tapuların iptaline karar verildiğini, ancak ipoteklerin sicil kaydında yer aldığını, davalı bankanın ipoteklerin paraya çevrilmesi için icra takibi yaptığını, oysa ipoteklerin yok hükmünde olduğunu iddia ederek ipoteklerin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Ltd.Şti. davaya cevap vermemiştir. Davalı Akbank vekili savunmasında, davalı ... Ltd.Şti.ne kullandırılan kredinin teminatı olarak taşınmazlara ipotek konulduğunu, ipoteklerin tesis tarihinde taşınmazların tapu kayıtlarında herhangi bir kısıtlama bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. 6502 Sayılı Kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin seçimlik hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da; Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin davalı yüklenici satıcı şirket ile yaptığı sözleşmeyle satın aldığı ve tapuda adına kayıtlı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya bedel istemine ilişkin olup somut olayda 6502 Sayılı Tüketici Kanunu hükümleri uygulanacaktır....
Blok, 1 no.lu bağımsız bölümün tapu kaydında davalı finans kuruluşu ... lehine tesis edilen ve varsa başkaca ipoteklerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek (fek edilerek) ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu Müdürlüğü’ne bildirilmesini ve dava konusu olan taşınmazın üzerine davalı ... tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile varsa haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak cebri satışların durdurulması mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipoteklerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti, tescilin düzeltilmesi - ipoteğin fekki taleplerinden ibarettir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan haciz ve ipotekleri fekki , terditli olarak da sözleşmeden dönerek taşınmazın rayiç bedeli istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık davalı T3 vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine ilişkin ara karara yöneliktir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
T9 cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın haciz ve ipoteklerin fekki hususunda her ne kadar taraflarına dava açmışsa da taşınmaz üzerindeki haciz ve ipotekleri kaldırması için dava edilmesi gereken tarafın müvekkil şirketinin olmadığını, müvekkil şirketin müşterilerinin sözleşmesel şartları yerine getirmesi halinde mülkiyet devrine hazır olduğunu, ancak davacı tarafından satın alınan bağımsız bölüm üzerinde T5 lehine 1.750.000.000,00 TL, T3 lehine 53.621.000,00 Euro değerinde ipotek tesis edilmiş olup ipoteklerin yasal mevzuat ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye aykırı şekilde terkin edilmemesi sebebiyle davacı tarafa takyidatsız tapu devri yapılamadığını, davacının ipoteklerin fekki hususundaki talebi açısından müvekkil şirket sorumlu tutulamayacağından ve bu dava konusu açısından davada hasım gösterilemeyeceğinden husumet açısından iş bu davaya itiraz ettiklerini, müvekkili şirket tapunun devrini gerçekleştirmek amacıyla gerekli prosedürü işleterek taşınmazın tapusunu devrettiğini...