Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaynağını Borçlar Kanununun .... maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı ... iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/230 Esas KARAR NO: 2022/523 DAVA: İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 22/03/2022 KARAR TARİHİ: 28/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile ------ tarihinde, taşınmaz alım-satım ve hizmet bedeli sözleşmesi düzenlendiği, davacı bu sözleşmeye göre taraflar arasında, aracılık hizmetini gerçekleştirecek ve karşılığında hizmet bedeli olarak ---- alacaktır....

      Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma” kuralı ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

        Somut olayda davacı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin davalının haksız feshi ile sonuçlanması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Buna göre, davalının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davacının ise “satıcı” konumunda olduğu ve uyuşmazlığın bir tüketici işlemi olan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, 4077 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/12/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Geçerli bir sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığında 818 sayılı BK’nin 96 ve 106. maddeleri dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davacılar noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu payların satın alındığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacıların murisi Sebahat Budak ve davacı ... ile davalı ... Sezar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacılar tarafından nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir....

            Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirakçi paydaşlardan) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satış vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ancak bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Somut uyuşmazlıkta, elbirliği maliklerinden birinin yaptığı satış vaadine dayanarak tereke dışındaki kişinin mülkiyet aktarımı isteminde bulunması mümkün olmadığından davanın bu sebeple reddi gerekir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi sonucu itibari ile doğru olduğundan hüküm gerekçesinin HUMK 438/VII maddesi gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA 10.12.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/289 Esas KARAR NO : 2023/377 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/02/2023 KARAR TARİHİ : 02/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili-----.Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle, davacı müvekkil ile davalı müteahhitler arasında yapılan 650.000,00-TL bedel karşılığında ----- 764 Ada, 38 Parselde kayıtlı zemin------ numaralı dükkan nitelikli taşınmaz için 02.02.2021 tarihinde konut satış sözleşmesi yapılmış ve 15.12.2021 tarihinde teslim edilmek üzere anlaşıldığını, müvekkil tarafından sözleşme kapsamındaki yükümlülükler eksiksiz olarak yerine getirilmiş ancak davalılar tarafından taşınmaz teslime hazır halde bulunmasına rağmen müvekkile teslim edilmemiş, müvekkil lehine tapu devir ve tescil işlemleri yapılmadığını, bu noktada öncelikle...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ve alacak Uyuşmazlık, harici taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkin olup, taraflar arasında kiracılık ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.12.2013 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; ... iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 13.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu