Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan Kanun hükmüne dayalı olarak çıkarılan "Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Taşınır Mal Yönetmeliği"nin "Giriş ve çıkış kayıt işlemleri esasları" başlıklı 10. maddesinin 3. fıkrasında, taşınır mal işlem belgesi düzenlenmeyecek taşınır mallar belirlenmiş; aynı fıkranın (g) bendinde, "1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda yer alan görevlerin ifası amacıyla, satın alma yoluyla temin edilen ve üst yönetici tarafından kayda alınmaması uygun görülen taşınır mallar." hükmü ve aynı maddenin 4. fıkrasında ise, "Üçüncü fıkrada belirtilen taşınır mallardan, (g) bendinde belirtilen taşınır mallar hariç olmak üzere, ihtiyaç duyulduğunda kullanılmak üzere satın alınarak depolanan ya da arşivlenenler ile süreli yayınlardan ciltletilenler için taşınır mal işlem belgesi düzenlenmesi zorunludur." hükmü düzenlenmiştir....

    Böylece sanığın ücret gelirlerinden yapabileceği tasarruf miktarı belirlendikten sonra, bu miktara 1992 tarihinden önce edindiği ve fakat inceleme döneminde sattığı taşınır ve taşınmaz malların satış bedeli ile 1992 ve 2010 yıllar arasındaki taşınır ve taşınmaz mal alım-satımından kaynaklanan arizi kazançlar eklenerek bulunan miktarın tamamının taşınır ve taşınmaz mal edinmek maksadıyla tasarruf edildiği değerlendirilmelidir. Diğer taraftan; inceleme döneminde, ayrıca; edinilen borçların, kişiler tarafından gönderilen havale ve alacakların da tasarruf miktarına dahil edilmesi gerektiği de kuşkusuzdur....

      Bu şekilde gerçekleşen eylemde rıza olmadan kullanılarak yarar sağlanan elektrik enerjisinin TCK'nın 141/1. fıkrasında belirtilen ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan "taşınır bir mal" olup olmadığına bakmak gerekir. TCK'nın 141/2. fıkrasının 6352 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması elektrik enerjisini taşınır bir mal olmaktan çıkarmış mıdır? Taşınır mal konusu temel kanunlardan olan Medeni Kanun 762. maddesinde "Taşınır mal mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddi şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir." şeklinde düzenlenmiştir. Sorumuzun cevabını TCK'nın mülga 141/2. fıkrasında değil taşınır maldan ne anlaşılması gerektiğini düzenleyen MK'nun 762. maddesinin son kısmında yer alan ".. edinmeye elverişli olan... doğal güçler" kavramında aramak gerekecektir. Bu konudaki doktrindeki görüşlere göre; Bunlar edinmeye (temellüke) elverişli olmalıdır....

        Bu şekilde gerçekleşen eylemde rıza olmadan kullanılarak yarar sağlanan elektrik enerjisinin TCK'nın 141/1. fıkrasında belirtilen ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan "taşınır bir mal" olup olmadığına bakmak gerekir. TCK'nın 141/2. fıkrasının 6352 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması elektrik enerjisini taşınır bir mal olmaktan çıkarmış mıdır? Taşınır mal konusu temel kanunlardan olan Medeni Kanun 762. maddesinde "Taşınır mal mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddi şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir." şeklinde düzenlenmiştir. Sorumuzun cevabını TCK'nın mülga 141/2. fıkrasında değil taşınır maldan ne anlaşılması gerektiğini düzenleyen MK'nun 762. maddesinin son kısmında yer alan ".. edinmeye elverişli olan... doğal güçler" kavramında aramak gerekecektir. Bu konudaki doktrindeki görüşlere göre; Bunlar edinmeye (temellüke) elverişli olmalıdır....

          Örneğin, hırsızlık suçunda 'taşınır bir mal' (m. 141, f. 1), mala zarar verme suçunda 'taşınır veya taşınmaz mal' (m. 151, f. 1), güveni kötüye kullanma (m. 155, f. 1) ve zimmet suçunda (m. 247, f. 1) 'mal' gibi.' (Prof. Dr. İ. Özgenç; Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 9. Bası, s.208 ) 6352 sayılı Kanun değişikliğinden önce; TCK'nın 141/2. maddesinde, 'Ekonomik değer taşıyan her türlü enerji de taşınır mal sayılır.' şeklinde bir düzenlemeye yer verildiği için, gerçekte taşınır bir mal olmayan elektrik enerjisi, aynı Kanun'un 142/1-f bendi hükmü uyarınca nitelikli hırsızlık olarak kabul edilmişti....

            Örneğin, hırsızlık suçunda 'taşınır bir mal' (m. 141, f. 1), mala zarar verme suçunda 'taşınır veya taşınmaz mal' (m. 151, f. 1), güveni kötüye kullanma (m. 155, f. 1) ve zimmet suçunda (m. 247, f. 1) 'mal' gibi.' (Prof. Dr. İ. ...; Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 9. Bası, s.208 ) 6352 sayılı Kanun değişikliğinden önce; TCK'nın 141/2. maddesinde, 'Ekonomik değer taşıyan her türlü enerji de taşınır mal sayılır.' Şeklinde bir düzenlemeye yer verildiği için, gerçekte taşınır bir mal olmayan elektrik enerjisi, aynı Kanun'un 142/1-f bendi hükmü uyarınca nitelikli hırsızlık olarak kabul edilmişti....

              nun 438. maddesi gereğince hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcının alınmasına, taşınır mal için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 01.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Örneğin, hırsızlık suçunda 'taşınır bir mal' (m. 141, f. 1), mala zarar verme suçunda 'taşınır veya taşınmaz mal' (m. 151, f. 1), güveni kötüye kullanma (m. 155, f. 1) ve zimmet suçunda (m. 247, f. 1) 'mal' gibi.' (Prof. Dr. İ. Özgenç; Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 9. Bası, s.208 ) 6352 sayılı Kanun değişikliğinden önce; TCK'nın 141/2. maddesinde, 'Ekonomik değer taşıyan her türlü enerji de taşınır mal sayılır.' şeklinde bir düzenlemeye yer verildiği için, gerçekte taşınır bir mal olmayan elektrik enerjisi, aynı Kanun'un 142/1-f bendi hükmü uyarınca nitelikli hırsızlık olarak kabul edilmişti....

                  Örneğin, hırsızlık suçunda 'taşınır bir mal' (m. 141, f. 1), mala zarar verme suçunda 'taşınır veya taşınmaz mal' (m. 151, f. 1), güveni kötüye kullanma (m. 155, f. 1) ve zimmet suçunda (m. 247, f. 1) 'mal' gibi.' (Prof. Dr. İ. Özgenç; Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 9. Bası, s.208 ) 6352 sayılı Kanun değişikliğinden önce; TCK'nın 141/2. maddesinde, 'Ekonomik değer taşıyan her türlü enerji de taşınır mal sayılır.' şeklinde bir düzenlemeye yer verildiği için, gerçekte taşınır bir mal olmayan elektrik enerjisi, aynı Kanun'un 142/1-f bendi hükmü uyarınca nitelikli hırsızlık olarak kabul edilmişti....

                    Mal tabirinin tüm taşınır ve taşınmazları kapsadığını kabul etmek mal rejimi davalarının mantığına ve hakkın özüne aykırı düşer. Mal tabiri oldukça dar bir kavramdır. Bu nedenle bu tabirin katkı payı ya da edinilmiş mallardan kaynaklanan taşınır ya da taşınır niteliğindeki eşyaları da kapsadığının kabulüne olanak bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekirken, “mal” tabirinin tüm eşyaları kapsadığı gerekçesiyle hükmün onanmasına karar verilmesi yönündeki değerli çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum....

                      UYAP Entegrasyonu