Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut uyuşmazlıkta davacının (alıcı) davalı yükleniciden konut satın aldığı ve taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

    Mahkemece, 30.04.2015 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen keşif raporu ve ıslah ile talep olunan bilirkişi raporunda tespit edilen daire bedeli üzerinden 112.080,00 TL'nin davalılardan tahsiline taşınmazın malikleri açısından da inceleme yapıldığından iyiniyetli üçüncü kişinin var olduğu anlaşılmış olmakla tapu iptali ve tescili talebinin değerlendirmeye alınmamasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... ve ... Bilişim Limited şirket vekili, davalı ..., davalı ... ve davalı ... temyiz etmişlerdir. Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır....

      Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da bir konut satış sözleşmesiyle satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....

        KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle kendisinden çeşitli adlar altında masraf alındığını, kesintilerin iadesi için Hakem heyetine başvurulduğunu ve hakem heyetinin 1.952,38 TL nin iadesine karar verdiğini, bu karara dayanarak genel haciz yoluyla ilamsız takip yaptığını ve takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle dosya masrafı adı altında kesinti yapıldığını, kesintilerin iadesi için Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu ve Tüketici Hakem Heyetinin 2.150,00 TL nin iadesine karar verdiğini, bu karara dayanarak davalı hakkında icra takibi başlattığını ve takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            Mahkemece, davanın kabulü ile 1.900,00 TL lık asıl alacak yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden takdir olunan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Her ne kadar mahkemece, davanın kabulü ile itirazın kısmen iptaline karar verilmiş ise de; 28.05.20014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68/1. maddesine göre, değeri 2.000.00.TL' nın altında bulunan uyuşmazlıklarda İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine, 3.000.00.TL' nın altında bulunan uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine, Büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise 2.000.00.TL – 3.000.00.TL arasındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklarda ise Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılamaz. Somut uyuşmazlıkta, davacı, 30.05.2014 tarihinde açtığı dava ile .......

              KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle çeşitli adlar altında masraf alındığını, kesintilerin iadesi için Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu ve Tüketici Hakem Heyetinin 2.525,00 TL nin iadesine karar verdiğini, bu karara dayanarak davalı hakkında 2.298,20 TL nın tahsili için icra takibi başlattığını ve takibin davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ....İcra Müdürlüğünün 2012/4248 Esas sayılı takip dosyasında asıl alacak miktarının 4.199,45 TL'lik kısmı yönünden davalının itirazının iptali ile takibin bu miktar yönünden devamına karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Söz konusu taşınmazın da bir konut satış sözleşmesiyle satın alındığı belirtilerek bu dava açılmıştır....

                  Konut alım-satımına dair uyuşmazlıkların 6502 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilebilmesi için tüketicinin malı satın alma amacı çok büyük önem taşımaktadır. Yasa, nihai tüketici tarafından kullanım amacı ile alınan konut ve tatil amaçlı taşınmazlar yönünden geçerlidir.Yargıtay HGK'nun 2010/14- 358 E 2010/353 K sayılı ilamında açıklandığı üzere Kanunda tüketici, bir mal veya hizmeti ticari ve mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişi” olarak tanımlandığına göre; bu tanımdan hareketle tüketici kavramının unsurları; tüketicinin bir mal veya hizmeti edinmesi, yararlanması veya kullanması; gerçek veya tüzel kişi olması; işlem yaparken amacının ticari veya mesleki olmaması ve son olarak konut ve tatil amaçlı taşınmaz alımlarında kullanım amacını taşıması olarak sayılabilir. Konut alım-satımına dair uyuşmazlıkların 6502 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilebilmesi için tüketicinin malı satın alma amacı çok büyük önem taşımaktadır....

                  Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir İddia şekline göre; davacı ve asli müdahil konut olan bu yeri oturmak amacıyla satın aldıkları anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da değişiklik yapan 4822 sayılı Kanun’un 3/c maddesi ile “...konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar...” da Kanun kapsamına alınmıştır. Ayrıca 4822 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile değişik 23. maddesinde de Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’dan kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların “Tüketici Mahkemelerinde” çözümleneceği belirtilmiştir. Açıklanan bu olgu karşısında, davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekirken Asliye Hukuk Mahkemesinde sonuçlandırıldığından karar bozulmalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu