ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2020 NUMARASI : 2019/137 ESAS - 2020/19 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında akdedilen 67045 nolu Devre Mülk Satış Sözleşmesi olarak belirtilen sözleşmenin müvekkilin cayma ve dönme hakkını kullanmasından ayrıca şekil şartlarına uymamasından dolayı geçersiz olduğunun tespiti ile bu sözleşmeden dolayı müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ve davalı şirkete ödenen 11.400,00- TL'nin ihtar tarihi olan 22/01/2019 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle iadesi ve sözleşmeye...
Devre mülk hakkı ise 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir haktır. Bu hak da taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılması zorunludur. Somut olayda da, taraflar arasında ilk olarak imzalanan 22.03.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ne var ki; devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı dava dilekçesinde 14.01.2013 tarihinde davalı şirketin temsilcileri tarafından ... İlçesi ... Beldesine devre tatil tanıtımı amacıyla götürüldüklerini, baskı altında kalarak 27.600,00 TL'lik devre mülk sözleşmesi imzaladığını ileri sürerek sözleşmenin iptalini ve senetlerin iadesini talep etmiş, 12.09.2012 tarihli oturumda davalıya 18.01.2013 tarihinde süresindoe noter kanalıyla ihtarname göndererek cayma hakkını kullandığını, senet asıllarını gönderdiklerini beyan etmiş ve sözleşmenin iptalini istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2021/75 2021/83 DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : DAVA DİLEKÇESİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 05/05/2016 tarihinde davacı tarafından sözleşmede belirtilen bedelin ödenmesi mukabilinde, davalı şirketin 2018 yılından itibaren kullanıma sunulacak şekilde sözleşmede belirtilen bağımsız bölümü kullanmasını vaat eden devremülk üyelik sözleşmesi imzaladığı, davacı sözleşme konusu kendi üzerine doğan tüm borcunu ifa etmiş olmasına rağmen devre tatil hakkını kullanamadığını belirterek, davacı T1 cayma hakkını kullanmasıyla yapılan sözleşmenin iptali ile bugüne kadar davalının davacıdan tahsil ettiği 35.275,00 TL bedelin muacceliyet tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir. DAVANIN AÇILDIĞI MAHKEME TARAFINDAN YAPILAN İŞLEMLER: Dava Bursa 3....
Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Davacı vekili abonelik sözleşmesinden kaynaklı elektrik kullanımından dolayı davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptalini dava ve talep etmiştir. Somut olayda 6502 sayılı yasada tanımlanan şekilde davacı ile davalı arasında hizmet sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, davalının tüketici olduğu, bu tür davalara bakma görevi Tüketici Mahkemelerinin olduğu anlaşılmaktadır. Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re'sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. 6502sayılı yasanın ilgili maddeleri ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın ......
Maddesinde düzenlenen iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 12.03.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu 8.411,85 Euro bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin 145-146 parsel üzerinde bitmiş, 154 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır. Kuşadası Belediyesi'nin mahkemeye hitaben gönderdiği 18.12.2013 tarihli yazıda, 16, 146, 166 parsellerin yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığı belirtilmiştir....
Sayılı dosyanın dördüncü celsesinde (yemin için açılan celse) davalı şirketin yönetici ve temsilcisi Süleyman Tunç'un "Bu metni okudum ancak yemini eda etmeyeceğim çünkü devre mülkün bedelini davacı taraf ödemiştir....
Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin feshine, davacının sözleşme sonuna kadar yararlanmadığı ve yararlanamayacağı devre tatil bedeli olan 6.994.50 YTL ile 3.000.00 YTL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar ve her iki davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, davalılardan ... A.Ş. ile imzalamış olduğu, 31.12.2027 yılına kadar geçerli olan devre tatil sözleşmesi gereğince, ... ... Tatil Köyünde her yılın 37. haftalasında tatil hakkını kullanmakta iken, devre tatil köyü işletmesinin 1999 yılında diğer davalı ......
Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin 07.08.2023 Tarihli ve 2023/372 Esas, 2023/328 Karar Sayılı Kararı Dava dilekçesinin incelenmesinde, davacı ile davalı arasında Yalova ili Termal ilçesi Akköy Mahallesi 424 Ada 26 Parsel Zemin 10 nolu bağımsız bölüm devremülkün davalıya devrine ilişkin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi düzenlendiği, davacı tarafından davalıya Düzce 7.Noterliği'nin 29.11.2022 tarihli 09553 yevmiye sayılı ihtarla devremülk satış sözleşmesinden 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (6502 sayılı Kanun) hükümlerinde belirtilen 14 günlük yasal süresi içinde caydığına ve 14 gün içinde alınan ödemelerin iadesine ilişkin ihtarname gönderildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmakla tapu kaydından dava konusu bağımsız bölüm devremülkün ve 1/30 hisse payının davacıya devredildiği, sözleşmenin feshi halinde...
hukuki süreçlere başvurmaları gerektiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin Devre Mülk adı altında yapıldığını, tüketicinin devre mülk sahibi olmak adına bu iradeyle hareket ettiğini, oysa yapılan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi incelendiğinde iş bu sözleşmenin Devre Mülk Sözleşmesinden ziyade Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 50....