Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık; dava konusu olayda “ayıplı ifa” mı, yoksa “eksik ifa”nın mı söz konusu olduğu; burada varılacak sonuca göre satıcının sorumluluğuna gidilebilecek ihbar ve zaman aşımı süreleri ile talep hakkının kapsamının ne olduğu noktalarında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır....

    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; dava konusu olayda “ayıplı ifa” mı, yoksa “eksik ifa”nın mı söz konusu olduğu; buradan varılacak sonuca göre de, satıcının sorumluluğuna gidebilmek için, ayıp ihbarına gerek olup olmadığı, gerek varsa süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı ve uygulanacak zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı noktalarında toplanmaktadır. Hâl böyle olunca uyuşmazlığın çözüme kavuşturulmasında öncelikle “eksik ifa” ve “ayıplı ifa” kavramlarının açıklanması faydalı olacaktır. Ayıplı ifa ile eksik ifa birbirinden farklı kavramlar ise de her iki kavram da temelinde tarafların hukuki ilişki ile yükümlendikleri edimlerini gerek kanun gerekse sözleşme ile öngörülen şartlara uygun, başka bir anlatımla gereği gibi ifa etmemeleri ile ilgilidir. Başka bir deyişle, sözleşmeye aykırı mal teslimi her zaman ayıplı bir malın verilmesi anlamına gelmez. Eksik ifa da bu anlamda sözleşmeye aykırı mal teslimi anlamını taşır....

      kaydı dahi bulunmayan bir işlemin, ayıplı olarak tazminat istemli dava açılmasının akla, mantığa ve hukukla bağdaşmadığını, davacı tarafın haksız kazanç elde etme saikiyle iş bu davayı açtığını, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu belirterek haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        “30/09/2019 teslim tarihinden itibaren iki yıl olduğu; Davaya ilişkin tüm ürünlerin toplam bedelinin 15.803,00 TL olduğu, davacı tüketici T1 davalı T10 ne banka kredi kartı ile 12 eşit taksitle ödemiş olduğu toplam bedelin 15.803,00 TL olduğu, dolayısıyla davacı tüketicinin edimini tam olarak ifa etmiş olduğu; tüketicinin, ayıplı malların ayıpsız misli ile değişim isteme hakkını kullanmak istemediği, satılan malların (ürünlerin) satıcı tarafından alınmasını isteyerek “28/07/2019 tarihli Perakende Satış Sözleşmesinden dönme”, bedel iadesi isteme seçimlik haklarından birini kullanabileceği ki satılan ürünlerin bedel iadesi talebinde bulunduğu, davaya ilişkin tüm ürünlerin bir concept (konsept) bir combine (kombin) oluşturduğu, davaya konu edilen ve tüketicinin salonunda bulunan ayıplı mal olan Baltimore üçlü koltukların (kanepelerin), Sophie tekli/berjer koltukların ayıplı olmayan mal “ayıpsız mal” olan Infinity yemek masası (6 kişilik) + Infinity konsol + Infinity Plus aynanın bir concept...

        -KARAR- Davacı vekili, birleşen davalı asıl davada; müvekkilinin davalıdan...t satın aldığını, alınan raporlarda ürünün saf etil asetat olmadığının anlaşıldığını, müvekkilinin ayıplı ifa sebebiyle şimdilik 57.389.03 USD bedelli ürünü kullanamadığını, müşterilerine karşı taahhütlerine riayet edemediğini, teslim etmesi gereken emtiayı süresinde müşterilerine teslim edemediğini, müvekkilinin ayıplı ifa sebebiyle müşterileri nezdinde itibar kaybına uğradığını, ürün teslimlerindeki gecikmeler sözleşmelerden kaynaklı cezai şartlar sebebiyle tazminat davalarına maruz kalma tehdidi altında olduğunu belirterek müvekkili şirketin ayıplı ifadan dolayı uğramış olduğu 86.370.00 TL zararının ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davanın ise reddini istemiştir....

          Uyuşmazlık, dava tarihi itibariyle ortak alanlarda varlığı iddia edilen noksan ve ayıplı işlerden kaynaklı taşınmazın değer kaybına uğrayıp uğramadığı, ayıplar nedeniyle kiraya verilememesi nedeniyle maddi zararın oluşup oluşmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince tarafların sunmuş oldukları deliller, belediye kayıtları celp edilmiş tarafların iddia ve savunmaları kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırıldığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince " ...dava konusu gayrimenkulün satımından sonra meydana gelen ayıplar nedeniyle değerinde azalma olduğu, bu ayıbın yapılan bilirkişi incelemesi, dosyaya giren bilgi belgeler ışığında gizli ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmakla , gayrimenkulün ayıplı ve ayıpsız yapılan değer tespitinde 1.900,00 TL ayıp dolayısıyla değer azalması olduğu...." gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür....

          Uyuşmazlık; dava konusu olayda “ayıplı ifa” mı, yoksa “eksik ifa”nın mı söz konusu olduğu; burada varılacak sonuca göre satıcının sorumluluğuna gidilebilecek ihbar ve zaman aşımı süreleri ile talep hakkının kapsamının ne olduğu noktalarında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre , tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (...’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır....

            Uyuşmazlık; dava konusu olayda “ayıplı ifa” mı, yoksa “eksik ifa”nın mı söz konusu olduğu; burada varılacak sonuca göre satıcının sorumluluğuna gidilebilecek ihbar ve zaman aşımı süreleri ile talep hakkının kapsamının ne olduğu noktalarında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır....

              Tüketici Mahkemeleri’ne yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı mal mal nedeniyle meydana geldiği ileri sürülen zararın tazminine ilişkindir. HMK’nun 6.maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiş olup, bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Bir başka özel yetkiye ilişkin düzenleme ise, 6502 sayılı yasanın 73/5. maddesinde düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre de, tüketici davalarının tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de açılabileceği belirtilmiştir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemelerden birinde açılabilir. Davacı tüketici olup ister kendi ikametgahı olan ... de isterse davalının ikametgahı mahkemesinde genel yetki kurallarına göre dava açabilir....

                Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar sağlayıcı tarafından karşılanır. Tüketici, bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. (2) Ücretsiz onarım veya hizmetin yeniden görülmesinin sağlayıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici bu hakları kullanamaz....

                UYAP Entegrasyonu