DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve haysiyetsiz yaşam sürme hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Somut olayda; Davacının dava dilekçesinde hem evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına hem de haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı boşanma talebinde bulunduğu, yerel mahkemece davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası olarak kabul edilip karar verildiği, davacının dava dilekçesinde talep ettiği haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı boşanma davası hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; haysiyetsiz hayat sürme ile boşanma talebinin kabul edilmesi için gerekli yasal koşulların bulunmadığı, kadının haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanmanın mümkün olmaması halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmesini talep ettiği, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda evliliğin devamı süresince sürekli ve düzenli bir işte çalışmayan, çalışmasından elde ettiği gelirini evi, eşi ve çocuğu için harcamayan, eve geç saatlerde gelen, alkol kullanan, aile fotoğraflarının bulunduğu bilgisayar ve hard diskte başka kadınlara ait pornografik içerikli fotoğraf ve videolar bulunduran, çocuğu ile ilgilenmeyen ve ev kiralarını ödemeyen erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın...
CEVAP 1.Asıl dava dilekçesi davalı-davacı erkeğe 26.11.2018'de usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı-davacı erkek davaya süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır. 2.Davalı-davacı erkek birleşen dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkek hakkındaki iddiaların ... olmadığını, kadının birlik görevlerini ihmal ettiğini, evi ve çocukları ile ilgilenmediğini, sürekli telefonla meşgul olduğunu, ev işi yapmadığını, sadakatsiz olduğunu, Yalova'ya taşınmak için baskı yaptığını, müsrif olduğunu, borçlandığını, aşağılayıp hakaret ettiğini ve tehdit ettiğini ileri sürerek tarafların zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilerek çocuklar yararına nafakaya hükmedilmesine, erkek yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. III....
DAVA KONUSU : Suç İşleme Ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; Evlilik birlikteliği çekilmez hal aldığından, 500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, 50,000 TL maddi ve 50,000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve tarafların boşanmalarına karar verilmesini" talep etmiştir. SAVUNMA:Davalıya dava dilekçesi ceza infaz kurumu aracılığıyla tebliğ edilmiş herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacının davalıya karşı açtığı davanın KABULÜ ile, tarafların TMK.nın 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, TMK 169....
hayat sürme olarak belirtilen ve boşanma nedeni olarak gösterilen davranışının bu nitelikte olmayıp yine boşanmaya neden olacak şekilde "güven sarsıcı davranış" niteliğinde olduğunun ve böylece davalı-davacı kocanın davası bakımından Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.16.02.2012 (Prş)...
olduğu " gerekçesi ile karşı davanın kabulüne ,davacı kocanın asıl davada "haysiyetsiz hayat sürme" sebebine (TMK m. 163) dayalı açtığı boşanma davasının ise haysiyetsiz hayat sürmenin varlığından söz edilebilmesi ve bu sebeple boşanma kararı verilebilmesi için; eşin, sosyal hayatta toplumun genel değer yargılarıyla çatışan, olumsuz nitelikte kabul edilen davranışının süreklilik göstermesi ve bu davranışın diğer eş için birlikte yaşamayı ondan beklenemez hale getirmesi gerektiği ,davalı /davacı kadının haysiyetsiz hayat sürdüğüne ilişkin yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı" gerekçesi ile erkeğin asıl davasının reddine davacı/davalı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine , karşı davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, karşı davacı lehine 8.000,00 er TL maddi ve manevi tazminata ve aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası bağlanmasına ilişkin hüküm kurulmuştur....
DAVA Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle suç işleme nedeniyle boşanma ve velâyetin davacı kadına verilemesini talep ettikleri, davalı erkeğin uyuşturucu ticareti suçu nedeniyle yargılanarak mahkumiyet aldığı bu kararın Yargıtay'dan geçerek kesinleştiği, davalının mahkumiyeti nedeniyle davacı kadının babasının evine taşınmak zorunda kaldığı erkeğin ceza evine girmeden önce parasını uyuşturucuya harcadığı ve evlilik birliğinin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediği, davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kendi işlediği suçu kadına attığı, kadının yargılandığı ve beraat ettiği, davalı erkeğin ailesinin davacı kadına ağır hakaretler ettiği ve davalı erkeğin sunduğu fotoğrafları kabul etmediklerini, bunların evlilik öncesine ait olduğunu beyan ve iddia ederek tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " davacının ''haysiyetsiz hayat sürme'' sebebi ile açtığı boşanma davasının reddine, davacının ''zina'' ve ''evlilik birliğinin temelinden sarsılması'' sebeplerine dayalı açtığı boşanma davasının kabulü ile; tarafların TMK 161 ve TMK 166/1- 2 md gereğince boşanmalarına, dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı için aylık 350,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren davacı için aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, TMK 174/2 md gereğince 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davalı, kusur, tazminat ve nafaka takdiri ve miktarı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinafa cevap vermemiştir....
Davacı vekilinin davalının haysiyetsiz hayat sürdüğünün ispatlandığı yönündeki istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava dosya içeriğine, dosyadaki yazılara göre, ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davasının reddi kararının doğru olduğu, davalı karşı davacının davranışlarının sadakatsizlik niteliğinde kaldığı, davacı karşı davalının haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacı tarafın TMK'nın 163. maddesine dayalı boşanma davasının reddi yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. TMK'nın 166/1. maddesinde "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olarsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından, dava dilekçesinde Türk Medeni Kanunu’nu 166. maddesine dayalı ve davalı-karşı davacı kadın tarafından ise karşı dava dilekçesinde Türk Medeni Kanunu’nun 161, 162, 163 ve 166. maddelerinde yazılı hukuki sebeplere dayalı olarak boşanmaya karar verilmesi talepli, terditli davalar açılmıştır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda kadın eşin kusursuz, erkek eşin ise tam kusurlu olduğu kabul edilerek; erkeğin davasının reddine, kadının davası yönünden evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile boşanmalarına karar verilmiş, davalı-karşı davacı kadının karşı dava dilekçesinde yer alan zina (TMK m.161), hayata kast pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. l62) ile suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) hukuki sebeplerine dayalı talepleri hakkında hüküm kurulmamıştır....