ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : Menderes 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24.10.2019 tarih ve 2019/125 Esas, 2019/403 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü....
DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : Denizli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/585 E. - 2021/195 K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.04.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 08.08.2014 tarihinde vefat eden ...'in terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.04.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: -KARAR- Davacı vekili, davacıların babasının 03.01.2012 tarihinde vefat ettiğini, davalı bankanın, murisin de ortak olduğu tasfiye halindeki .... aleyhine itirazın iptali davası açtıklarını, murisin ölmeden önce aczinin açıkça belirli olduğunu, bu nedenle mirasın hükmen reddedilmiş sayılmasını talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, mirasın hükmen reddinin tespiti istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 17.09.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ...'in 17.10.2010 tarihinde öldüğünü, ölüm tarihinde terekesinin borca batık olduğunu açıklayarak mirasın hükmen reddini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....
Ayrıca TMK'nın Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkindir (TMK m. 605/2 ). Gerek 743 sayılı Medeni Kanun'da, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda bu tür uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesi'nin görevli olduğu konusunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Şöyleki; mirasın hükmen reddi davalarında murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının tespiti gerekirken mahkemece yazılan müzekkerelerde bu hususun açıkça belirtilmemesi sebebiyle müzekkerelere güncel duruma göre cevap verildiği, bir takım kurumlara müzekkerelerin yazılmadığı ve yeteli veri toplanmadan alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır....
Hükmen ret ise süreye tâbi değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin banka ve GSM operatörüne olan borçlarından dolayı terekenin borca batık olduğunu ileri sürerek, Türk Medenî Kanununun 605/2. maddesi gereği hükmen ret isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK.nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir (HMK.m.33). Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkindir (TMK.605/2 m.). Gerek 743 sayılı Medeni Kanun'da, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda bu tür uyuşmazlıkların mutlaka Sulh Hakimleri tarafından görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 gün ve 24/29 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan davanın hem soy bağının reddi hem de babalığın hükmen tespiti istemlerini kapsadığı, babalık davası açma hakkının HMK 301/1 maddesi gereğince ana veya çocuğa tanınmış hak olup baba olduğunu iddia eden kişinin ancak TMK 291.maddesinde sayılan hallerde soy bağının reddi davası açabileceği, İlk Derece Mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, biyolojik baba olduğunu iddia eden davacının TMK 291 maddesi gereğince dava açma hakkının olmadığı, hem soyu bağının reddi hem de babalığın hükmen tespiti yönüyle açılan her iki dava yönünden de biyolojik baba olduğunu iddia eden davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, işbu hususun Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 2018/9295 Esas 2019/6121 Karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....