Davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince soybağının reddi kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, yargılama giderlerine yönelik istinaf başvurusunun ise kabulü ile ilk derece mahkemesinin sadece yargılama giderlerine yönelik (4) nolu hüküm fıkrası kaldırılarak yargılama giderlerine yönelik kurulan hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286 ve devamı maddelerinde düzenlenen baba tarafından çocuk ve anne aleyhine açılan soybağının reddi davasıdır....
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi’nin başlıkta belirtilen tarih ve sayılı kararı ile anne yönünden soybağının doğumla kendiliğinden kurulduğunu, anne ile çocuk arasında soybağı davalarından söz edilemeyeceğini, soybağı kurulması için hükme gerek bulunmadığını, herhangi bir sebeple çocuğun kendisini doğuran kadının dışında bir başka kadının nüfus kütüğüne yazılmış olmasının çocuk ile kadın arasında soybağı kurulduğu anlamına gelmeyeceğini, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi gereğince soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşebileceğini, eldeki davada, ana ile soybağının kurulması, bir diğer deyişle doğuran kadının tespit edilmesi halinde, çocuk ve doğuran kadın arasında soybağı doğrudan kurulacağına göre, davalı ...’i doğuran ananın öncelikle belirlenmesi gerektiği, gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının annesi ... ile arasında soybağının kurulması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, baba hanesinde kayıtlı davacının anne adının Kiraz olarak yazıldığı halde annesi ... ile aradaki bağı ileri sürerek murisi annesi ... ile arasında soybağının kurulması istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
TMK hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma sözkonusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması sözkonusu olmadığı için böyle bir duruma çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığını tespitine yönelik olarak açılacak dava, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davasıdır. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre ... 2....
TMK hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma sözkonusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması sözkonusu olmadığı için böyle bir duruma çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığını tespitine yönelik olarak açılacak dava, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davasıdır. Bu nedenle, davacılar tarafından açılan davanın nüfus kayıt düzeltim davası olarak kabul edilmesi ve işin esası hakkında inceleme yapılması gerekirken, davanın ilk olarak açıldığı Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Mersin 3....
Dosya incelendiğinde davacı tarafından açılan soybağının reddi davasının halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Soybağının reddi davasında verilecek hükmün bu davayı etkileyeceği açıktır. O halde, soybağının reddi davasının sonucu beklenilerek karar verilmesi gerektiğinden kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. 2.Türk Medeni Kanunu’nun 301. maddesinde “Çocuk ile ... arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, ... ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda dava çocuk tarafından açılmış olup, dava, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye ihbar edilmeden karar verilmiştir....
Davacı vekilinin karar düzeltme istemi yönünden; 4721 sayılı TMK'de evlat edinme "Aile Hukuku" başıklı İkinci Kitap'ın "Hısımlık" başlıklı İkinci Kısım'ın "Soybağının Kurulması" başlıklı Birinci Bölüm'ün "Evlât Edinme " başlıklı Dördüncü Ayırım'ında 305 ila 320. maddeler arasında düzenlenmiştir. Nitekim TMK'nin "Genel olarak soybağının kurulması" başlıklı 282. maddesinde Çocuk ile ana arasında soybağının doğumla kurulduğu; çocuk ile baba arasındaki soybağının ise, ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulduğu; soybağının ayrıca evlât edinme yoluyla da kurulduğu hüküm altına alınmıştır. Evlat edinmenin, Kanundaki düzenleme yeri ve 282/3. madde ile birlikte değerlendirildiğinde soybağı davası niteliğinde olduğu açıktır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 103/1-b maddesi uyarınca soybağına ilişkin dava ya da işlerin adli tatilde görülecek dava ve işlerden olup bu davalara ait kararların tebliğinde ve sürelerin işlemesinde 104. madde uygulanmaz....
bulunma suçlarının oluştuğundan söz etmek mümkün ise de, TCK'nun 206. maddesinde genel olarak her türlü yalan beyanın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 67/1. maddesinde bundan daha özel biçimde nüfus işlemlerinde yalan beyanın TCK'nun 231/1. maddesinde ise sadece çocuğun soybağı konusundaki yalan beyanın yaptırım altına alındığı nazara alındığında, TCK'nun 231/1. maddesinin her iki düzenlemeye göre de "özel norm" niteliğinde olup "özel normun önceliği" ilkesi uyarınca eyleminin sadece TCK'nun 231/1. maddesinde düzenlenen çocuğun soybağının değiştirilmesi suçunu oluşturacağı cihetle; sanığın, gerçekte Derya Alğan’ın çocuğu olan ... 27.10.2011 tarihinde içerik itibariyle sahte olan doğum raporuna istinaden kendi çocuğuymuş gibi nüfusa kaydettirdiğinin anlaşılması karşısında; eylemin zincirleme şekilde işlenen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgı sonucu TCK'nun 231/1. maddesinde düzenlenen çocuğun soybağının değiştirilmesi suçundan hüküm kurulması...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aşkale Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/02/2015 NUMARASI : 2012/146-2015/30 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden soybağının reddi istemine, birleşen dava yönünden ise soybağının reddi ve yeniden kurulması istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 tarihli 2015/8 sayılı işbölümü kararı gereğince Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanunu'nda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....
ın babasının ... ... olmadığı iddiası bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286. madde kapsamında soybağının reddi, biyolojik babanın ... olduğu yönünden ise aynı Kanun'un 301.maddesi gereği babalığın tespiti istemine ilişkindir. 1- Davacı ...'nin açtığı soybağının reddi davası yönünden; Dava, çocuk adına yasal temsilci sıfatıyla anne tarafından Türk Medeni Kanununun 286. maddesi uyarınca açılan soybağının reddine ilişkin olup somut olayda, davacı anne tarafından çocuğa velayeten açılan davada küçük ...'ın gerçek babasının ... ... olmadığının tespiti ile soybağının reddine karar verilmesinin istendiği ve davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşıldığından; yasal düzenlemeler dikkate alındığında, her ne kadar soybağının reddi davası anne tarafından açılamayacak ise de eldeki davanın küçük ...'a velayeten anne tarafından açıldığı gözönünde bulundurulduğunda, mahkemece küçüğe kayyım tayin ettirilip davanın kayyıma ve baba ...'...