ın aynı kişi olduklarından nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece ... ve ...'ın aynı kişi olduklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: ... 17.06.2010 tarih 2010/7 sayılı davanamesinde; ...'in 03.05.1985 doğumlu olarak 21.01.1987 tarihinde annesi ... nüfusuna ... ad ve soyadı ile 12.08.1987 tarihinde de babası ... hanesine ... doğumlu olarak ... ad ve soyadı ile tescil edildiğini bildirerek, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece ... ve ...'ın aynı kişiler olduğunun tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; ...'ın 21.01.1987 tarihinde anne hanesine evlilik dışı tescil edildiği, 12.08.1987 tarihinde ise dedesinin Sorgun Noterliğince düzenlettirmiş olduğu tanıma senedine istinaden baba hanesine ... soyadı ile tescili yapılmıştır....
Diğer davacılar yönünden 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/1-b madde ve fıkrası uyarınca davacı, babanın soyadının düzeltilmesi halinde bu kişinin eşinin ve reşit olmayan çocuklarının soyadı değişikliklerinin kayıtlara işlenmesi ve düzeltilmesi Nüfus Müdürlüğüne verilmiş idari bir görev olduğu da dikkate alınarak davacı ...'in davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....
Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....
Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü kanıta başvurulabilir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi hükmüne göre çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfusta Mükerrer Kaydın İptali İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR ... Cumhuriyet Başsavcılığının 17.12.2013 tarihli davanamesinde, mükerrer kaydın iptali ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi ve tescili istenmiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. Maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2020/121ESAS, 2020/160 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı vekilince yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 353. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, müteveffa Halil Yüzbaşıgil'in evlilik dışı ilişkisinden Gerda Barbara Seyd çocuğu olarak 27/02/1961 tarihinde Almanya'da dünyaya geldiğini, doğum ile birlikte annesinin soyadı olan Seyd'i kullanmaya başladığını, annesinin 1962 yılında Konya 2....
Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen, kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır. Böyle bir durumda, ad değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması ve öncelikle dikkate alınması gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/547 ESAS 2021/629 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Didim(Yenihisar) 2....
ASLİYE HUKUK TARİHİ : 27/10/2021 NUMARASI : 2021/216 ESAS 2021/335 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İstinaf yoluna başvuran davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 31. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/216 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 27/10/2021 tarih ve 2021/335 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi....