Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından davacının kurum işleminin iptali ile ödenmeyen ilaç bedelinin ödenmesi istemi ile dava açtığı, anılan yasal düzenlemeler kapsamında ise bu tür davalarda kesin yetki kuralı bulunmadığından kamu düzenine ilişkin yetki kuralından bahsedilemeyeceği ve tarafların usulünce yetki itirazında bulunmadığı anlaşıldığından uyuşmazlığın,Samsun 3. İş mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Samsun 3. İş Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE , HMK'nın 23/1 ve 362/1- c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/05/2019 NUMARASI : 2018/185 E., 2019/268 K., DAVA KONUSU : Alacak (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurumun Kasım 1999- Kasım 2000 yılları arasına ait borçlar için başlattığı takiplere ait ödeme emrinin davacıya 04/10/2017 de tebliğ edildiğini, ancak söz konusu borçların 506 sayılı yasanın 3197 sayılı yasa ile değişik 80. Maddesi uyarınca zamanaşımına uğradığını belirterek, dava konusu alacağın ve gecikme zammının zamanaşımına uğradığının tespitine, 2010/2378 sayılı ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işleminin yerinde olduğunu, yetki, görev, derdestlik, husumet gibi konularda ilk itirazlarının bulunduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir....

Davalıya usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Düzce Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünden sigortalı Mehmet Cemiloğlu'na ait sicil dosyası ve itirazın iptaline konu Düzce 5.İcra Müdürlüğünün 2018/11166 Esas sayılı dosyası getirtilerek dosya arasına alınmıştır. İş bu dava sosyal güvenlik hukukundan kaynaklı itirazın iptali davasıdır....

Buna göre, daha önce sosyal güvenlik kanunlarında yer almayan, boşanılan eşle fiilen birlikte yaşama olgusu, gelir veya aylık kesme nedeni ve bağlama engeli olarak benimsenmiştir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2017 NUMARASI : 2017/120 ESAS -2017/596 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin T3 işyerinden 4/a (SSK) statüsü ile 2014 yılında emekli olduğunu, müvekkilin T3nda çalışırken 6722 sayılı yasa gereği ödenen ek tediyeler ve TİS gereği ödenen ikramiyeler fazla mesai ve birikmiş maaş farkı alacakları nedeniyle davalı T3 tarafından kesilen sigorta primlerinin bir kısmının hiç yatırılmadığını bir kısmının ise eksik yatırıldığını, davacı müvekkilin T3ndan ikramiye alacağını maaş farkı alacağını ve ek tediye alacağını tahsil ederken davalı tarafından kesilen SGK primlerinin SGK ya bildirilmemesi, eksik bildirilmesi ve ödenmemesi, eksik ödenmesi nedenleriyle; davalı tarafından ek aylık prim hizmet belgesi düzenlenmesi gerektiğinin tespiti ve davacının ödenmeyen SGK primlerinin SGK ya davalı tarafından ödenmesini talep ettiklerini, müvekkilin emekli olduktan...

Öncelikle davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı olup, davaya Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca cevap verildiği görülmekle karar başlığında tüzel kişiliği T5 Kurumu Batman İl Müdürlüğü'nün gösterilmiş olması mahallinde her zaman düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiş, davalının unvanı Dairemiz karar başlığında doğru şekilde Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı olarak gösterilmiştir. Uyuşmazlık somut olayda ihtiyati tedbir koşulları olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....

DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 05.10.1967 tarihinden itibaren Türkiye'de 3741 gün çalışması bulunduğunu, müvekkilinin 01.02.2011 tarihinden itibaren çalışmasını sonlandırdığını, 2011 yılında Kuruma başvurup maaş bağlanmasını talep ettiğini, ancak kendisine gününün eksik olduğunun yurtdışı borçlanması yapması gerektiğinin söylendiğini ve maaş bağlanmadığını, çaresiz kalan müvekkilinden 2. kez tahsis talep dilekçesi alarak 2013 yılında maaş bağlandığını, bağlanan maaşın çok düşük olduğunu belirterek, davacı müvekkiline 2011 yılındaki başvuru tarihinden itibaren maaş bağlanmasına ve ödenmeyen maaşların faizi ile birlikte ödenmesine, bu olmadığı takdirde 2013 yılındaki başvuru tarihinden itibaren bağlanan maaşın eksikliğinin tespiti ile bu tarihten itibaren eksik ödenen maaş miktarının faizi ile birlikte ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiş,...

Mahkemece istemin kabulü ile davacının 5458 sayılı Yasa uyarınca borcunun büyük bir kısmını ödediğikalan borcunun cüzi bir miktarda olduğu, Kurum işleminin objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle 5510 sayılı Yasa’ya göre yapılandırmadan yararlandırılması gerektiğinin tespitine,aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmiştir. 22.02.2006 tarihinde kabul edilen ve 04.03.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak 01.04.2006 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 5458 sayılı Sosyal Güvenlik Prim Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2/1. maddesinde “ 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa göre, 31/3/2005 tarihine kadar tahakkuk ettiği halde bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar ödenmemiş olan prim ve sosyal güvenlik destek primi borçları...

    Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır. 3....

      Bu durumda, Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanan uyuşmazlığın İstanbul 20. İş Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 20. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 28/01/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        UYAP Entegrasyonu