"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece 7.285,70 YTL.lik mükerrer tahsilatın düzeltilmesi için sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sıra cetveline itiraz davaları, kural olarak alacaklılar tarafından açılabilir (İİK.m.142/I). Somut olayda dava, borçlular tarafından açılmıştır. Davacılar fazla tahsilat iddialarını ilgili takip dosyası üzerinden ve İcra ve İflas Kanunu’nun 361 nci maddesi çerçevesinde her zaman ileri sürme hakkına sahip olup, sıra cetveline itiraz davası açamazlar. Açıklanan durum karşısında hükmün bozulması gerekmiştir....
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve NeticeDava, 2004 sayılı İİK nun 235 inci maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır.Kayıt kabul davası hukukî nitelik olarak sıra cetveline itiraz niteliğinde, eda davası mahiyetinde bir alacak davasıdır. Çünkü bu davada alacaklı, bildirmiş olduğu alacağın iflâs idaresi tarafından haksız olarak tamamen veya kısmen reddedildiğini iddia etmekte ve iflâs masasının haksız olarak reddedilen alacağı ödemeye mahkûm edilmesini talep etmektedir. Niteliği itibari ile sıra cetveline itiraz davası olan bu dava, uygulama ve doktrinde kayıt kabul davası olarak isimlendirilmektedir....
ın haczinin ... haczinden evvel konulduğu, ayrıca .... sıra cetveline itiraz davasından feragat ettiği, bu durumda tek alacaklı olarak ...'ın kaldığı ve bu nedenle sıra cetvelinin yasaya uygun tanzim edildiği, alacağa itirazın şikayetçi borçluya fayda sağlamayacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Kural olarak, borçlu sıra cetveline itiraz edemez. Somut olayda, mahkemece, şikayetçi-borçlunun hakları ihlâl edilmediğinden sıra cetveline itiraz edemeyeceği gerekçesiyle şikayetin reddi gerekirken aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK'nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/220 E sayılı dosyasında görülen davanın da aynı sıra cetveline itiraz olduğu gözetilerek, HMK'nın 166/4. maddesi uyarınca birbiri ile bağlantılı olduğunun kabulü ile, önce esasa kaydı yapılan dosya ile birleştirilmek üzere hükmün re'sen bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre, asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. 3- Kabule göre, haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, davanın kabulü halinde kıyasen uygulanması gereken İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi, sıranın değiştirilmesine ya da iptaline ya da sıra cetvelinin iptaline karar verilmemesi gerekir....
Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 03/11/2022 NUMARASI: 2021/304 Esas, 2022/793 Karar DAVA: SIRA CETVELİNE İTİRAZ (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) KARAR TARİHİ: 02/03/2023 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/338 Esas KARAR NO : 2021/1046 DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) DAVA TARİHİ : 06/08/2020 KARAR TARİHİ : 07/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle----- esas sayılı dosyasında-----kararı verildiğini,------ iflas sayılı dosyasına yaptıkları alacak taleplerinin reddedildiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, alacağın tamamının sıra cetveline kaydına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır....
İcra Dairesi usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemişlerdir Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar....
Bu noktada derdest davanın sıra cetveline itiraz davasına dönüşeceği ve dönüşmeyeceği olasılıkları çerçevesinde yapılacak yargılama ve davanın sonunda verilecek hükmün niteliği ile bunun masaya ne şekilde kaydedileceği üzerinde de durulmalıdır. Konusu para alacağı olan derdest davaların sıra cetveline itiraz davasına dönüşeceği kabul edildiğinde ortaya çıkan ilk sorun mahkemenin görevi noktasında olacaktır. Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi iken dava diğer mahkemelerde görülürken davalının iflası halinde söz gelimi sulh hukuk ya da tüketici mahkemesi görevsizlik kararı veremeyecektir. Ortada derdest bir alacak davası varken borçlu iflas ettiğinde alacaklı masaya başvurmuş ve iflas idaresi alacağı nizalı yazmak yerine reddetmişse bu noktada alacaklı yeni bir sıra cetveline itiraz davası açmak durumunda değildir. Zira iflas idaresi yeni bir hasım olmayıp, iflas masasının yasal temsilcisi olması sıfatıyla davacının karşısında konumlanmıştır....
Dava, sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. Davacı taraf dilekçesinde davalının alacak miktarının olduğundan fazla gösterildiğine ve sıraya itiraz ederek iş bu davayı açmaktadır. İİK'nın 142/3. maddesi uyarınca sıra cetveline yapılan itiraz, alacağın esas veya miktarına ilişkin ise genel mahkemede, yalnız sıraya dair ise şikayet yolu ile icra mahkemesinde ileri sürülebileceği, sıra cetveline itiraz sıra ile birlikte alacağın esas veya miktarına da yönelikse bu durumda İİK'nın 142/1. maddesi uyarınca, sıra cetveline karşı genel mahkemelerde dava açılması gerektiği göz önünde bulundurulması ve işin esası incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Müdahil vekili, şikayetçinin ... dosyasında borçlu sıfatı taşıdığını,bu sıfatla sıra cetveline itirazda bulunma hakkının bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; İİK'nın 142. maddesinin sıra cetveline itirazı düzenlediği, maddenin her alacaklının takibin ... edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle sıra cetveline itiraz edebileceği hükmünü içerdiğini, sıra cetveline ilişkin itirazların alacaklılarca yapılacağını, oysa şikayetçinin ... dosyası borçlusu olduğu, sıfatı itibariyle sıra cetveline itiraz hakkı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....