Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, işyerim paket sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. HMK'nun 4.1-a maddesindeki düzenleme gereği kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakmaya Sulh Hukuk Mahmemesi görevlidir. Davacının sigortalısı davalının kiracısıdır. Sigortalı ile davalı arasında kira ilişkisi sözkonusudur. Davacı ... şirketi TTK'nun 1301. (1472).maddesine dayanan ve sigortalısına halef olarak iş bu rücu davasını açmış bulunmaktadır. Halefiyete dayalı sigorta rücu davasında, sigortacı halefiyet hukuku ilişkisi sebebiyle ancak selefinin sahip olduğu haklara sahiptir. Bu nedenle dava dışı sigortalı ile davalı arasında dava görülmüş olsa idi hangi mahkeme davaya bakmaya görevli ise davacı sigortacının da açacağı davaya bakmaya aynı mahkeme görevlidir....

    Dava, trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Bu tür davalarda sigortacı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 95/2. maddesi ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarının B-4.maddesi gereğince tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden, zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir. Açıklandığı gibi Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarında zarar görenlere fazla ödeme yapıldığı gerekçesiyle sigortacı tarafından rücu edilebileceğine dair bir düzenleme yer almamaktadır. Bu hale göre mahkemece, birleştirilen davanın reddine karar verilmesi gerekirken sigortacı tarafından yapılan ödemenin ölen ...'nin mirasçılarından tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Sigorta’nın ödemekle yükümlü olduğu hasar tazminatının ödenmesine karar verildiğini, davacının aynı kazadan kaynaklanan ve aynı iddiaların ileri sürüldüğü ancak Kasko Sigortası poliçesinden kaynaklanan bir davanın aleyhinde sonuçlandığını bilmesine rağmen huzurdaki iş bu davayı ikame etmiş olmasının iyi niyet içermediğini, davacı sigorta şirketi, müvekkilin mülkiyetindeki aracın zorunlu mali mesuliyet sigortası ve kasko sigortası sigortacısı olduğunu, bu çerçevede ... plakalı aracın geçirdiği kaza sonrası araçta oluşan hasarın ve zararın giderilmesi için yapılan talebimiz davacı sigorta şirketi tarafından reddedildiğini, bunun üzerine şirketimiz tarafından davacı sigorta şirketi aleyhinde Sigorta Tahkim Komisyonuna oluşan zararın (davacı) kasko sigortacısı olan ... Sigortadan tahsili için müracaat edildiği, ve Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyetinin 2019/... E. ve 2019/... K sayılı kararı ile kasko sigortasından kaynaklanan ve ......

        Davalı vekili, dava dışı ... ...’a ait...plakalı aracın müvekkili tarafından kasko poliçesi ile sigortalandığını, müvekkiline kasko sigortalı araç ile davacı şirkete trafik ve ... poliçeleri ile sigortalı aracın karıştığı kaza sonucu kendi sigortalısına 42.302 TL hasar bedelinin ödendiğini ve davacıya rücu talebinde bulunulduğunu, davacının trafik sigortasından 10.000 TL, ...’den 20.000 TL olmak üzere toplam 30.000 TL’sını 25.9.2008 tarihinde müvekkiline ödediğini, fazla ve sebepsiz alınmış bir bedel olmadığını, davacının kendi sigortalısına rücu edebileceğini, sigorta priminin ödenmediğinin, müvekkiline ödeme yapıldığı tarihte zaten davacı şirketçe biliniyor olması gerektiğini bu durumda da ex gratia ödemesi yapıldığından bunun sonradan geri istenmesi yada rücu edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksiz fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun 21. Ve 22. Maddeleri gereğince Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6102 sayılı TTK.nin 6.kitabında düzenlenen sigorta sözleşmelerinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....

              Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksiz fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun 21. Ve 22. Maddeleri gereğince Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksiz fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun 21. Ve 22. Maddeleri gereğince Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25.10.2013tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6102 sayılı TTK.nin 6.kitabında düzenlenen sigorta sözleşmelerinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....

                    Asliye Ticaret Mahkemesi ile ... 3.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın haksız fiilden kaynaklandığı, sigorta şirketinin halefiyet prensibine dayanarak dava açtığı belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu