Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yönetim kurulunca hazırlanan 2020 hesap dönemi yıllık faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi. 2020 hesap dönemi denetçi raporlarının okunması. 2020 hesap dönemi finansal tabloların okunması, müzakeresi ve tasdiki. Yönetim kurulu üyelerinin 2020 hesap dönemi faaliyetlerine ilişkin olarak ibrası. Kârın kullanım şeklinin, dağıtılacak kâr ve kazanç payları oranlarının belirlenmesi. Yönetim kurulu üyelerinin ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi hakların belirlenmesi. 2021 hesap dönemi denetçisinin seçimi. Yönetim kurulu üyelerine Türk Ticaret Kanunu'nun 395. ve 396. maddeleri kapsamında izin verilmesi. Dilekler ve kapanış." şeklinde belirlenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2020 TARİHLİ ARA KARAR NUMARASI : 2020/652 DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, T3 Yönetim Kurulu’nun Mersin Şubesinin bölünmesi ve Mersin 2 nolu şube ihdas edilmesine yönelik kararlarının iptaline, 5 Ekim 2020 tarihinde seçimlerin başlayacak olması nedeni ile dava süresince telafisi güç ve imkansız zararların oluşmasının önüne geçilmesi ve olumsuz etkilenilmemesi açısından ilgili kararın uygulanmasının engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/346 DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T3 Yönetim Kurulu’nun Gaziantep Şubesinin bölünmesi ve Gaziantep 2 nolu şube ihdas edilmesine yönelik kararlarının iptaline, 5 Ekim 2020 tarihinde seçimlerin başlayacak olması nedeni ile dava süresince telafisi güç ve imkansız zararların oluşmasının önüne geçilmesi ve olumsuz etkilenilmemesi açısından ilgili kararın uygulanmasının engellenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

    Duruşma günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmediğinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; davacının davalı sendikada şubesinde profesyonel olarak görev yaparken aynı and..... üyeliği görevlerinde profesyonel olarak görev yaptığını, şubede görevini yürütürken sendikanın genel yönetim kurulu tarafından 10/03/2010 tarihinde tedbirli olarak ve kesin ihraç istemli olarak görevden alındığını ve sendika disiplin kuruluna sevk edildiğini, yönetim kurulunun da sürekli olarak görevine son verilmesine karar verdiğini, müvekkili tarafından görevinden alınması kararının iptaline ilişkin açmış olduğu davayı kazandığını ve kesinleştiğini, bu kesinleşme üzerine müvekkilinin sendika tüzüğünden doğan haklarının ödenmesini talep ettiğini, ancak olumsuz cevap verildiğini...

      Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının sendika yönetim kurulu üyesi olarak kanun ve tüzüğe aykırı bulduğu sendika genel merkezinin Sivas'a nakledilmesine ilişkin tüzük değişikliğinin gerçekleştirildiği olağanüstü genel kurul toplantısının bütün sonuçlarıyla iptalini istediğine, 4686 sayılı Yasada ve davalı Sendikanın tüzüğünde yönetim kurulu üyelerinin genel kurullardaki hukuka aykırılıkları ileri sürme ve iptalini isteme hakkının tanındığına, davanın açıldığı tarihte sendika yönetim kurulu üyesi olan davacının bu hakkını...

        Şahıs hukukuna ilişkin karar ve işlemler kesinleşmeden uygulanamaz. Kesin nitelikte olmayan kararların üyelik ilişkisi üzerinde olumsuz bir etkisi de söz konusu değildir. Dernek üyeliğinden geçici uzaklaştırma veya çıkarmaya ilişkin dernek yönetim kurulu veya onur kurulu kararı henüz kesinleşmediğinden, bunun bir sonucu olarak çıkarmaya ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üyelik ilişkisi devam eder. Dolayısıyla dernek içi denetim yollarının kullanıldığı safhada bu yolları kullanan üyenin, dernek üyeliği devam etmektedir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler ile yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacıya, dernek üyeliğinin tespiti konusunda yargı organına başvurma olanağı tanımamak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 36. maddesinde yer alan hak arama hürriyetinin ihlali sonucunu doğurur....

          Yine aynı Kanun’un 31. maddesinde, “Sonuçların yayımı tarihinden itibaren beş çalışma günü içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yetkili olarak belirlenen her hizmet kolundaki yetkili kamu görevlileri sendikaları ile en çok üyeye sahip konfederasyonunun çoğunluğunun olmadığı gerekçesiyle, diğer sendikalar ve konfederasyonlarca Ankara İş Mahkemesine itiraz edilebilir. Mahkeme itirazı onbeş gün içinde karara bağlar.” hükmü yer almıştır. Görüldüğü üzere, kurumlarca tüm çalışan ve sendika aidatı kesintisi yapılmış sendika üyesi kamu görevlilerini ilişkin tutanaklar önce merkez teşkilatlarda toplanmaktadır. Daha sonra bu tutanaklar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na gönderilmektedir. Bakanlık tarafından da bu tutanak ve listelere göre yapılan tespitler Resmi Gazete’de yayınlanmaktadır. Bunlara karşı ise Ankara iş mahkemesine itiraz edilebilmektedir. Kurumlarda tutulan tutanaklara ve tespitlere karşı bağımsız bir itiraz usulü ise öngörülmemiştir....

            Davacıya 01.03.2007 tarihinden itibaren davalı Sendika Yönetim Kurulu tarafından profesyonel sendika yöneticisi sıfatı verildiği ve davacının da işyerinden ayrılarak bu son dönem için fiilen profesyonel sendika yöneticiliği yaptığı uyuşmazlık dışıdır. Zaten davacının bu döneme ilişkin talebi daha önceki iki dönem profesyonel sendika yöneticisi sayılmaması sebebiyle son dönemki haklarının kendisine eksik ödenmesi iddiasına dayanmaktadır. Sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin kural olarak vekalet ilişkisi olduğu kabul edilmelidir. Sendika yöneticisine emeği karşılığı düzenli olarak dönemsel ödeme yapılması, çalışmasının kuruma bildirilmesi ve ücret bordrosu düzenlenmesi iş ilişkisinin varlığını göstermez. Ücret, vekalet sözleşmesinin zorunlu unsuru değildir. Buradan hareketle sendikalarda profesyonel sendika yöneticisi ve amatör sendika yöneticisi olmak üzere iki tip yöneticinin söz konusu olduğunu söylemek gerekir....

              Bunun için öncelikle tarafların bahsettikleri genel kurulun iptali davası dosyası, davacının iddia ettiği hizmet dönemine ilişkin şube yönetim kurulu karar defteri, davacının iddia ettiği dönemi kapsayan genel kurulda kabul edilen bütçe, talep dönemine ilişkin genel kurul divan tutanakları, amatör ya da profesyonel sendika yöneticiliğine ilişkin merkez yönetim kurulu kararı ile davacının sendika ile arasındaki ilişkiyi, süresini ve davacıya sağlanan hakları ortaya koyacak diğer belgeler dosya kapsamına dahil edilmelidir. Bundan sonra merkez genel kurulun iptalinin sonuçları değerlendirilerek davacının görevinin ne zaman sona erdiği belirlenmelidir. Bu şekilde davacının fiilen sendika yöneticisi olarak görev yaptığı süre ortaya çıkarıldıktan sonra bunun ne kadarının profesyonel statüde ne kadarının amatör statüde geçtiği tespit edilmelidir....

                İnceleme konusu davada, sendika tüzüğünün 20. maddesinin (n) bendinde, sendikal çalışmalar için gerekli yönetmelikleri hazırlamak, yürürlüğe koymak, değiştirmek veya kaldırmak konusunda sendika yönetim kurulu görevli ve yetkili kılınmıştır. Yine sendika tüzüğünün 62. maddesi hükmünde de “Sendika tüzüğünde belirtilen yönetmelikler ile tüzükte açıklanmayan konularda gerekli görülen yönetmelikler sendika yönetim kurulunca hazırlanır ve yürürlüğe konur” düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre, sendika yönetim kurulunun, yönetmelik düzenleme konusunda yetkili olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, yürürlüğe girecek yönetmelik hükümlerinin, tüzük değişikliği niteliğinde olmaması ve ayrıca yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere mevzuata da aykırı olmaması gerektiği tabiidir....

                  UYAP Entegrasyonu