"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosuna İtiraz İle Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemenin verdiği önceki karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle 'dava dilekçesinden davanın mülkiyet hakkına ilişkin mi yoksa 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine yönelik mi olduğu veyahut da her iki talebi de birlikte içerip içermediğinin anlaşılamadığı belirtilerek; davacı ......
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli ... fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, ormanların kamulaştırma işlemine tabi tutulamayacağı, ancak ilgili kurumlar arasında tahsis işlemine konu edilebileceği gözönünde bulundurularak davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 29/12/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, satışa hazırlık işlemine ( 26/12/2019 tarihli icra memur işlemine) ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 13/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesince; takibin yapıldığı icra müdürlüğü işlemine karşı itiraz bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesi ise; takibin iptaline ilişkin istemi davadan ayırdıktan sonra, ihalenin feshi işlemine karşı ihaleyi yapan yer icra mahkemesine şikayet edilebileceğini belirterek yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda tefrik işleminden sonra eldeki uyuşmazlık, İstanbul 10. İcra Müdürlüğünce talimat yoluyla yapılan ihalenin feshine ilişkindir. İcra İflas Kanununun 160. maddesi “haczedilen mallar başka bir yerde bulunduğu takdirde satış istinabe suretiyle yapılır, arttırma ve ihaleye mütedair ihtilaflar istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu tetkik merciince hallolunur” düzenlemesini öngörmektedir. Bu hüküm gereğince şikayete konu ihalenin feshi talebine bakmaya yetkili mahkeme İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün bağlı bulunduğu İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesidir. Bu durumda uyuşmazlığın İstanbul 15....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 20.10.2014 tarihli, SGK'nın kesinti işlemine konu yaptığı faturanın tarihinin ise 18.03.2014 olduğunu, davanın kabulüne gerekçe yapılan sözleşmenin huzurdaki davaya uygulanamayacağını, bu konuda bilirkişi raporunda bir değerlendirme yapılamadığını, rapora itirazların dikkate alınmadığını, ek rapor alınmadığını, davacının SGK'ya karşı nasıl fatura kesmesi gerektiğini müvekkiline sormadığını, müvekkiline sorulduğu ve yanıt alınamadığı iddia olunan konunun, SGK kesinti işlemine itiraz etmek için bilgi talep edildiği ve bu talebin karşılıksız bırakıldığı hususu olduğunu, bilirkişi raporunda SGK kesintisinin haklı olduğunun tespit edildiğini, SGK işlemine karşı itiraz yapılmış olsa dahi sonuç alınamayacağının bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, bu durumda müvekkilinin kesinti işlemine karşı davacıya bilgi verip vermemesinin bir öneminin kalmadığını, itiraz sebeplerinin sorulması için gönderildiği iddia edilen evrakın...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 20.10.2014 tarihli, SGK'nın kesinti işlemine konu yaptığı faturanın tarihinin ise 18.03.2014 olduğunu, davanın kabulüne gerekçe yapılan sözleşmenin huzurdaki davaya uygulanamayacağını, bu konuda bilirkişi raporunda bir değerlendirme yapılamadığını, rapora itirazların dikkate alınmadığını, ek rapor alınmadığını, davacının SGK'ya karşı nasıl fatura kesmesi gerektiğini müvekkiline sormadığını, müvekkiline sorulduğu ve yanıt alınamadığı iddia olunan konunun, SGK kesinti işlemine itiraz etmek için bilgi talep edildiği ve bu talebin karşılıksız bırakıldığı hususu olduğunu, bilirkişi raporunda SGK kesintisinin haklı olduğunun tespit edildiğini, SGK işlemine karşı itiraz yapılmış olsa dahi sonuç alınamayacağının bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, bu durumda müvekkilinin kesinti işlemine karşı davacıya bilgi verip vermemesinin bir öneminin kalmadığını, itiraz sebeplerinin sorulması için gönderildiği iddia edilen evrakın...
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava konusu taşınmazın eylemli orman durumunda olmamasına ve 2/B işlemine itiraz yönünden 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına göre, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava konusu taşınmazın eylemli orman durumunda olmamasına ve 2/B işlemine itiraz yönünden 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına göre, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava konusu taşınmazın eylemli orman durumunda olmamasına ve 2/B işlemine itiraz yönünden 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına göre, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
"İçtihat Metni"Erbaa Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sıra cetveline itiraz K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, terekenin resmi tasfiyesi kapsamında düzenlenen sıra cetveline itiraz istemine ilişkin bulunduğuna göre, Mahkeme tarafından da ıslah imar planı düzeltme işlemine itibar edilerek hüküm kurulduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.)...