ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/123 Esas KARAR NO : 2022/579 DAVA : Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesinin İfa İmkansızlığı Nedeniyle Geçersiz Olduğunun Tespiti ile Tapu İptali ve Tescil DAVA TARİHİ : 31/12/2018 KARAR TARİHİ : 01/07/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesinin İfa İmkansızlığı Nedeniyle Geçersiz Olduğunun Tespiti ile Tapu İptali ve Tescil davası nedeniyle dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; Davacının ortağı olduğu ... Turizm İnşaat San ve Tic Ltd Şti ile davalı arasında 24/07/2013 tarihinde Büyükçekmece 6. Noterliğinde düzenlenen "Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı İnşaat ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" ile davalı şirketin sözleşme konusunu oluşturan .........
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; devremülk satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tesbiti ve ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 13. Hukuk Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 21.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.04.2007 - 23.07.2007 tarihlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine Yargıtay 14....
İLK SATIŞ VAADİ İNCELENDİĞİ ZAMAN GÖRÜLECEĞİ ÜZERE SATIŞ VAADİ YAPILMASINIIN ENGELİ VARDIR.ANCAK 2013 YILINDA TAPU KAYDI İNCELENDİĞİ ZAMAN GÖRÜLECEĞİ ÜZERE BU ENGEL KALKMIŞTIR.DAVACI 2013 YILINDAN SAONRA SATIŞ VAADİ İLE TAŞINMAZ ALDIĞINA GÖRE TAPU KAYDINI İNCELEMİŞMİDİR.TAPU KAYDINI İNCELEMEDEN İYİNİYET İDDİASINDA BULUNMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR. Tüm bu durumlar birlikte değerlendirildiğinde vekilden alışveriş yapan davacının TMK 1024 ve 3 maddesindeki gereken özeni gösterdiğini ispat etmesi gerekir.BUAŞAMAYA KADAR BU DURUMA YÖNELİK BİR DELİL SUNMAMIŞTIR. 7- SON OLARAK DAVACI T1 FETHİYE 4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NE 2016/11 ES ,FETHİYE 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NE 2016/136 ES SAYILI DOSYALARI İLE DAVA AÇMIŞ OLUP BU DOSYALARIN CELBİ İLE VEKİL İLE ARASINDA BULUNAN EL VE İŞBİRLİĞİ'NİN ORTAYA KONULMASINI TALEP ETMİŞ İDİK. BU DELİL NAZARA ALINMADIĞI GİBİ DOSYA DA CELP EDİLMEMİŞTİR....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar-karşı davalılar vekili tarafından, davalılar-karşı davacılar aleyhine 28.12.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, davalılar-karşı davacılar vekili tarafından davacılar-karşı davalılar aleyhine 07.04.2008 gününde verilen dilekçe ile sözleşmenin geçersizliğinin tespiti, alacak talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 14.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar-karşı davacılardan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise satış vaadi sözleşmesinin iptali, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir....
Ancak mahkemece sözleşmenin geçersizliğinin tespiti yerine, akdin başlangıçta geçerli olduğu zannını uyandıracak biçimde, sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK m. 438/... uyarınca, hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalının temyiz itirazlarının reddi ile hüküm kısmındaki "sözleşmenin geriye etkili olarak feshine" ifadesinin çıkartılarak, "sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti" ifadesinin yazılarak, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....06.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Asıl dosyadan tefrik edilmeyen satış sözleşmesinin, kurucu unsurlarından olan satış bedelini barındırmadığından geçersiz olduğu iddiasına ilişkin dava ile, tefrik edilerek iş bu esasa kaydedilen davanın birlikte görülmesinin gerekli olup olmadığı açısından ise; Görevli bir mahkemece verilecek kararın diğer görevli mahkemedeki verilecek kararı etkiyecek nitelikte olması halinde dahi farklı mahkemelerin görev alanına giren davalarda bir mahkemenin diğer mahkemedeki dava sonucu bekletici mesele yapılması suretiyle bu usulü gerekliliğin karşılanması gerektiği; Kaldı ki somut olayımızda muvazaa iddiası, satış sözleşmesinin bağış sözleşmesi olduğu iddiasına dayalı olup asıl dosyan tefrik edilmeyen asıl dava dosyamızda sözleşmenin satış sözleşmesi olduğunun kabulü halinde SATIŞ sözleşmesi kurucu unsurlarından olan satış bedelini (şeklen) barındırmadığından geçersiz olduğu iddiasına dayanmakta olup, şeklen SATIŞ sözleşmesi olan hisse devri sözleşmesindeki SATIŞ bedelinin ödenmediği iddiasına...
korunmasının gerekmesine, yine 06.09.2008 tarihli protokolün geçersizliğinin tespitinin istenmesi karşısında, aynı protokolün 6. maddesine dayanılarak cezai şart bedelinin tahsilinin istenemeyecek olmasına göre, davacı vekilinin tüm ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Ancak dava, 06.09.2008 tarihli protokolün geçersizliğinin tespiti, ... ...'...
Davalı-karşı davacı ..., satış vaadi sözleşmesinin düzenlendiği tarihte taşınmazların imar planı içinde olmadığından ifa olanağının bulunmadığını, davacının sözleşme ile toplam 179,54m² yer aldığını, bu payın imar uygulaması ile birden fazla parsele aktarıldığını, kadastro parsellerinin imar planı ile ortadan kalktığından ortada hukuki imkansızlığın bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddini savunmuş; karşı dava ile de satış vaadinin geçersiz olduğunun ve ifa imkansızlığının tespiti ile sözleşme uyarınca davacıya iade etmesi gereken bedelin belirlenmesini istemiştir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine; satış vaadi sözleşmesinin ifasının olanaksız hale geldiğinden 89.785TL bedelin davalı-karşı davacıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı-karşı davalı Müflis ... İflas masası temsilcisi ile fer’i müdahil ... vekili temyiz etmiştir....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunla değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve davalıya ödenen bedelin iadesinin istendiği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....