"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.10.2003 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.01.2012 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 18.09.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil ... ve vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı ... mirasçıları vekili Av. ... ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Kuşkusuz tapu iptali tescil davasınında iptale konu taşınmazların değerine göre belirlenecek görevli mahkemede açılması gerekir(HUMK. m.1). Somut olayda; davacılar satış vaadi sözleşmesine konu 7 parça taşınmaz için 2500.00 TL. bedel göstererek tapu iptali tescil isteğinde bulunmuşlardır....
Ayrıca, davacıların murisi ile davalılar arasında düzenlenen 21.04.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 489 ada 12 parsel sayılı taşınmazdaki tarafların anne ve babalarından intikal edecek olan elbirliği mülkiyetine tabi payların satışı vaat edildiği halde davalıların satış vaadi sözleşmesine konu edilmeyen paylı mülkiyete tabi paylarının da iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesi de doğru görülmemiş, belirtilen nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.12.2013 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi. (Muhalif) K A R Ş I O Y Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkillerinin ...'in mirasçıları olduğunu, ... 2....
Mahkemece satış vaadi sözleşmesinin belirlilik unsuru taşımadığı nedeni ile dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı ile davalılardan ... vekili temyiz etmiştir. 1-Davada 07.02.1977 günlü satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Bu sözleşmenin incelenmesinde vaat borçluları olan davalıların ... merkez ... mevkiinde bulunan ve tapunun 556 ada 2 parsel ile 570 ada 3 parsel numaralı taşınmazlarda kendilerine isabet eden veya edecek olan hisselerinden 6000 metrekare miktarını davacı satış vaadi alacaklısına satmayı vaat ettikleri anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, satışı vaat olunan taşınmazlar ada ve parsel numarası yazılarak zikredilmiştir. Başka bir deyişle, satış vaadi sözleşmesi konusunda belirsizlik yoktur. Eğer bu taşınmazlar imar uygulaması ile değişik parsellerle tevhit veya ifraz edilmişse sözleşmenin değişen durumlara uyarlanması suretiyle (tahvil kuralı) ifası olanaklıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.03.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında akdedilen ........ Noterliğinin düzenleme şeklinde 09.11.2007 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile... İlçes......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.09.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava ise satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 24.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 28.08.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve pay tescili istemine ilişkindir. Karşı davada ise; satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığı iddiasına dayalı satış vaadi sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 28.08.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.03.2011 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 03.01.1996 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile 1270 parsel sayılı taşınmazda davalıların murislerinden intikal eden paylarını satın aldığını belirterek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalılardan ..., davaya bir diyeceğinin olmadığını bildirmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemiştir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.03.2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine Dairemizin 29.05.2017 tarih 2015/18546 Esas, 2017/4334 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.11.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, ... 2....
Dolayısıyla, satış vaadi borçlusu olmayan kişi adına olan payın satış vaadinde bulunulmuş gibi davacı adına tescili doğru değildir...” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak davacı ...’in davasının kabulü ile 40 parsel sayılı taşınmazda malik bulunan satış vaadi borçluları ...’a ait payların iptali ile davacı adına tesciline, diğer davacılar hakkında verilen hüküm kesinleşmiş olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dairemiz bozma ilamında ... oğlu ... mirasçıları arasında bulunan ..., davacı ...’e 40 parsel sayılı taşınmazdaki payı ile ilgili olarak satış vaadinde bulunmamıştır. Davalı ... bu kişinin mirasçısıdır. Satış vaadi borçlusu olmayan kişi adına olan payın satış vaadinde bulunulmuş gibi tesciline karar verilmesi doğru değildir gerekçesi ile bozulmuştur....
, diğer bonolar ibraz edilmediğinden bakiye 29.400 Euronun ise satış vaadi sözleşmesinde yazılı olduğu şekilde 06.08.2008 tarihinde noterde düzenlenen emanet tespit tutanağı ile davalılara ödenmek üzere emanet hesabına depo edildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir....