Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dairemizin bozma kararından sonra, eldeki dava ile birleştirilen davada ise davacı ... 18.02.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ise tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, 280 ada 3 sayılı parsel (A) Bloktaki 2.kat 3 numaralı mesken niteliğindeki bağımsız bölüme ait tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline, birleşen davadaki tapu iptali ve tescil isteminin reddine, uyarlama sonucu bulunan 11.340,33 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istemlerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 31.01.2019 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava harici satış sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali-tescil olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 01.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; aktif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Davacılar tarafından; tapu maliki ve sözleşme borçluları aleyhine, TMK 713/2. maddesine göre ve terditli olarak satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikincil olarak tazminat davası açılmış olup yapılan yargılama neticesinde mahkemece yazılı gerekçeyle aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de; satış vaadi sözleşmesine dayalı açılan tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olarak TMK'nın 713/2. maddesi hükmü uyarınca yasal koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmeyle aktif husumet ehliyeti yokluğu gerekçesiyle verilen davanın reddi yönündeki karar doğru görülmemiştir. Öte yandan; davacıların, kayıt maliki olmayan ancak satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan ... ve ...'...

          Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 05.02.2016 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.07.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalıların murisi ... ile davacının arasında yapılan Adana 5....

            Öte yandan davacıların ibraz ettikleri ve ....ile düzenledikleri protokol her nekadar haricen düzenlenmiş ise de her iki taraf protokolün varlığını ve içeriğini kabul etmektedirler. Bu nedenle dava konusu 33 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payının davalı ....üzerinde bırakılması gerekirken tamamının iptali ile tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; davacı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat isteminde bulunmuş olup terditli davada tapu iptali ve tescil istemi kabul edildiğine göre tazminat istemi yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.11.2016 oybirliği ile karar verilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 05/11/2020 NUMARASI : 2019/589 Esas-2020/641 Karar DAVANIN KONUSU: Tüzel Kişi Tacirler Arasında Gayrimenkul Satış VaadiSözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Tescil, OlmadığıTaktirde Tazminat KARAR TARİHİ: 27/05/2021 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Dava tüzel kişi tacirler arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkindir. Davanın tarafları yani davacı ile davalılar tüzel kişi tacir olup dava Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp karar bağlanmıştır. Davacısı farklı şirket, davalıları aynı şirketlerin olduğu benzer nitelikte gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat davaların istinaf incelemesi İstanbul BAM 43.Hukuk Dairesince yapılmış ve karara bağlanmıştır....

                a ondan da kendilerine gelen payın iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerse de; satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Bu nedenle tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmüştür. Ancak, davacı vekili dava dilekçesinde tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat isteminde bulunmuştur. Davacının terditli olarak açtığı tazminat istemi hakkında inceleme ve araştırma yapılarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 14.12.2009 gün ve 2009/13244 - 14086 sayılı ilamiyle bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 115 ada 127 parsel sayılı taşınmazda bulunan 5.kat 11 numaralı bağımsız bölümde paydaş olan davalının hissesini 10.01.2001 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, iptali ile adına tescilini, olmazsa hissenin dava tarihindeki değeri olan 20.000,00 YTL nin davalıdan tahsilini istemiş 14.03.2008 tarihli dilekçesi ile tazminat talebini 90.000,00 YTL olarak ıslah etmiştir....

                    Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda dayanılan 29.11.2005 tarihli satış vaadi sözleşmesi kanuna ve usulüne uygun düzenlenmiş geçerli bir sözleşmedir. Ancak satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez....

                      UYAP Entegrasyonu