"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : NEVŞEHİR 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2015 NUMARASI : 2013/215-2015/329 Uyuşmazlık, davacıya ait aracın sahte belgeler ile davalı noter tarafından diğer davalıya satıldığı iddiasıyla satışın iptali; davacı adına tescili ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece satışın iptali ile aracın davacı adına tesciline tazminat isteminin reddine dair verilen hüküm; davalı (kayıt maliki) tarafından satışın iptali ile aracın tescili istemi yönünden temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliği ve temyiz edenin sıfatına göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda bu haliyle dairemize verilen tasarrufun iptali davası niteliğinde olmadığı, muvazaya dayalı satışın iptali isteminden ibaret olduğu değerlendirildiğinde temyiz incelemesini yapmak görevi dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 29.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın eskiden beri dava konusu taşınmazda oturduğu, satıştan sonrada oturmaya devam ettiği satışın mal kaçırma amacı ile yapıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali olmasına rağmen mahkemenin İİK'nun 277.madde gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olarak nitelemesi hatalı olduğu gibi bu nitelemeye göre dava koşullarının araştırılmamış olması da isabetli bulunmamakla birlikte, davacı lehine boşanma nedeni ile mali haklara hükmedildiği ve bu alacakları için takibe geçildiği, dava konusu satışın davalı ... tarafından alacağın doğumundan sonra borçtan haberdar olan diğer kardeş davalı ...'...
Davalı ... vekili, müvekkili aleyhine açılan tazminat davası devam ettiğinden kesinleşmiş bir alacak ve icra takibi bulunmadığını, müvekkilinin aciz halinde olmadığını, dava konusu aracın tazminat davasında önce ve gerçek bedelle satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., tazminat davası derdest olduğundan alacağın kesinleşmediğini, aracı gerçek bedeliyle aldığını ve halen kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı borçlu aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davası halen derdest olduğundan kesinleşmiş bir alacak, borçlu hakkında yapılmış bir icra takibi ve aciz belgesi bulunmadığından tasarrufun iptali davasının dava şartları mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 27 parsel sayılı 165m² yerin tapusunun iptali ile tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, belediye satışına dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Belediye Encümeni tarafından davacıların murisine yapılan satışın gerçekleştiği 26/01/1999 tarihinde yürürlükte olan 1580 sayılı Belediye Kanunu gereğince Belediye mallarının satışında yetkili olan organın araştırılarak, satışın yetkili organ tarafından yapılıp yapılmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Kabüle göre de, tapu iptali istemi bağımsız bölüme ilişkin olduğuna göre yapının ruhsata bağlanıp bağlanmadığı, ruhsatının bulunmadığı saptandığı takdirde iskan ruhsatı verilmesine engel bir durum olup olmadığı araştırılmadan hükmün kurulması da doğru değildir. Bundan ayrı taşınmazın tamamının mülkiyetinin naklini sağlayacak şekilde taşınmazın tamamının hakkında iptal hükmü kurulması da doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 30/04/2019 gün ve 2016/16635 Esas, 2019/3836 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, eski 1323 ada 9 parsel sayılı taşınmazdaki belediyeye ait 119/399 payın aynı parselde paydaş bulunan ... mirasçıları olan davacılara ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL.,TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 275 parsel numaralı taşınmazın 19/120 hissedeki kısmını davalıya hile ile BK 28.göre kandırılarak devredildiğini, satışın iradi olmadığını, taşınmazı halen kendisinin kullandığını, davalı hakkında savcılığa müracaatta bulunulduğunu, bu nedenle satışın hile nedeni ile iptaline, aksi halde BK 61 maddesi uyarınca taşınmaz değerinin davalıdan alınarak kendisine verilmesini istemiştir. Davalı, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,yapılan satış işleminin geçerli olduğu, taşınmazın devir işlemlerinin davacıya vekaleten oğlu tarafından yapıldığı, davacı tarafça devrin teminat niteliğinde yapıldığına dair yazılı delil sunulmadığı, inançlı işleme ilişkinde delil ve iddianın bulunmadığı anlaşılmakla, ispat olunamayan davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, İcra Müdürlüğünce yapılan satışın iptali ve tazminat isteğine ilişkin olup uyuşmazlık özel yasadan kaynaklandığından kararın temyizen incelenmesi görevi 4.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hükmü davacı vekilinin temyiz ettiği ve temyiz edenin sıfatına göre de aleyhe bozma yapma imkanı bulunmadığı dikkate alınarak katılma alacağı ile ilgili hüküm bölümünün açıklanan nedenle ONANMASINA, ... vekilinin satışın iptali ile ilgili temyiz itirazlarına gelince; mahkemece ...’nun Ziyaret’e taşınmazı satışında muvazaanın kanıtlandığı gerekçesiyle satışın iptaline karar verilmiştir. Ziyaret aleyhine açılan satışın iptali davasında davacı ..., ...’nun Ziyaret’e satışının boşanma sonucu elde edeceği yasal haklarını fiilen engelleme amacı taşıdığını ve muvazaalı olduğunu ileri sürmüştür. Esasen eşlerden birine ait edinilmiş mallar üzerinde, diğer eşin mülkiyet veya diğer bir ayni hak talebi söz konusu değildir....
İcra Müdürlüğünün 2008/8002 sayılı takip dosyasında, 13.06.2008 tarihinde, müvekkiline ait işyerinde haczedilen malların davalı borçludan satın alındığını, mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması ile %40 tazminat talep etmiştir. Davalı-karşı davacı alacaklı vekili, mahcuzların borçluya ait olduğunu, işyerinin borçludan devir alındığının borçlu şirket vekilince haciz sırasında beyan edildiğini savunarak istihkak iddiasının reddini istemiş, borçlu ile 3. kişi arasındaki satış işleminin müvazaalı olduğunu ileri sürerek satışın iptali ile tazminat talep etmiştir. Davalı borçlu ..., işyerini içindeki bütün makineler ile birlikte 3. kişiye devrettiğini savunmuştur....