Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre İİK 142 ve 143 maddeleri gereği icra dosyasında yapılmış bir sıra cetvelinin olması halinde alacağın esas ve miktarı ile birlikte sıra cetveline itiraz edilebileceği, icra müdürlüğünce yapılmış bir sıra cetvelinin bulunmadığı, bu durumda icra takibinin tarafı olmayan davacının genel mahkemede dava açamayacağı, icra müdürlüğünün kararına karşı İİK 16. maddesi gereği şikayet yoluna başvurabileceği, anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. İcra Müdürlüğünün satış bedelinden öncelikle yediemin ücretinin ödenmesi, başkaca para kalmadığından diğer alacaklılara ödeme yapılmasına yer olmadığına ilişkin müdürlük kararının teknik olarak sıra cetveli mahiyetinde olduğu kabul edilip yargılamanın da bu şekilde yapılarak sonuçlandırılması gerekir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1233 KARAR NO : 2023/288 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MURATLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin borçlu Nurten YOLDAŞ'tan elektrik kullanımından dolayı alacağının olduğunu, bu sebeple Bakırköy 13. İcra Müdürlüğü 2016/9696 Esas, Bakırköy 12. İcra Müdürlüğü 2016/3957 Esas ve İstanbul 23....

    Şti, Kulu İcra Dairesi’nin 2018/474 Esas sayılı dosyası üzerinden dava dışı borçlu hakkında icra takibi başlatmış ve bu takibin de kesinleşmiş olduğunu, davalının başlattığı Kulu İcra Dairesi’nin 2018/474 esas sayılı dosyasından, dava dışı borçlunun taşınmazına 05/01/2021 tarihinde açık arttırma yoluyla satıldığını, sıra cetveline esas teşkil etmek üzere, müvekkilin Ankara Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün 2020/1623 Esas sayılı dosyasındaki güncel alacak miktarı sorulduğunu, buna çok yakın tarihli iki cevap gönderildiğini, 22/01/2021 tarihli olan ilkinde güncel alacak miktarının 144.090,64 TL olduğu, 15/02/2021 tarihli olan ikincisinde ise 126.808,04 TL olduğunun bildirildiğini, Kulu İcra Dairesi’nce bu miktarlardan ikincisi, yani takip çıkış miktarı olan 126.808,04 TL esas alınarak dava konusu 16/02/2021 tarihli sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetveline esas alınan miktarın takip çıkış miktarı olduğu ve müvekkil bankanın takipten sonra işleyen faiz, icra masrafı, vekalet ücreti, tahsil...

    Ve 2018/5047 K. sayılı ilamında; "Sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem esasına, hem miktarına, hem de sıraya yönelik ise dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın madde 142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın madde 142/son) görülmelidir." şeklinde olup, görüldüğü üzere her iki ilamda da iflas değil İİK 142.maddesinde yer alan icra sıra cetveline ilişkin değerlendirme yapılmıştır. Yine istinaf dilekçesinde Prof.Dr. Baki Kuru'nun açıklamalarından yer verilen kesit, İİK 142.maddesi uyarınca icra sıra cetveline yönelik şikayete ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğuna dair emsal olduğunu ileri sürdüğü diğer bir karar Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 30/06/2020 tarih 2017/286 E. 2020/2356 K. Sayılı ilamıdır. Bu karar Dairemizin gerekçesini teyit eder mahiyette olup, yukarıda ayrıntılı şekilde işlenmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        Davalı ... vekili, müvekkilinin, borçlu....... ile 2008 yılından bu yana ticari ilişkileri olduğunu, akaryakıt satışından kalan bakiye alacağa karşı verilen çeklerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine icra takibi yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen hukukçu bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu 11.02.2014 tarihli derece kararı ve sıra cetvelinin usulüne uygun olarak hazırlanmış olduğu ve davacının iddialarını ispatlayan belge ve kanıt bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraza ilişkindir. İcra İflas Kanunu 142/1. maddesi uyarınca davalı alacağının gerçek bir hukuki ilişkiye dayanmadığı iddiası ile muvazaa nedenine dayalı açılan sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü davalıdadır....

          Dava, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem sıraya hem de esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK'nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'nde (İİK'nın m.142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, davacı vekili, davalı alacaklının alacağının sıra cetveline kabul edilen miktarda olmadığı, hesap şeklinin hatalı olduğu iddiasına dayalı olarak istemde bulunduğundan, itirazının, alacağın esasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, işin esası hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

            Madde uyarınca şikayet veya itiraz yapılmışsa tebligatı alan ve sıra cetvelinde hak sahibi görülen her alacaklı bir bankanın kesin teminat mektubunun dosyaya ibraz ederek payına düşen meblağı tahsil edebileceğinden icra müdürünün kararı dosya ve yasaya uygun bulunduğundan şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. İİK'nun 142/a maddesi birinci fıkrasında; "sıra cetveline karşı 142. madde uyarınca şikayet veya itiraz yapılmışsa, tebligatı alan ve sıra cetvelinde hak sahibi görünen her alacaklı, bir bankanın kesin teminat mektubunu dosyaya ibraz ederek payına düşen meblağı tahsil edebilir." düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, dosyada mevcut .... 6. İcra Müdürlüğünün 2008/11676 E sayılı dosyasından düzenlenen 04.12.2014 tarihli sıra cetveline şikayetçi banka tarafından itiraz edildiğini, iş bu sıra cetveline göre 1. Sırada ...... ..... A.Ş nin 2....

              Borçluya ait mahcuz malın satış bedelinin bütün alacaklıların alacaklarını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline karşı şikayet yoluyla İcra Mahkemesinde, dava yoluyla genel mahkemelerde itiraz edilebilir. İtiraz alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemelerde ( İİK'nın 142/1 md.), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde ( İİK'nın 142/son md.) ileri sürülmelidir. Somut olayda davacının iddiası, davalı alacağının hiç ya da gösterilen kadar olmadığına yönelik olmayıp; davalı ... tarafından borçlu aleyhine usulüne uygun takip yapılmadığı noktasındadır. Bu nedenle davaya bakma görevi İcra Mahkemesi'ne ait bulunduğundan görev yönü düşünülmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....

                Mahkemece, ....05.2011 gün 2009/139 Esas 2011/129 Karar sayılı ilam ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın ikinci sayfasının son paragrafında da borçluların takipteki faiz oranına itiraz etmeksizin takibin kesinleşmesi halinde derece kararının kesinleşen faiz oranı üzerinden değil yasal faiz oranı üzerinden uygulanması gerektiği belirtilmiş olup, taraf vekillerinin temyiz itirazları üzerine Dairemizce verilen ....09.2012 gün 2012/1835 Esas 2012/5581 Karar sayılı bozma ilamının ikinci bendinde takipten sonra işleyecek temerrüt faiz oranının borçlunun itirazı olmaksızın kesinleştiğinden sıra cetveline itiraz davasında da bu faiz oranının uygulanacağı belirtilerek davalı vekilinin temyiz itirazları kabul edilmiş ise de, takipteki borçluların faize itiraz etmemesi üzerine kesinleşen faiz oranının o takiple ve takibin tarafları ile ilgili olup, takipten sonra sıra cetvelinde yer alan diğer alacaklılara karşı ileri sürülmesi mümkün değildir....

                  UYAP Entegrasyonu