ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA 6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/324 Esas KARAR NO : 2021/20 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 27/09/2016 KARAR TARİHİ : 14/01/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 18/01/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekili 27.09.2016 tarihli dava dilekçesi ile müvekkilinin ...parsel üzerinde bulunan ... numaralı dairesine ......
İcra Dairenizin mahkemeye 1985/860 Esas sayılı dosyasının borcun tamamının ödenmesi işlemi veya icra dosyasının işlem yapılmaması sebebiyle mi dosyanın düştüğüne dair kesin ve net bir cevap verilmediğini, borç ödenmiş olsa idi derhal ipoteğin kaldırılması talep edileceğini, dava konusu borcun dayanağının ipotek olması nedeniyle ipoteğin kaldırılması için derhal başvuru yapılmaması ve güncel ipotek bedelinin hesaplamasının yapılmadan 5 TL ödeme yapılması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca güncel reel ipotek bedelinin ve faizleri ile birlikte bilirkişiye hesaplaması yapılmasını, güncel ipotek bedeli ödemesi yapıldıktan sonra ipoteğin kaldırılması gerektiğini, alacaklı Ayten Nihal Baykalın mirasçısı davalı T11 borcun ödenmediğini belirtmiş, borcun ödenmemesi ile dava konusu gayrimenkul ile ilgili ipoteğin kaldırılması için nasıl olsa bana gelecekler şeklinde beyanda bulunduğu mirasçısı tarafından belirtildiğini, davacılar dava dilekçelerinde borcun ödenmesi ile bilgi...
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan da, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir....
Taraflar arasında bankacılık hizmetleri sözleşmesi ve kredi sözleşmesi akdedildiği, davacının davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak, Gaziosmanpaşa, Küçükköy Mah., 5667 ada, 4776 Parsel, 2 nolu bağımsız bölüm üzerine, 05.05.2010 tarih ve 6592 yevmiye numarasılı davalı banka lehine 210.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiği, kredi borcunun ödenerek sona erdiği, ipoteğin kaldırılması talebiyle15.03.2022 tarihinde huzurdaki davanın açıldığı, davalı banka tarafından 11.04.2022 tarihinde ipoteğin kaldırılması talebiyle tapu sicil müdürlüğünce taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmede borcun bitimi halinde ipoteğin kaldırılması için tüketicinin başvurusunun zorunlu olduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi fek talebinin mutlaka yazılı şekilde öngören bir yasa hükmü de mevcut değildir....
Davalı vekili, taşınmazın ... ili ... ilçesinde bulunması nedeniyle Kangal Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, dava edilen taşınmazın önceki malikleri ... ve ...' in 16/01/2010 tarihli tarımsal kredi genel sözleşmesi ve tarımsal kredi ikraz sözleşmesi uyarınca müteselsil kefil olduklarını, buna bağlı olarak taşınmaz üzerinde banka lehine ipotek tesis edildiğini, sözleşmenin 7,8,9 ve 19. maddeleri uyarınca davacıdan önceki maliklerin bankaya olan tüm borçları ödenmedikçe bankanın ipoteğin fekkini vermeme hakkının olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava ipoteğin kaldırılması ve buna bağlı olarak da borç mevcut olmadığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibin iptaline ilişkindir.İpoteğin kaldırılabilmesi için temin ettiği borcun ödenmiş olması zorunludur, aksi takdirde taşınmaz kime satılırsa satılsın ipotek lehtarı taşınmazı sattırarak alacağını tahsil etme imkanına sahiptir.Borcun ödendiğini ispat yükü davacı tarafa düşmektedir.Davacı bununla ilgili olarak ipoteğin fekki talepleri ve --------sayılı yazısını sunmuştur....
Davalı banka ise, ipoteğin fekki için davacının ipoteğin fekki masraflarını yatırması gerektiğini, bu hususun sözleşmede de yer aldığını, buna rağmen davacının masrafları yatırmaması nedeniyle ipoteğin fekkedilmediğini, davanın kötüniyetli olarak açıldığını savunmaktadır.Davacı tarafından 03/11/2016 tarihinde ipoteğin kaldırılması için davalı bankaya müracaat edilmiştir. Davacının bu talebini karşılık davalı banka 07/11/2016 tarihli yazısı ile ipotek fek masraflarının ipotek veren olarak davacının karşılaması durumunda vakit kaybedilmeksizin ipotek fek işlemlerine başlanacağı belirtilmesine rağmen davacı tarafından ipoteğin fekkine ilişkin masraf yatırılmayarak 09/11/2016 tarihinde iş bu dava açılmıştır....
İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan da, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nın 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16/04/2019 tarih, 201/4058 esas ve 2019/6495 karar sayılı ilamı). İpotek alacaklısının gerek icra müdürlüğüne, gerekse ipotek borçlusunun açacağı ipoteğin fekki davasında ipotek bedeline itiraz etmesi üzerine icra mahkemesince ipoteğin fekkine karar verilemez. Diğer taraftan 6100 sayılı HMK'nın 1. maddesine göre; Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. Diğer bir deyişle mahkemeler ancak kendilerine kanunla görev verilen davaları karara bağlayabilir....
Davalılardan ..., davayı kabul etmiş; davalı ... ipotek alacağını davalı ...’a temlik ettiğinden tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, iyiniyetli olduğunu; davalı ..., vekaletname yetkileri dışına çıkılmasının ipotek alacağını temlik aldığından tarafını ilgilendirmediğini, iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ipotek tesisi için verilen vekaletnamede üçüncü kişinin borcu nedeniyle ipotek tesis yetkisi bulunmadığı gerekçesiyle davacıların borçlu olmadığının tespitiyle ipoteğin kaldırılması isteminin kabulüne; tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili banka şubesi ile dava dışı şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesine istinaden dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, dava konusu taşınmazın da kredinin teminatı olarak ipotek verildiğini, ipoteğin 1. dereceden ve fekki bankaca bildirilinceye kadar hüküm ifade edeceğini ve süresiz olduğunu, davanın önce Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığını, mahkemece açılan davanın kredi borçlu firmanın ticari mevduat hesabına davacının para yatırmasının alım satım işlerinin olağan akışına aykırı olduğu ve davacıyla müvekkili banka arasında ipotek fekki hususunda bir mutabakat bulunmadığından davanın reddine karar verildiğini, müvekkili banka ile davacı arasında ipoteğin fekki konusunda bir mutabakat veya kredinin erken ödenmesine ilişkin bir anlaşma bulunmadığını, kredi kullanan firmanın erken ödeme talebinde bulunması halinde bankanın bunu kabul etmesi gerektiğini, bankada böyle bir talebin bulunmadığını, bankanın kabulünün...