K.sayılı, 03.03.2020 tarihli ilamı ile "Davacıların dosyadaki diğer talepleri, ipoteğin fekki ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarara ilişkindir. Mahkemece bu taleplerde reddedilmiştir. Ancak ipoteğin fekki talebinin red gerekçesi gösterilmemiştir. Alınan bilirkişi raporunda davalının bayilik sözleşmesinin son yılından kaynaklanan satın alma taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart alacağı olduğu saptanmış, ipoteğin bu alacağında teminatını oluşturduğu için ipoteğin davalı tarafça fekkedilmemesinin haklı olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece sonuçta ipoteğin fekki talebinin reddi ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarar oluşmadığı yönündeki kararı doğru ise de, kararın gerekçesinde bu husus belirtilmemiştir....
K.sayılı, 03.03.2020 tarihli ilamı ile "Davacıların dosyadaki diğer talepleri, ipoteğin fekki ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarara ilişkindir. Mahkemece bu taleplerde reddedilmiştir. Ancak ipoteğin fekki talebinin red gerekçesi gösterilmemiştir. Alınan bilirkişi raporunda davalının bayilik sözleşmesinin son yılından kaynaklanan satın alma taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart alacağı olduğu saptanmış, ipoteğin bu alacağında teminatını oluşturduğu için ipoteğin davalı tarafça fekkedilmemesinin haklı olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece sonuçta ipoteğin fekki talebinin reddi ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarar oluşmadığı yönündeki kararı doğru ise de, kararın gerekçesinde bu husus belirtilmemiştir....
den alınan 23/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda bankacılık uygulamaları yönünden davalı bankanın savunmasında bildirdiği müşterinin mevduat hesabına yatan bedelin üzerinde ipotek bedeli olduğu yazan havaleye rağmen banka tarafından müşteriye kullandırılmasını ve ipotek bedeline mahsup edilmemesinin yerinde olup olmadığı hususu yönünden; ipotek borcuna karşılık olarak dava dışı borçlu şirketin mevduat hesabına yatan parayı eş zamanlı olarak kredi borçlarına virman yapmak suretiyle riski sıfırlaması ve bu suretle ipotek borçlusu davacının ipotek borcunu tahsil ve tasfiye etmesi gerekirken, davalı bankanın, işlem dekontlarında yer alan “ipotek için ödenen meblağa mahsuben” ve “ipoteğin kaldırılması için kalan meblağ” şeklindeki şartlara uygun olarak yatan parayı dava dışı borçlu şirketin borçlarının tasfiyesi için kullanmadığı, bu suretle, yatan para dava dışı borçlu şirket tarafından serbestçe tasarruf edilirken kredi riskinin, dolayısıyla ipotek üzerindeki borç miktarının aynı kalmasına...
, davalı bankanın başka bir alacağı olduğunu ispatlayamadığını, hukuki durumun tayin ve takdirinin mahkemeye ait olduğunu, Bankacı Ahmet Recai Aldemir'den alınan 23/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda bankacılık uygulamaları yönünden davalı bankanın savunmasında bildirdiği müşterinin mevduat hesabına yatan bedelin üzerinde ipotek bedeli olduğu yazan havaleye rağmen banka tarafından müşteriye kullandırılmasını ve ipotek bedeline mahsup edilmemesinin yerinde olup olmadığı hususu yönünden; ipotek borcuna karşılık olarak dava dışı borçlu şirketin mevduat hesabına yatan parayı eş zamanlı olarak kredi borçlarına virman yapmak suretiyle riski sıfırlaması ve bu suretle ipotek borçlusu davacının ipotek borcunu tahsil ve tasfiye etmesi gerekirken, davalı bankanın, işlem dekontlarında yer alan “ipotek için ödenen meblağa mahsuben” ve “ipoteğin kaldırılması için kalan meblağ” şeklindeki şartlara uygun olarak yatan parayı dava dışı borçlu şirketin borçlarının tasfiyesi için kullanmadığı, bu suretle...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menf'i tespit ve ipoteğin kaldırılması istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ipoteğin fekki talebi konusuz kaldığından bu konuda esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, menf'i tespit talebinin kabulü ile davacının Edirne 1. İcra Müdürlüğünün 2009/8513 Esas sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinde alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması Türk Medeni Kanununun 856. maddesi uyarınca da tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kapsamını da ipotek akit tablosu belirler ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 24.01.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen pay sebebiyle 1061 ada 8 sayılı parselin tapu kaydı üzerindeki ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Davalı, ipotek lehtarı ... Belediyesi olduğundan kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın husumet yönünden reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir....
edildiğini ve taşınmaz kaydındaki ipoteğin kaldırılacağına dair sözlü garanti verildiği, müvekkilinin bunun üzerine bağımsız bölümleri satın aldığı, davaya konu bağımsız bölümlerin müvekkiline satışından sonra davalı banka tarafından ipoteğin fekki için bir kısım yazışmalar ve işlemlere başlandığını ipoteğin fekki için her bir bağımsız bölüm yönünden ipoteğin fekki için yazı yazıldığını, müvekkilinin ipoteğin fekkedileceğine güvenerek ipotekle yüklü bir şekilde satın aldığı taşınmazların üzerindeki ipoteğin dava dışı borçlu ile çıkan ihtilaf nedeniyle kaldırılmadığını, ya da bankaca tek taraflı vazgeçildiğini, ipoteğin kaldırılması iki taraflı bir akit olup davalı bankanın ipoteğin fekki yazısı ile ipoteğin kaldırılmasına ilişin öneriyi zımnen de olsa kabul ettiğini, ipoteğin fekkine yönelik irade açıklaması ile sözleşme kurulmuş olduğuna göre sözleşmenin sona erdirilmesinin de karşılıklı olması gerektiğini belirterek müvekkilinin güven müessesesi olan bankanın ipoteğin fekkine ilişkin...
Şti'nin doğmuş borcunun teminatını teşkil etmek üzere davacı T1 maliki bulunduğu taşınmaz üzerinde müvekkil şirketi lehine toplamda 146.624,71- TL bedelle, ipotek lehtarı alacaklı tarafından fekki bildirinceye kadar hüküm ifade etmek üzere ipotek tesis edildiğini, davacı yanın müvekkil şirkete halen borcu bulunduğunu, iş bu sebeple; davacı tarafın borcun tamamını ödediğini belirtip ipoteğin kaldırılması talebinde bulunmasının haksız olduğu aşikar olduğunu, açıklanan nedenlerle İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının icrasının tehirine, haksız davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, ipoteğin kaldırılması (fekki) istemine ilişkindir....
Eyüp Şubesi de davalı gösterilmiş olup, şubelerin merkezden ayrı bir tüzel kişiliği olmadığından taraf ehliyeti bulunmadığı, ipotek verilen taşınmazın sahibinin davacılardan ... olduğundan diğer davacının aktif husumet ehliyeti olmadığı, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek kaldırılıp, dava istirdat davasına dönüştürüldüğünden ipoteğin fekki davasının konusunun kalmadığı, davacı ...’un 50.000,00 TL limitli verilen ipotek yanında ipotek resmi senedinin 5. maddesi nedeniyle ayrıca ipotek limiti miktarınca müştereken ve müteselsilen kefil sıfatıyla da sorumlu olduğu, yine genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imza attığı ve henüz kredi borcu tamamen kapatılmadığından davacı ...’un istirdat talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacı ... tarafından açılan davanın aktif husumet ehliyeti olmaması nedeniyle reddine, T. İş. Bankası A.Ş....
Dava konusu taşınmaz üzerine 02.11.1976 tarihinde 6877 yevmiye numarasıyla ... lehine 2000ETL tutarında ipotek tesis edilmiştir. İncelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 2000ETL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur....