"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.07.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 13.07.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, satış vaadi sözleşmesinin borcun teminatı olarak yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış vaadi sözleşmesi ile satışın yapıldığının ispatlanamaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/03/2015 NUMARASI : 2012/640-2015/134 Asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali; birleştirilen dava ise anılan sözleşmeye dayalı tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkin olup hüküm sözleşmenin iptali davasının davacısı tarafından temyiz edilmiştir. O halde, uyuşmazlıkların çözümünün sözleşmenin geçerli olup olmadığına bağlı olduğu hususu da dikkate alınarak; 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.06.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmazsa maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, imar uygulaması ile 824 ada 7 parsel numarasını alan dava konusu 497 ada 7 parsel sayılı taşınmazı davalı belediyeye katılan ... Belediyesinin yaptığı ihale sonucu satın aldığını fakat adına tescil yapılmadığını belirterek tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmadığı takdirde ödediği bedelin karşılığı olarak 8.000,00 TL ile 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı belediyeden tahsiline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.08.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat talebine ilişkindir. Davacı vekili, ... Noterliğinin 07.01.1999 tarihli düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesiyle,...ili, ... ilçesi, ......
e satmayı vaat ettiğini, taşınmaz üzerindeki yasal takyidat nedeniyle devir yapılamadığını, asıl dosya davacısı ..... ile yapılan 08.01.2008 tarihli sözleşmenin ise müvekkilinin gerçek iradesini yansıtmadığını, okuma yazma bilmediğinden tanıklar huzurunda yapılmayan bu sözleşmenin şekil şartı bakımından eksik olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin reddine, asıl ve birleştirilen davada dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle rayiç değeri olan 69.308,00 TL tazminatın davalı tarafından her bir davacıya ayrı ayrı ödenmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.02.2008 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosyanın davacıları ... vd. vekili tarafından davalı ... aleyhine 30.10.2008 gününde verilen dilekçe ile muris muvazaası nedeniyle sözleşmenin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen 03.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin muris muvazaasına dayalı olarak iptali isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin İptali K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 07.12.2004 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali ile tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (15.) Hukuk Dairesine ait olmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının daha önce açtığı tapu iptal ve tescil davasında...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin...kilde yapılmış olması ve yüklenicinin yaptığı imalatın seviyesi dikkate alınarak, davanın reddine karar verildiği, kararın 01.04.2009 tarihinde kesinleştiği, davacının tapu iptal ve tescil istemli davasını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ya da terditli olarak açmadığı, eser sözleşmesinden kaynaklı istemlerin 5 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, davalının süresinde zamanaşımı savunmasında bulunduğu, sözleşmenin 1987 yılında imzalandığı, eldeki davanın 02.09.2010 tarihinde açıldığı, bu haliyle davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
tescil kaydının iptali ile müvekkili davacı adına tescili gerektiğini, açıklanan nedenlerle yerel mahkemece kurulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur....
Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir. Kaynağını Borçlar Kanununun 511. ve devamı maddelerinden alan ölünceye kadar bakım sözleşmeleri, anılan kanunun 512. ve Türk Medeni Kanununun 545. maddesi gereğince resmi şekilde düzenlenmelidir. Resmi şekilde düzenlenmeyen ölünceye kadar bakım sözleşmelerine değer verilerek tapu iptali ve tescil hükmü kurulması mümkün değildir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.02.2008 tarihli ve 2008/14-70 2008/104 sayılı kararı) Bakım borçlusunun bakıp gözetme yükümlülüğü aksi kararlaştırılmadığı sürece, bakım alacaklısını ailesi içerisine alıp ikametgâh temini, besleme-giydirme, hastalığında tedavi, manevi yönden de her türlü yardım ve desteği sağlama gibi ödevleri kapsar....