Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davaya konu ürünün 5 kez servise götürüldüğünü, aynı arıza nedeniyle üç kez parça değiştirildiği halen bilgisayarın sorunsuz çalıştığı gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 4077 Sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Aynı yasanın 13. maddesi tüketici onarım hakkını kullanmışsa ... süresi içinde sık sık arızalanma nedeniyle maldan yararlanamama süreklilik arz etmesi halinde 4. maddede yer alan değer seçimlik hakların kullanılabileceği düzenlemesini getirmiştir. ......

    tüketicinin davalı inşaat şirketine karşı sözleşmeden dönme hakkı ve bedel iadesi talebinde de bulunduğu hususunun nazara alınmadığını, halbuki davacı ile davalı Emay arasında edimler sona ermemiş olup, tapunun üzerindeki haciz ve ipoteklerin kaldırılamaması halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebi de bulunduğundan ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, nitekim dava bakımından davanın temelinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını, aksine dava konusunun 6502 sayılı kanun kapsamında ayıplı mal olduğunu bir kez daha belirtmekte fayda gördüğünü, satıcı ya da sağlayıcının tüketici sözleşmesinde ki borcunu gereği gibi ifa etmemesi halinde, örneğin satılanın ayıplı olmasından doğan uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinde görüleceğini, açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 2....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/688 KARAR NO : 2022/312 DAVA: Tazminat (Ayıplı mal sebebiyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi) DAVA TARİHİ: 28/03/2017 KARAR TARİHİ: 30/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davalı şirketten --------yevmiye numaralı --- yoluyla satın aldığını, söz konusu-------- tarafından sözleşmeye ilişkin borcun ödenmesi sonrasında adına tescil edildiğini, ---- tarihinden itibaren müvekkil şirket tarafından kullanılmaya başlayan -----üretimden ve davalı üretici şirket hatasından kaynaklanan sebeplerle çeşitli arıza ve aksaklıklardan dolayı tam ----gördüğünü, araçta parça değişimi ve tamir işlemleri yaptırılmak zorunda kalındığını, davalı şirkete bu konudaki sorunlar defalarca aktarılmasına rağmen sorunun çözülmediğini, ----sayılı delil tespit dosyasından alınan bilirkişi raporuyla ihtilaf konusu ----...

      Bu haliyle davalı vekilinin kullanım hatasına dayalı itirazları yerinde görülmemiştir.Davacının ayıba karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde seçimlik haklarından dönme hakkını kullanmış olup dava konusu makinenin ayıplı olduğu yeni makineden beklenen faydayı doğurmadığı hakkaniyete uygun davalı ifasının bulunmadığı, eşyadan beklenen faydanın temin edilemediğinin anlaşılmasına göre davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanması yerinde olacağı göz önüne alındığında makinenin ayıplı olması nedeniyle davacının TBK 227.maddesinde belirtilen dönme hakkını kullanmasının yerinde olacağı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Sözleşmeden dönme akabinde bir nevi geriye etkili fesih meydana gelmekle sözleşme taraflarının aldıklarını geri vereceği göz önüne alınarak davacıya bedelin iadesi; davalıya ise malın iadesine karar verilmiştir....

        Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu makinenin ayıplı olduğu tespit edilmiş olsada tüketicinin onarım hakkını kullandıktan sonra bedel iadesini isteyebilmesi için, ... süresi içerisinde sık sık arızalanması, maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi yada tamirinin mümkün olmaması gerektiği, tüketicinin ürünü teslim aldıktan sonra bir ay içerisinde ayıbı bildirerek, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını 2012/6567-10979 kullanmadığını, bu durumda bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi sorunun yetkili servis elemanlarınca ücretsiz olarak giderilebilecek aşamada olduğu, davacının öncelikle satıcıya başvurup sorunun giderilmesini istemesi gerektiği ve bedel iadesi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

          A.Ş.; davacının 6502 sayılı Kanun'un 11 inci maddesindeki seçimlik haklardan birini kullanmadığını, sadece satış bedelinin tahsilini talep ettiğini, talep sonucunun değiştirilmesine muvafakat etmediklerini, davanın kabulü halinde araç üzerindeki rehnin kaldırılması gerektiğini, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi koşullarının oluşmadığını savunarak öncelikle davanın esastan reddine karar verilmesini, davanın kabulü halinde ise bedel iadesi yerine hakkaniyete uygun olan ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmesini istemiştir. 3. Davalı ...Ş.; aracı üreten ve satan konumunda bulunmadığını, hukuken ayıptan kaynaklanan bir sorumluluğu bulunmadığını, kendisine husumet düşmediğini, kaldı ki davalı ile arasındaki "Otomotiv Kredisi Sözleşmesi" ne ilişkin yükümlülüklerini tam ve gereği gibi yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir. III....

            meydana gelmesinin söz konusu arızaların satış öncesinde mevcut olduğunu gösterdiği, satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemeyle anlaşılamayacak, seyir güvenliğini ve sürüş konforunu olumsuz etkileyen, muadili olan malların kullanım amacını karşılamamasına yol açan, tüketicilerin makul olarak beklediği faydaları azaltan motor arızası nedeniyle dava konusu 34 XX 164 plaka sayılı aracın gizli ayıplı olduğu kanaati oluştuğu, dolayısıyla aracın hukuki ayıplı olduğu ve ayıbın gizlenmediğini ispat yükünün de davalıda olduğu, davalının üzerine düşen ispat yükünü yerine getiremediği, bu nedenle de davacının sözleşmeden dönme ve bedelin iadesi talebinde haklı olduğu kanaatine varıldığı ancak, dava konusu aracın yargılama devam ederken 23.10.2020 tarihinden davacı tarafından dava dışı üçüncü kişiye satıldığının anlaşıldığı, bu nedenle de sözleşmeden dönme ve aracın davalıya iadesi ile satış bedelinin tahsili talepleri yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından esas hakkında...

              Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; tüketicinin ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemiyle açtığı davada, somut olayın özelliklerine göre bedel iadesine karar verilmesinin taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesini bozar mahiyette olduğu ve iyi niyet kuralları ile bağdaşmayacağı, bu nedenle tüketicinin diğer seçimlik haklarından ayıp oranında bedel indirimi ve ücretsiz onarım isteme haklarının da değerlendirilmesi gerektiği yönündeki bozma kararına uyulmasının ayıplı mal bedelinin iadesine karar verilememesi yönünde davalı taraf lehine kazanılmış hak doğurup doğurmadığı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle kazanılmış hak kavramına kısaca değinilmesinde fayda vardır. Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda (HUMK) ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda (HMK) “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır....

                Sayılı kararı) Buna göre 6502 sayılı TKHK'nın yukarıya alınan maddeleri kapsamında; denetime ve hüküm kurmaya elverişli uzman bilirkişi raporu ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı mal niteliğinde olduğu ve gizli ayıbın imalattan kaynaklandığı, değişim talebi yerine getirilmeyen davacının ayıplı malı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklenen faydayı sağlamasının da mümkün olmadığı, bu nedenle, davacı tüketicinin seçimlik haklarını kullanabileceği ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini satıcı ve üretici olarak ayıplı maldan birlikte sorumlu olan davalılardan isteyebileceği anlaşılmış olduğundan ilk derece mahkemesince de aracın gizli ayıplı olduğu kabul edilmişken davacının kullanmış olduğu seçimlik hak yönünde hüküm tesisi gerekirken davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ve bedel iadesi olarak kabul edilerek buna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, ayıplı satış nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. 6502 sayılı Yasa'nın "Tüketicinin seçimlik hakları" başlıklı 11. maddesinde ayıp nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları tek tek sayılmıştır. Buna göre; " (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....

                UYAP Entegrasyonu