Maddesine göre tüketicinin, ücretsiz onarım hakkını kullanması halinde malın; garanti süresi içinde tekrar arızalanması, tamiri için gereken azamisürenin aşılması, tamirinin mümkün olmadığının, yetkili servis istasyonu, satıcı, üretici veya ithalatçı tarafından bir raporla belirlenmesi durumlarında; tüketici malın bedel iadesini, ayıp oranında bedel indirimini veya imkan varsa malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini satıcıdan talep edebilir. Satıcı, tüketicinin talebini reddedemez. Bu talebin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, üretici ve ithalatçımüteselsilen sorumludur. Malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketiciaçısından sorun teşkiledip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır....
DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan satıcı firma olan T4 A.Ş.' den 18/02/2015 tarihinde 2015 model VNKKLD0A 148554 şasi nolu toyota yaris 1.0 life özelliklerinde aracı 49.650,00- TL bedelle ve araç aksesuarlarına da 2.850,00- TL ödemek suretiyle satın aldığını, araç 0 km olmasına rağmen aracı kullanmaya başladığında digital ekranında lastik uyarı ışığı verdiğini, davalı satıcıya aracı götürdüğünde kontrolda lastik havasının inik olduğu basınç ayarlarının yapıldığı bilgisinin verildiğini, ancak araçtaki uyarının devam ettiğini, İzmir 8. Noterliği'nin 21/03/2016 tarihli 2309 yevmiye nolu ihtarnamesiyle ayıplı malın iadesi ve bedel iadesi taleplerini bildirdiğini, Karşıyaka 5....
Dava, davacı taraftan satın alınan yatak odası takımındaki ayıp nedeni ile bedel iadesi isteğine ilişkindir. Davacı satın alınan mobilyanın ayıplı teslim edildiğini ileri sürmüş, davalılar ise ayıbın mevcut olmadığını, ihbar sürelerine uyulmadığını, kullanıcı hatası olduğunu savunmuştur. Mahkemece, yapılan bilirkişi incelemesi sonrasında, davacı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. 4077 sayılı Kanunun 4.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır....
, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini talep ettiğini, ancak davalı tarafın bu talebini kabul etmediğini, sözleşmede belirtilen malların sıfır olarak gönderilmesi gerekirken birçok eksikliğin ve ayıpların bulunması söz konusu malların açıkça ayıplı olduğunu gösterdiğini, ayrıca ayıplı hizmetin de somut olaylarında mevcut olduğunu, bu nedenle müvekkilinin, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmayı istediklerinden ve yasal süreleri içerisinde ayıpları karşı tarafa bildirdiklerinden dolayı yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla birlikte davalı vekilinin haksız istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğini, yerel mahkemenin delilleri topladığını, tanıkları dinlediğini, keşif yaparak ayıplı mallar üzerinde bilirkişi...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 15.01.2019 gün ve 2018/508 - 2019/26 sayılı kararı onayan Daire'nin 19.01.2021 gün ve 2020/3610 - 2021/118 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, davacının 03.05.2012 tarihli sözleşme kapsamında davalıdan satın aldığı ses sisteminin ayıplı çıktığını, davalının 4 kez eleman göndermesine rağmen sorunun giderilmediğini, bunun üzerine 25.07.2012 tarihli ihtarname ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullandıklarının davalıya bildirildiğini, davalının olumsuz cevap vermesi üzerine mahkeme aracılığıyla tespit işlemi yaptırdıklarını malın ayıplı olduğunu ileri sürerek satış bedeli olarak davalıya ödenen 64.900.- TL'nin 27.07.2012 tarihinden...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda; '' Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından dava hatalı üretilen malın bedelinin iadesi talebidir....
. maddesi uyarınca cihazın iadesi ile bedelinin faizi ile birlikte iadesini talep ettiğini, bu hususta davalı şirkete 21.02.2018 tarihli Noter ihtarnamesi keşide edildiğini ancak ihtarname gereğinin davalı tarafından yerine getirilmediğini beyan ederek; davaya konu ayıplı malın davalı şirkete iadesi ve satış bedeli ile birlikte yapmış olduğu masrafların faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini talep ve dava etmiştir....
İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.(2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmünü haizdir....
Davacı seçimlik hakkını sözleşmeden dönme yönünde kullanmıştır. 6502 sayılı yasanın İspat Yükü başlıklı 10. Maddesinde; "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. " hükmü bulunmaktadır. Somut olayda; dava konusu eşyaların davacıya 05.12.2015 ve 18.12.2015 tarihinde teslim edildiği (ürün teslim formu), üründe ayıpların ortaya çıkması üzerine davacı tarafından davalı firmaya sözlü başvuru yaptığı, sorunun giderilmemesi üzerine eldeki davanın 03.05.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece alınan her iki bilirkişi raporunda ürünlerin ayıplı olduğu, ürünlerde imalat ve montaj hataları ile zedelenmeler tespit edildiği belirtilmektedir....
Dairemizce onama kararı verilmiş, davalı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir. 2-Davacı 25.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile taşınmazın bedelini talep etmiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinin 2.fıkrasında, “ Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında davacının bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğunun kabulü gerekir....